Hepinize yeniden selamlar değerli filmseverler! Hepimizin bir süredir merakla beklediği Oscar adaylıkları geçtiğimiz günlerde açıklandı. Biz de sizler için “En İyi Film Adayları” içinden seçtiğimiz birkaç filmden bahsetmeye karar verdik. Şahsen birbirinden iyi yapımların aday gösterildiğini düşünsem ve aralarında kesinlikle bir seçim yapamasam da “en iyi filmin” kazanmasını diliyoruz. Çok uzatmadan küçük Oscar bültenimize geçelim.
Duygusal Bir Başyapıt: The Father
Sizi duygu seline boğacak olan bu film; Anne (Olivia Colman) ve babası Anthony (Anthony Hopkins) etrafında şekilleniyor. Hatırlayabileceği son günleri sadece kızı ile geçirmek isteyen bir babayı ve babasının her geçen gün daha da geçmişini unuttuğuna tanık olan kızını anlatan bu yapım; usta oyunculuklarla harmanlanmış mükemmel senaryosu ile adeta akıllara kazınacak bir film.
Anne’in göğüslediği sorumlulukları ve anılarına tutunmaya çalışan babasını izlemek; eminim sizlerin de duygusal yönünüzü bir nebze uyandıracaktır.
Bir Devrim Öyküsü: Judas And The Black Messiah
Birçok suçtan hüküm giymiş William O’Neil (Lakeith Stanfield) hayatını hapiste geçirmemek adına FBI ile bir anlaşma yapar. Bu anlaşma gereği Fred Hampton (Daniel Kaluuya) önderliğindeki; ırkçılığa son vermek isteyen ve devrimci bir parti olan “Black Panther Party” içerisine sızması gerekmektedir.
Bir köstebek hikayesi olan bu filmde; William’ın içerisinde bulunduğu ikilemine ve altmışlar Amerika’sındaki bu devrim hareketine tanık olmaktayız.
Nomadland
Yaşanan büyük bir ekonomik kriz sonrası her şeyini kaybeden Fern (Frances McDormand) dul bir öğretmendir. Yaşadığı büyük şehirde bir türlü dikiş tutturamayan Fern; çareyi küçük karavanına atlayıp ülkeyi gezmek ve bir iş imkanı aramakta bulur. Bu yolculukta kendini keşfeden bu kadının hikayesinin sizlerin de içini ısıtacağına bahse varım.
Promising Young Woman
Cassie (Carey Mulligan) otuzlarında, oldukça zeki bir kadın olsa da geçmişinden kaçamayan biridir. Bir kafede garsonluk yapan ve ailesi ile yaşayan ve geceleri kendine ait olmayan, ikinci bir hayata atılmayı seçen Cassie; hayatına yeniden giren eski sınıf arkadaşı Ryan (Bo Burnham) ile bu alışkanlıklarından kurtulmaya çalışır.
Cassie’nin yer yer eğlenceli ve merak uyandıran hikayesini umarız siz de bizim kadar beğenirsiniz.
Oscar ödülleri öncesi açıklanan en iyi film adayları içinden sizin favoriniz hangisi? Yorum yapmayı unutmayın 🙂