dracula 2000

DRACULA 2000 | Milenyumun Drakula’sı

Bu yazıda Dracula 2000 filminden bahsedeceğiz. Dracula isminin geçmişine değinerek başlayalım. 1931 yılında Bela Lugosi’nin Dracula’sı ile başlayan sinema serüveni 2014 yılındaki Dracula Untold‘a kadar devam eden geniş bir yelpaze sunuyor. Kimisinde Dracula’yı sadece bir kan emici, kimisinde Türklerden nefret eden biri, kimisinde aşık, kimisinde pür kötülük, kimisindeyse komedi malzemesi olarak görüyoruz.

Döneminin çekici ya da seksapalitesi yüksek erkekleri (komedi olan hariç) tarafından tekrar hayat verilen sonsuz yaşamla lanetlenmiş olan karakterimiz ve yıllarca çekilmiş /çekilmeye de devam edilecek zamansız bir Dracula efsanesi.


Zamanına göre azımsanmayacak bir kadroya sahip olan fakat pek de ilgi göremeyen bir film. Dracula 2000. 2003 yapımı olan filmin başrolünde Gerard Butler var ki -en seksi zamanları cidden- Jonny Lee Miller, Justine Waddell, Jennifer Esposito, Omar Epps ve Christopher Plummer. Yönetmenimiz ise Patrick Lussier.
Not olarak geçelim; bu filmle hızını alamayan yönetmenimiz üstüne iki film daha çekmiş ve trilogy yapmış…

Dracula 2000 filminin konusu ise şöyle, büyük ve güvenlikli bir antika dükkanı soyulur. Soyguncular içinde bir sürü ganimetin olduğunu düşündüğü o çok korunan tabutu açmaya çalışırlar ve kazara da açarlar. İçinden çıkan tek şey ise sonsuz bir hayatla lanetlenen biri. Uzun yıllar önce yakalanmış olan Dracula 2000 yılında serbest kalmıştır hem de özgürlükler ülkesi Amerika’da. Dracula müziğin ve eğlencenin su gibi aktığı New Orleans’a çekilir adeta. Burada aradığı bir şey vardır ve Van Helsing bunun ne olduğunu gayet iyi bildiği için onun peşine düşer. Temel hikayeye bağlı kalınmış fakat değişiklikler de yapılmış ve fena da olmamış. ilk defa bir Dracula filminde Dracula karakterinin çıkış yerini bir mantığa oturtmuşlar. Her ne kadar türü korku olarak geçse de size kan banyosu yapıyormuş hissi vermeyen hafif seyirlik bir film.