Mansions of Madness: Dikkat Cthulhu Çıkabilir!

Merhaba, sesli, müzikli, interaktif kutu oyunu severler. Bu haftaki yazı konuğumuz gayet kendisine özgü bir kutu oyunu olan Mansions of Madness. Eğer ekibinizi kurduysanız ve bu lanetli eve girecek kadar (şimdiden) aklınızı kaçırdıysanız buyurun yazıya. İyi okumalar.

Mesafe, Temizlik ve Maskeye Dikkat Etmek ve Delirmemek

Sizleri bilmiyorum ama dünyaki Corona illeti tam yol devam ederken, ister istemez biz de önlemlerden sıkılmaktayız. Tabii bu sıkılma durumu artık önlem almayacağımız ve 3 önemli kuralı bıraktığımız anlamına gelmiyor. Tüm bu eksi ve artı durumların sonucunda, arkadaşlarla toplandık ve Mansions of Madness oynadık. Ama ne oyunun ne de hayatın kurallarını çiğnemeden. Bakalım neler yapmışız…

Mansions of Madness – Ekibi Topladık Ama Zorumuz Neydi?

Fantasy Flight Games tarafından geliştirilmiş ve yayıncılığı üstlenilmiş olan masa üstü oyunumuzun konusu şu; Arkham Kasabasında, büyük bir malikane etrafında doğa üstü olaylar gerçekleşmiştir; evin beyi delirmiş, etrafta gölgeler hareket etmeye, gerçeklik ise bozulmaya başlamıştır. Durumdan ölümüne korkan ve ne yapacağını bilemeyen evin emektar hizmetkarı da bir telefon eder…İşte tam bu noktada biz de olaya dahil ediliriz…

Soldaki kan efektinden de bir şey anlamadıysanız, ben artık susuyorum…

Oyunun kurulumunu gerçekleştirirken, yukarıda yazdığım senaryoyu okuyoruz. (Tabii bana göre çok daha detaylı ve güzel yazılmış, yaklaşık 1 sayfalık İngilizce metin) Sonrasında da küçük, pek kullanışlı ve güzel dizaynlı karakter kartlarımıza göz atıyor ve bir (talihsizi) seçiyoruz. Böylece delirmeye bir adım daha yaklaşmış oluyoruz…

Zengin, Sokak Çocuğu, Kahya ve Dahası…

2011 Yılında çıkmış, daha sonra da 2016 yılında “Second Edition” güncellemesi gelmiş oyunumuzda, öncelikle girişi ve karakterleri sevdim. Oyunun basit ve sıradan bir kutu oyunu olmadığını hatırlatmak istiyorum. Amacımız ip uçlarından giderek, kendimizi kaybetmeden olayı çözmek. Karakterlerimiz de inanılmaz insan üstü güçlere sahip kişiler değiller, zihnen ve bedenen kırılganlar. Dolayısıyla sakin ve yavaş ilerlemek, ip uçlarını takip etmek bir zorunluluk.

Karakter kartlarımız gayet kısa, bilgilendirici olmuş. Büyük büyük a4 kağıtları ve gereksiz ayrıntılar kullanılmamış. Kartın bir yüzünde öz geçmişi, diğer yanında da statları var. Statlar dediğim de fiziki ve zihinsel durumu. Sinirleri ve ruhu daha sağlam karakterlerin fizikseli daha zayıfken, bazı karakterler daha dengeli ya da tam tersi olabiliyor. Haricinde ortaya ekipmanlar da açılıp bunlardan da birer tane kaptık mı, aralıyoruz lanetli malikanenin kapılarını…

Tüm Araştırmacılara Lazım Olan Şeyler; Cep Telefonu ve Cesaret

Mansions of Madness, bir konuda benim için ilk oldu. Aranızda bu yazıyı okuyan ve kutu oyunu kurtları varsa karşılaşmış olabilirler, ama ben böylesiyle ilk defa karşılaştım. Oyunu oynarken mutlaka en az 1 adet cep telefonu ya da laptop, pc vb. tavsiye ediliyor. Oyunda birden fazla senaryo var, birini seçip dijital yardım alarak ilerleme kaydetmeye çalışıyoruz.

Telefon size, denizden gelen bir çağrı…

Bu ayrıntı mutlaka gerekli çünkü oyundaki ip uçlarının açıklanması, sesler ve bilgilendirmeler dijital destekle yapılıyor. Kesinlikle ayrı bir tat olmuş, mutlaka denenmeli. Işıkları da biraz kararttık mı gelsin…yok yok veya gelmesin.

Elimde Karanlığa Karşı En İyi Silahım: Viski

1-5 Arasında bir sayıda oyunculara hitap eden oyunumuzda, tur sistemi mevcut; bir oyuncular oynuyor bir de diğerleri diyelim. Tur bizdeyken kare kare ilerliyor, harita üstündeki soru işaretlerini açarak başımıza türlü sorunlar çıkarmaya çalışıyoruz. Tabii bir yandan da hikayeyi ilerletmiş oluyoruz.

Evet biraz pahalı ama dolu dolu geliyor…

Çok fazla detaya girerek neşe kaçırmayacağım ama oyunun bir dövüşme/savaş kısmı da var. Elimizdeki silahlara göre saldırı seçeneklerimiz de oluyor. Ama tekrar kısaca hatırlatmak gerekirse “pompalımı aldım, yaratıkları öldürdüm, gizemi çözdüm” tadında bir durumumuz yok.

Bildiğimiz Gerçeklik Gerçekliğini Yitirirken

Ortalama 2-3 Saat süren Mansions of Madness, ilerledikçe merak ettiren senaryosu ve ilginç özelliklere sahip eşyaları ve değişen dinamikleriyle beni etkilemeyi başardı. İlerledikçe açılan masası, bir video oyunundaymış gibi bizlere bir şey söyleyen ve cevap alıp buna göre hareket eden npc’leri, gerçekten çözmemiz gereken yap-bozlarıyla gayet ilgi çekici bir oyun olmuş. Oyun 12+ yaş üstüne hitap ediyor, bir de en az orta seviyede İngilizce istiyor. Bildiğim kadarıyla oyunun bir Türkçe çevirisi yok.

Oyuna kolay ulaşmanız açısından buraya tıklayabilirsiniz.

Oyun, birden fazla senaryo sunuyor, aynı zamanda 3 farklı ekleme de Steam üstünden yapılabiliyor. Haritalar ve olaylar rastgele belirlendiği için oyunun tekrardan oynanabilirliği de gayet yerinde.

Denizden Gelen Son Bir Kez Bana Bakarken

Mansions of Madness, çıktığı yıllar ve sonrasında bir çok ödüle layık görülmüş, genelde “En iyi 10 Cthulhu Oyunu” listelerinde uzun süre yer almış başarılı bir kutu oyunu. Tabii 80 Dolar olması biraz üzse de, ortak girmeyi düşünebilirsiniz.

Önümüzdeki hafta farklı bir oyun muhabbetinde, tekrardan görüşmek üzere.