Gizli Cevherler Bölüm 1: FASTER THAN LIGHT

”Bu ne be?” diyenler olmuş olabilir, o yüzden incelemeye geçmeden önce kısaca bu bölümden söz etmek istiyorum. Bu bölümde bundan sonra değeri bilinmemiş, diğer bir deyişle ”underrated” içerikleri inceleyeceğim. Şişkin bütçeler, pazarlama teknikleri vb. ile hayatımıza giren büyük yapımların yanında yaratıcı bir ekip ve özgün bir fikri mülk ile düşük bütçe olsa bile ne denli başarılı işler ortaya koyulabileceğinin göstergesi olan yapımlardan söz edeceğiz. Açılışı da çıktığı günden beri oynamayı hiç bırakmadığım ve en sevdiğim uzay oyunlarından birisi olan FTL ile yapıyorum.

FTL-Faster-Than-Light-Trainer
FASTER THAN LIGHT

FTL (Faster Than Light) bağımsız oyun yapımcı Subset Games tarafından Eylül 2012’de çıkarılmış bir uzay simulasyonu oyunu. Belki de adını duymamış bile olabilirsiniz fakat bir kez denediğinizde unutamayacağınız oyunlar arasında yer alacağından eminim. İsterseniz gelin oyunu neden bu kadar sevdiğimi bir anlamaya çalışalım.

FTL-Flagship-1-burning


FTL gerçek zamanlı bir uzay simulasyonu oyunu. Basit bir hikayesi var. Bir bilgiyi evrenin diğer ucundaki müttefik filomuza iletmeye çalışırken bir yandan da peşimizdeki isyancı donanmasına yakalanmamaya çalışıyoruz. Bu bağlamda gemimizi ve mürettebatımızı en iyi şekilde yönetip son sektöre ulaşıp efsanevi zorluktaki final dövüşümüzü kazanmak oyunun esas amacı. Ne içinden çıkılmaz bir hikaye, ne de mükemmel grafikler var oyunda. Yine de oynanış zevki ve sizlere yaşattığı gerilim dolu anlarda o kadar eğleniyorsunuz ki tekrar oynamak için ayrı bir neden bulmanıza gerek kalmıyor.

ftl-hanger


Oyunu başında geminizi ve mürettebatınızı seçip ilk sektörden başlıyorsunuz. Son sektöre ulaşana kadar hem peşinizdeki gemilere yakalanmamalı, hem de yeterince gelişebilecek kadar yavaş ilerlemelisiniz. Basitçe, geminiz parçalanır veya mürettebatınızdaki herkes ölürse kaybediyorsunuz. Oyunun diğer tüm gerçek zamanlı stratejiler gibi baskı altında sorun çözme becerinizi geliştireceğini içtenlikle söyleyebilirim. Zaten verdiği zevk de burada yatıyor. Karşılaştığınız sorunların üstesinden hangi yolla geleceğiniz size kalmış. Karşınızda sizden güçlü bir gemi var. Silahlarınızdaki tüm gücü kalkan ve motorlarınıza verip hızlıca tüymeye mi çalışacaksınız ? Yoksa silahlarınızla düşmanın oksijen sistemlerini vurup onları acı dolu bir ölümle başbaşa bırakmayı mı deneyeceksiniz ? Belki de bir önceki istasyondan aldığınız ışınlanma cihazıyla mürettebatınızı karşı gemiye ışınlayıp bilek gücüyle kazanmak istersiniz ? Seçim sizin. İstediğinizi yapmakta özgürsünüz.

url


3 temel kaynağınız var. Fuel, Missile ve Scrap. Bunları basitçe Yakıt, Füze ve Hurda olarka çevirebiliriz. Yakıtınız geminizi hareket ettirmenize yani FTL atlayışlarını yapmanıza olanak sağlıyor. Dikkatli harcamanız gereken bir kaynak. Eğer yakıtınız biterse bulunduğunuz yerde yardım çağrısı açarak veya normal şekilde bekleyerek yakıt bulabileceğiniz birilerinin gelmesini beklemeniz gerekiyor. Füze muhtemelen kaynaklarınızın en değersizi. Bazı silahların ateşlenmesinde kullanılıyor ve kalkanları geçip doğrudan bölüme hasar veriyor. Tabii eğer karşınızdaki gemiyi kullanan yetenekli bir pilotsa bunları savuşturabilirde. Hurda ise oyundaki başlıca para kaynağınız. Yeni silahlar, mürettebat, ekipmanlar, geliştirmeler… Her şeyi hurda ile alıp satıyorsunuz. Bu kaynakların önemi oynayış stilinize göre değişiyor. Mesela yukarıdaki gibi Engi Cruiser tipi bir gemi kullanıyorsanız füzeye ihtiyacınız olmayacaktır.

ftl-2

     Mürettebatınız ise apayrı bir dünya. Oyunun başında başladığınız 3 kişilik ekibi zamanla çoğaltabilir ya da dikkatsizlikleriniz sonucu kaybedebilirsiniz. Oyundaki tek ırkın insanlar olmadığını da söyleyelim. Mantis, Engi, Zoltan gibi çeşitli ırklar mevcut. Ve oynanışa da etki ediyor. Mürettebatınızın da kendi yetenekleri var ve onları görevlendirdiğiniz bölüme göre gelişip size yeni avantajlar kazandırıyorlar. Basitçe örnek vermek gerekirse pilotluk yeteneği gelişmiş elemanınız dümeni kontrol ediyorken pek çok atıştan kaçınabiliyorsunuz. Yardım ettiğiniz gemilerden, ya da kurtardığınız kölelerden mürettabatınıza katılanlar olabileceği gibi, belli istasyonlardaki mağazalardan hurda karşılığında eleman da alabiliyorsunuz. Mürettebatınıza katılan herkes sizin için ayrı bir anlam ifade ediyor ve kaybettiğinizde derin bir üzüntü yaşıyorsunuz.

kzipf

Geminizi özelleştirme de mutlaka yapmanız gerekenler arasında. Kalkanlar, silahlar, motor, revir, oksijen ünitesi gibi ana birimlerin yanında geminizdeki odalara görüşünüzü sağlayan kamera sistemi, kapıları açıp kapamanızı sağlayan (ki emin olun çok önemli) ve kaçış manevraları yapabilmenizi sağlayan dümeniniz var. Sahip olduğunuz enerjiyi bu birimler arasında doğru şekilde bölüştürmek hayati önem taşıyor. Kalkanını delemediğiniz bir düşman karşısında silahlara vereceğiniz puanları motora aktarıp hızlıca tabanları yağlamak daha mantıklı bir seçim olacaktır. Bunun yanında zaman zaman revir ve O2 ünitelerindeki enerjiyi kalkanlara veya silahlara yönlendirmek çatışmaları kazanmanızı kolaylaştırabilir. Yine de bunları yaparken çok dikkatli olmalısınız.

Nebula


Oyunun basit mantıkları var. Ve bunları o kadar iyi kullanıyor ki oynanışa büyük bir zenginlik katıyor. Mesela bir asteroid kuşağından geçiyorsanız belirli aralıklarla darbe alırsınız. Ya da bir nebulanın içinde enerjinizin bir kısmını kullanamaz, görüş sisteminizden de mahrum kalırsınız. En basit örnekler hava olmayan yerde ateş yanmaz. Bu özelliği kullanarak geminizdeki yangınları doğru kapıları açmak suretiyle mürettabatınız hiç zarar görmeden söndürebilirsiniz. Tam otomatik avcı gemilerinin O2 ünitesi olmaması gibi (insansız araçta O2’ye ne hacet) hoş detaylar oyundan aldığınız zevki ikiye katlıyor. Normal şartlarda alamayacağınız bir gemiyi, O2 ünitesine sürekli olarak zarar verip mürettebatını boğarak ele geçirmek ve daha nice taktiksel hamle unutamayacağınız maceralar yaşamanıza sebep oluyor.

FTLGame-2012-09-30-01-54-43-61

     Hangi sektörlere ilerleyeceğiniz konusunda da seçim size bırakılmış. İster kontrolsüzce nebulanın içine dalın, ister silahlarınıza güvenip düşman sektörden ilerleyin. Bir sonraki sektördeki dostlarınıza ulaşmak için düşman sektöründen mi geçeceksiniz yoksa 3 sektör boyunca nebulalardan mı ilerleyeceksiniz. Seçim sizin. Bu bağlamda da oyun mükemmel bir serbestlik sağlıyor. Tam anlamıyla açık dünya değil fakat hedefinize giden yolda ne şekilde ilerleyeceğiniz size kalmış. Kaldı ki sektörler içinde de tek bir yol sunmuyor size. Aşağıdaki harita örnekleri sanırım ne demek istediğimi daha iyi anlatacaktır.

400px-Sector_map
ftl-beacon-map


Son olarak müziklerden ve oyunun sağladığı seçim özgürlüğünden bahsedip yazımı bitirmeyi düşünüyorum. Sektörlerde gezerken olaylarla da karşılaşıyorsunuz. Mesela zor durumdaki bir gemi yardım istiyor. Yanaşıp yardım edebilir ya da yolunuza devam edebilirsiniz. Bu hareketlerinizin sonucu da her oynayışınızda değişiyor. Birinde yaklaşıp elemanları sorunsuzca kurtarmış olmanız bir sonraki oyununuzda tam siz yaklaşırken geminin patlayıp sizin de hasar almayacağınız anlamında gelmiyor. Böyle durumlarda bazen geminizdeki ekipmanlara göre ek seçenekler de çıkıyor. Özellikle Crew Teleporter bu gibi durumlarda işinizi oldukça kolaylaştırıyor. Ya da köle ticareti yapan bir gemiye ateş açtınız. Patlamadan önce size teklif sunuyor: ”Bak bizi patlatırsan buradakilerin de hepsi ölecek. Biz birini sana verelim sal bizi.” gibisinden. Kabul edip etmemek size kalmış. Uzay korsanlarına istediklerini verip sorunsuzca yolunuza devam edebilir ya da ”Siz kimin yolunu kesiyonuz lan!” moduna girip kahraman olmaya çalışabilirsiniz.

ss2

     Oyunun müzikleri de havasına mükemmel uyuyor. Belki yüzlerce kez oynamış olmamdan kaynaklanıyor olabilir artık aynı müziği çok fazla duyduğumu hissetmeye başladım ancak bu müziklerin bir uzay operası için ideal olduğu gerçeğini değiştirmez.

Sonuç olarak FTL çıktığı günden beri beni şaşırtan ve favori oyunlarım listesinde zirveye oynayan mükemmel bir oyun. Her bilim kurgu severin oynaması gereken bir şaheser. An itibariyle Steam üzerinden 18 TL’ye kütüphanenize ekleyebileceğiniz bu oyunu aldığınız için pişman olmayacağınızı ve başında keyifli saatler geçireceğinizi gönül rahatlığıyla söyledikten sonra Atılgan’ımla yeni bir maceraya atılmak üzere yazımı bitiriyorum. Sonsuzluğa ve ötesine…

FTL_kestrel_design3