Kendinle Barışık Yaşamanın Zorluğu: SOUND OF METAL | Film İncelemesi

Sound of Metal, 2020’nin Ekim ayında Amazon’un online video platformu olan Prime Video’da yayınlandı. Kadrosunda “The Night Of”, “Nightcrawler” gibi yapımlardan tanıyabileceğiniz Riz Ahmed başrol görevini aldı. Olivia Cooke, Paul Raci gibi isimler de bu yapımdaydı. Filmin yönetmenlik görevini Darius Marder başarıyla gerçekleştirdi. Yapım çoğu film severin radarına girdi ve büyük ilgi topladı.

Söz gümüşse, sükut altındır

Riz Ahmed’in karakteri Ruben Stone üzerinden yürüyor hikayemiz. Ruben, bir metal rock grubunda baterist. Film bu grubun turnesi sırasında Ruben’ın sağır olması ve geçirdiği trajik zorlukları anlatıyor. Hayatı ses, müzik olan bu karakterimizin sessizlik içinde yaşamaya alışmasını, zorlanmasını çok iyi yansıtan bu film hakkında bahsedilmesi gereken o kadar çok nokta var ki nereden başlasam bilemiyorum. Filmde geçen olaylar hakkında çok fazla bilgi vermek, sizler yapımı izlerken filmin tadını kaçırmak istemediğimden filmin özeti hakkında çok konuşmak istemiyorum.

Sound of Metal ve duygu cümbüşü

Sound of Metal size o kadar farklı bir deneyim yaşatıyor ki etkisinden çıkmanız çok kolay olmuyor. Peki bu deneyim nasıl bir deneyim? Gelin bir bakalım. Filmi izleyen çoğu insan sağırlık, işitme kaybına sahip hayatların ne denli zor olduğunu, acı verici, alışılmadık olduğunun farkında değil. Bu film sizlere az da olsa bu insanlarla empati kurmanızı sağlamaya çalışmış. Bunu yaparken de oldukça iyi bir iş çıkarmış. Riz Ahmed rolünü gerçekten çok iyi canlandırmış. İzlerken Ruben’ın hissiyatı gerçekten çok doğal, gerçekçiydi demekten çekinmiyorum.  Doğal demişken, Sound of Metal’ı iyi yapan bir diğer özellik; duygu sömürüsü yapmaması, vıcıklıktan, kendini yırta yırta ağlama sahnelerinden kaçınması. Film çok sade ve düz. Hikayeyi gerçekçi bir biçimde, evirip çevirmeden dümdüz anlatmış Darius Marder. Bu konuda ona teşekkürlerimi sunmak istiyorum çünkü uzun zamandır bu denli sinema gibi olmayan sinema izlememiştim.

Taş gibi hissiz, Ruben Stone

Filmi konuşurken Ruben Stone karakterinden bahsetmemek olmaz. Ruben bir baterist olduğu için hayatını ses, titreşim, müzikler ile geçirdiğini az çok anlamışsınızdır. İşte Ruben’ı anlatmaya değer yapan faktör budur. Çünkü sağır olduğu zaman sadece işitme duyusunu değil, bir bakıma hayatını kaybediyor. Yaşamıyor, hayatta kalmaya çalışıyor adeta. Beni en çok etkileyen bu filmde buydu. Hiç bilmediği bir dünyaya bir evrene girişini, orada yaşadığı zorlukları çok iyi yansıtmış bu film. Filmin ortalarında o kadar az diyalog geçiyor ki kendi nefesiniz ortamdaki tek ses olabiliyor. Ruben’ın sağırlığa alışma sürecini aşama aşama göstermiş bu yapım. Seyirciye acelesi olmadığını gayet güzelce anlatmış. Ruben’ın gelişimi iyi bir şekilde anlatmış yapım. Bu olayda Riz Ahmed’in payı oldukça fazla. Yapım, Ruben’ın amaçları, motivasyonları film boyunca değişmemesi ancak ve ancak finalde değişmesi sonunda farklı bir insan olması küçük ama etkili doğal bir sahne ile anlatmış.

Kamera yöntemleri, yönetmen ve oyunculuk üzerine birkaç kelam

Filmin yönetmeni Darius Marder’ın filmi o kadar düz ve sade çekmesine rağmen filmin bu denli büyük etki bırakmasının sebebi ne olabilir ki? İlk olarak başlamak gerekirse Marder ne çekmek istediğinin çok farkındaymış: Ruben Stone. Filmin neredeyse her karesinde olan bu adamın hikayesini onun perspektifinden, onun dünyasından anlatmayı fazlasıyla iyi becermiş. Marder, kamerayı o kadar iyi kullanmış ki Ruben’ın o anda ne hissettiği; neler yapmak istediği, izleyiciye çok iyi bir şekilde anlatmış . Gerginliği, gizemi, farklılığı çok iyi sunmuşlar demesem vicdan azabı çekerim.  Unutmamak lazım ki bu anlatımın bu kadar iyi olması ne kadar yönetmenin sadece kendi başına üstlenebileceği bir başarı değil. Riz Ahmed’in performansı o kadar inandırıcı, doğaldı ki bazen gerçekten onun sağır olduğunu düşündüm.

Sound of Metal hakkında son yorumlar

Sound of Metal bazı yerlerde sıkıcı olabilse de anlattığı hikaye gerçekten iyi olduğu iyi bu eksiğini göz ardı ediyorum. Riz Ahmed’i daha kaç kere öveceğim bilmiyorum ama gerçekten çok iyi performans sergilemiş. Alışılmışın dışına çıkan bu dram filmini herkese öneririm demek dışında elimden başka bir şey gelmiyor. Filmi kesinlikle ve kesinlikle kulaklıkla izlemenizi öneriyorum. Sağlıcakla kalın!