Scenes from a Marriage dizisi birkaç gün önce görücüye çıktı. Venedik Film Festivali’nde ayakta alkışlandığı kadar iyi miydi? Evet gayet başarılıydı. Dizimiz bir çifti ve o çiftin aşk, boşanma, tutku ve cinsiyet rolleri gibi bir dizi sorunlar ile karşılaşmasını anlatıyor.
*SONRASI SPOILER İÇERİR*-
Mira ve Jonathan – Scenes from a Marriage
Cinsiyet rolleri ve belli ki dünyaya dini görüş olarak farklı bakan iki insan. Jonathan (Oscar Isaac) ortodoks bir ailede büyümüş ve bunun getirisi olarak hayatı boyunca hiçbir ilişkisi olmamış. Saatlerini sadece kitap ve eğitime harcamış. Mesleğinin akademisyen olmasına şaşırmamalı. Mira ise daha baskın olması gerekirken Jon’a göre daha az konuşkan ve sanki hislerini düşüncelerini özgürce açıklayamıyor gibi. Bir korkusu şüphesi var. Sanki Jon’a bakınca ilk gün gördüğü ve evlendiği kişiyi göremiyor. Dizinin her bölümü başka bir başlıkla yayınlanıyor. İlk bölümün başlığı ‘Innocence & Panic’ yani panik ve masumiyet.
Panik ve Masumiyet – Scenes from a Marriage
Son sahnede Mira’nın bebeğini aldırma pişmanlığı ve bununla beraber çiftin üstündeki panik halinin artması, dizinin başlığı ile mükemmel bir uyumda. İlk sahnede Mira’nın panik halinde sanki korkuyormuş gibi telefona bakması ve nefes alışverişlerinin telaşlı bir şekilde devam etmesi sonlara doğru Jon’a neden “Doktoruma resmi attım ve hamileyim” demesini açıklıyor. Dizi sanki beş tiyatro sahnesi gibi perdelere bölünmüş. Diziye giren çok yan karakter yok çünkü odağımız çiftin birlikteliği. Konu ve karakterler bakımından sadece her bölümün konusuna bağlı olarak yardımcı oyuncu giriyor. Çiftin o konu ve olaya bakış açısı değerlendiriliyor. Yani ne düşündükleri ve ne yorum yapacakları ekrana yansıyor. Dizinin şarkı ve renk paleti uyumu çok başarılı. Duygusuz bir şekilde ekrana baksalar bile aslında ne hissettiklerini ve ne olacağını iyi bir şekilde tahmin edebiliyorsunuz. Bunu “sinematografinin gücü” olarak adlandırabiliriz.
Ingmar Bergman
Scenes from a Marriage, 1973 yılında yönetmen Ingmar Bergman’ın senaryosunu kaleme aldığı ve yönetmenliğini üstlendiği aynı isimli bir mini dizi olarak yayın hayatına başlıyor. Dizi ardından bir film haline geliyor. Dizi yine bir çiftin hayatındaki aşamaları anlatıyor. Bazen geçmiş ve bazen gelecek. Dizi aslında Ingmar’ın kocası ile olan deneyimini ele alıyor. Kendi ilişkisindeki aşamaları toplayıp seyirciye sunuyor. Scenes from a Marriage (2021)’de sanki orijinal halini izliyormuş gibi aşk, tutku ve nefreti çok başarılı bir şekilde yansıtıyor. Ayrıca çiftin tek eşlilik ve cinsiyet rollerine de çok dikkat ediliyor. Kendileri ve arkadaşlarının yaşadıkları bazı tek eşlilik problemi bu konuya daha eleştirel bakmalarını sağlıyor.
Bir Evlilikten Manzaralar
Uzun lafın kısası eleştirmenler tarafından beğenilen dizimiz aşk, nefret ve tutkuyu çok başarılı yansıtmış. Her bölümü bir saat olsa da HBO dendiği zaman akan sular sular duruyor. O bir saat istersek iki hatta üç saat olsun her türlü kendini izlettirmeyi başarıyor.
