Bir dönem Netflix’te yayınlanan ve sonra bu yıl içinde MCU ile aynı evrende geçtiği geçerli olan “The Defenders” evreni dizileri, aynı isminde 8 bölüm olarakyayınlandı ve sadece 4 karakter (Daredevil, Jessica Jones, Luke Cage ve Iron Fist) olarak yer aldı. Ancak beşinci karakter The Punisher ise takımdan bağımsız çalıştı. Peki ama neden? Bunun sebebi hakkında bilgi için hemen makalemize geçelim.
“The Defenders” Evreninin Kısaca Tarihi…
2015 – 2019 yılları arasında Netflix hizmet akışında yayınlanan “The Defenders” evreni dizileri, zamanla 2021 yılında karakter hakları Disney kontrolündeki Marvel yuvasına dönmüş, 16 Mart 2022 tarihinde ise “The Defenders” evreni Disney+ platformunda yayınlanmaya başlamıştır. Bu yıl geçtiğimiz aylar içerilerinde ise “The Defenders” evreni karakterleri, MCU evreninde Canon olarak sayıldı. Yani; The Avengers’ın yer aldığı aynı evrende geçerli olduğu anlamına gelir.
Yeni Disney yayını Daredevil dizisine gelirsek: “Daredevil: Born Again” dizisi, aslen TV-14 (Ülkemizdeki karşılığı 13+) sınırına sahip Reboot (yeniden başlatma) ve tamamen farklı bir hikayesine sahip olacaktı. Ancak Marvel Studios, dizinin tamamlanmasına yaklaşık %5 – 10 kala en nihayetinde hikâyeyi çöpe atıp; Netflix’teki tonlamayı, yaş sınırını TV-MA’ye (18+) yükseltmeyi ve en önemlisi, Netlix’teki Daredevil dizisinin üçüncü sezonunun devam hikayesi olarak kullanılmasına karar verildi.
Önümüzdeki sene 4 Mart tarihinde Disney+ platformunda geri dönecek olan “Born Again” uzantısıyla yeni Daredevil dizisi, belki nasıl MCU’da geçerli olduklarını daha net göndermelerle kanıtlayabilir. Elbette Netlix’teki Daredevil dizisi üçüncü sezonun olaylarından 5 yıl sonrasını konu alacağını belirtmeden geçmeyelim! Bu arada eski ya da yeni hikâye fark etmeksizin, Jon Bernthal’ın “The Punisher Frank Castle” olarak rolünü tekrarlayacağını kabul görürsek, geçmişe dönerek niye “The Defenders” takımından bağımsız çalıştığını açıklama vakti gelmiştir.
Frank, Niye Takımından Bağımsız çalıştı?
Marvel, “The Punisher” karakterinin The Defenders takımından bağımsız çalışmasını istemişti. Bu karar, Frank Castle’in (The Punisher’in) kendi deneysel ve kişisel hikayesini anlatmak için yapıldı. Frank Castle, ailesinin ölümüyle uğraşan karmaşık bir karakterdir ve bu süreçteki duygusal yaralarını ve intikam arayışını anlatmak, onun kendi başına çalışmasını gerektiriyordu.
Ayrıca, Frank Castle’in takım olmaya uygun olmadığı düşünülmüştü. Diğer Defenders karakterleriyle olan çatışmaları ve farklı yaklaşımları göz önünde bulundurularak, Frank’in kendi hikayesini ve amacını ön planda tutmak daha uygun bulunmuştu. Böylece, The Punisher karakterinin solo dizisini izleyebilme fırsatı bulabildik! Ki, geçmişteki iki defa uyarlanışından daha harika performans sergilendiğini de kabul görelim! Üstelik, 1989 yapımı The Punisher filmi ve 2004 yapımı itibari iki filmlik The Punisher serisinin sinema uyarlanmasını nasıl vasat olduğunu göz önüne de almış olduk.
SONUÇ: Punisher’ın bağımsız olması, karakterin kendi solo serisine sahip olmasına ve daha özgün bir hikâye anlatımına imkân vermiştir.
Gerek Felsefe Farkı, Gerekirse de Yalnız Kurt Öyküsü…
Punisher’ın The Defenders takımından bağımsız çalışmasının temel nedenleri, karakterin felsefesi, kişiliği, hikâye anlatımındaki farklılıklar ve platformun içerik sınırlamalarıdır. Bu durum hem karakterin derinlemesine incelenmesine, hem de Marvel’in Defenders evreninde farklı tonlarda hikayeler anlatılmasına olanak sağlamıştır. İşte hem karakterin doğasından, hem de hikâye perspektifinden kaynaklı 5 maddelik farklı nedenler:
Frank Castle’ın Karakter Yapısı ve Felsefe Farklılığı: Frank Castle, anti-kahraman bir figür olarak adalet anlayışını tamamen kendi yöntemleriyle uygular. O, genellikle şiddet ve ölümle sonuçlanan bir yol izler. Bu durum, Daredevil, Jessica Jones, Luke Cage ve Iron Fist gibi diğer Defenders üyelerinin daha az ölümcül yaklaşımıyla çelişir. Ayrıca, Defenders ekibi süper güçlere sahip ve takım çalışmasına dayalı bir yapıdayken, Punisher normal bir insan olarak intikam odaklı, daha karanlık bir karakterdir.
Motivasyon ve Kişisel Hedefler: Frank’in asıl amacı ailesinin ölümünden sorumlu olanları cezalandırmaktır. Bu kişisel intikam hikâyesi, şehirdeki genel tehditlerle savaşan Defenders ekibinin misyonundan farklıdır. The Defenders dizisi, New York’u tehdit eden The Hand gibi daha büyük çaplı düşmanlara odaklanırken, Frank daha kişisel ve spesifik bir savaş veriyordu.
Diğer Kahramanlarla Çatışan Yöntemler ve Yalnız Kurt Kişiliği: Defenders üyeleri, ekip çalışması ve genel halkı koruma gibi değerlere önem verirken, Frank’in “suçluları öldürerek ortadan kaldırma” yöntemleriyle çatışırdı. Castle, iş birliği yapmaktansa kendi başına çalışmayı ve kendi ahlaki kurallarını takip etmeyi tercih eder. Ayrıca, yalnız çalışmayı tercih eden, karanlık bir geçmişe sahip ve güven duymakta zorlanan bir karakterdir.
Bağımsız Dizi ve Ton Farkı: The Punisher dizisi, diğer Marvel Defenders dizilerinden daha karanlık ve şiddet dolu bir tona sahipti. Bu ton farklılığı, Frank’in doğal olarak The Defenders grubundan ayrı durmasına neden oldu. Bu durum, onun popülerliğinin temel taşlarından biridir.
Hikâye Anlatımındaki Çeşitlilik ve Potansiyel Hikâye Çakışmalarını Önlemek: Frank Castle, diğer kahramanlara göre çok daha yoğun bir şekilde kişisel geçmişine ve travmasına odaklanan bir hikâyeye sahipti. Onu Defenders ekibine entegre etmek, bu bireysel hikâyeyi sınırlandırabilir veya tutarsızlık yaratabilirdi. Marvel, bu riski almaktansa Frank’i kendi başına bırakmayı tercih etti. Ayrıca, bu durum, daha karanlık, gerçekçi bir ton yaratılmasına ve hikâyeye çeşitlilik katılmasına olanak tanıdı.
Sonuç Olarak…
Punisher, diğer Defenders üyelerine kıyasla çok daha karanlık ve acımasızdır. Yöntemleri yasa dışı ve aşırı şiddet içerdiği için diğer kahramanların ahlaki değerleriyle çatışır. Defenders, genellikle ortak bir tehdide karşı bir araya gelen ve farklılıklarını bir kenara bırakabilen kahramanlardan oluşurken, Punisher’ın varlığı bu dinamikleri bozabilirdi.
Ayrıca, Punisher’ın hikayeleri daha kişisel ve intikam odaklıyken, Defenders daha geniş kapsamlı tehditlere odaklanır. Bu farklı anlatım tarzları, Punisher’ın hikayesini Defenders olay örgüsüne entegre etmenin her iki tarafın anlatımına da zarar verebileceği anlamına geliyordu. O dönemlerinde Netflix ve Marvel, Punisher’ın kendine özgü karanlık atmosferini korumak adına onu ayrı bir hikâyede tutmayı tercih etmiştir. Böylece, Punisher’ın kendi hikayesinin bağımsız olarak gelişmesine ve daha sonra daha büyük evrene dahil olmasına olanak sağladı. Kısacası, Punisher’ın Defenders’da yer almamasının nedeni, karakterin özgün yapısı ve hikâye anlatımındaki farklılıkların uyumsuzluğudur.
Şahsi Yorumlarıma Gelecek Olursak…
Aslında geçmişe dönersek iyi ki The Punisher, The Defenders takımından bağımsız çalışmış oldu. En azından önemli nedenlerini ve derinlemesine hikayeleri fark edebilme şansımızı yakaladık. Ama bence, artık The Punisher’ın bir şekilde takıma dahil olunabilme vakti geldiğini düşünmekteyim. Çünkü The Defenders evreni karakterleri, artık MCU evreninde geçerli olur durumlarında ve “Daredevil: Born Again” dizisiyle de geçerliliği daha da güçlendirecek.
Kişisel olarak umuyorum ki The Punisher, 4 kişiden oluşan The Defenders takımına “gerçek” MCU için dahil olur ve o takımı 5 karakterlik olarak görebiliriz. Yani Daredevil, Jessica Jones, Luke Cage, Iron Fist ve The Punisher’dan oluşacak şekilde…Yalnız şunu da belirtmeliyim: Daredevil: Born Again dizisi, Disney+ yayını için şimdilik iki sezon olarak planlanmış durumda. Farklı hikâyesi ve TV-14 sınırıyla planlansaydı, tek sezonda 18 bölümden oluşacaktı. Yeni devam tonlama planlı Daredevil: Born Again de şimdilik “toplam” 18 bölümden oluşacak olsa da, iki sezona bölünmüş vaziyete tabii tutulacak. Yani ilk sezonu 9 bölüm olacak.
Eğer gelecek planlarına değinirsek: DD: BA dizisinin iki sezonluk planlarını ve performanslarını olumlu bitebileceğine farz edersek, belki de yeni bir “The Defenders” projesine vesile olunabilir. Ancak yeni bir mini-seri dizisi olarak mı, yoksa tamamen farklı olabilecek şekilde sinema filmi olarak mı; ya da hiçbir zaman The Defenders takımı toplanamayacak mı, bütün bu soru işaretlerini daima zaman gösterecektir.
Yorum yap