LUCIFER – Dizi İnceleme

“In the beginning… The angel Lucifer was cast out of Heaven and condemned to rule Hell for all eternity. Until he decided to take a vacation…”

Daha önce de sitemizde yayınlanan haber ve incelemeye göz atmışsınızdır. (Atmadıysanız bir göz gezdirmenin kimseye zararı dokunmaz sanırım?) Sadece plot bölüm ile yayınlanan bu yazılara ek olarak, ikinci bölümün çıkması hatta üçüncü bölümün de yolda olması üzerine; yeni bir inceleme güzel olur diye düşündüm.

Dizimizin konusundan başlayalım öncelikle. Lucifer… Siz onu başka isimlerle biliyor olabilirsiniz. Diablo, Sabah Yıldızı, Beelzebub, Belial, Karanlıklar Prensi ve tabii ki en çok bilinen ismiyle; Şeytan. Lucifer yıllar (yüzyıllar?) süren Cehennem krallığından sıkılıp, ufak bir tatile ihtiyacı olduğuna karar veriyor. Pek tabii onu durduracak kimse olmadığından da bu tatil fikri hayata geçiyor. Sabah Yıldızı’nın seçtiği tatil mekanı ise Los Angeles.

Buraya kadar her şey normal. Kendisine bir gece klübü açıp, orada gününü gün ediyor. Ta ki, bir gün işler değişene kadar. Daha önceden tanıdığı, kariyerinde ilerlemesine yardım ettiği bir kız gece klübünün hemen önünde silahlı bir saldırı ile öldüğünde, iyilerin tarafında yer almaya başlıyor, yani kısmen. LA polisi ile iş birliğine başlayan Lucifer, pek tabii bunu polis yetenekleriyle yapmıyor. Ah, yoksa size Lucifer’ın özel gücünden bahsetmedik mi? Tabii; bir de Lucifer’ın insanların en derin arzu ve düşüncelerini ortaya çıkartmak gibi ‘ufak’ bir telepatik yeteneği mevcut. İnsanlara suçlarını ve bir takım bazı arzularını itiraf ettirmesi, bu polisiye olaylar da pek işine yarıyor.

Bunların hepsini bir önceki incelemede de bulabilirsiniz veya herhangi bir dizi sitesinde. Asıl inceleme kısmına gelelim o halde. Bir Supernatural (ve Lucifer) fanı olarak diziye başta ön yargılı yaklaştığımı söylemeden edemeyeceğim. Supernatural’ı izlemiş olanlarınız bana hak verecektir; Lucifer fazlasıyla eğlenceli ve derin bir karakter. Onun o esprileri, mimikleri ve Sam’e çektirdiği işkenceleri düşününce başka bir Lucifer’ın aynı zevki vereceği düşüncesi pek uzak geliyordu.

Ve hayatımda bu kadar yanılmamıştım. Dizimizin başkahramanı Lucifer (Tom Ellis) mükemmel eğlenceli bir karakter. Daha önce bahsettiğimi telepatik güçlerini sadece polislik için kullanmıyor tahmin edebileceğiniz üzere. Lucifer’ın istediklerini elde etmek için rastgele insanların içindeki en derin istekleri çıkartmasını izlemek fazlasıyla komik. Çoğu polisiye dizi ceseti bul, ipucu al, suçluyu bul, yanlış suçluymuş tekrar ara, gerçek suçluyu bul ve bitir gibi basit bir düzlem üzerinden giderken, bu dizide çok daha fazlasını bulabilirsiniz. Bir yandan bir melek olan Amenadiel’in kendisini ısrarla cehenneme döndürmeye çalışmasına karşı koyan Lucifer, bir yandan da polis memurumuzun gizli sırrını çözmeye çalışmakla da uğraşıyor.

Tam bu noktada dizinin eğlence kısmını kenara koyup, derin hikâyesine bağlanıyoruz. Dizide, bahsi geçen telepatik güçlerin hiçbirinin işe yaramadığı bir karakter mevcut; Chloe Decker. Bir polis müfettişi olan Chloe, ilk cinayet olayında giriyor işin içine. Lucifer yeteneğini pek tabii onun da üstünde deniyor; lakin başarısız oluyor. Tüm olay da burada başlıyor zaten. O anda Lucifer’ın ilgisini çeken bu kadın aynı zamanda Lucifer’ın yumuşamasına sebep oluyor, en azından ara ara gelip Lucifer’ı cehenneme götürmeye çalışan meleğimiz bu değişimi böyle tanımlıyor. İkinci bölüm ile beraber bu değişikliğin varlığını kabul etmeye başlayan Lucifer, halinden memnun bir şekilde Chloe’deki farklılığı çözmeye çalışıyor. En azından ilerleyen zamanlarda da bu çabasına devam edeceğini umuyoruz. Böylelikle dizi, sıradan bir polisiye veyahut paranormal bir fantastik kurgu olmanın yanında derinleşerek tüm karakterlere bir anlam katmış oluyor.

Özetleyecek olursak tüm incelemeyi; IMDB’nin de 8.6 verdiği dizi, ikinci bölümün de gelmesiyle beraber herkesteki ön yargıyı yıkarak, beklenenden çok daha iyi bir dizi olduğunu tüm izleyenlere kanıtladı. Zamanınız boşsa ve sizi eğlendirdiği gibi kafanızı da kurcalayacak bir dizi arıyorsanız Lucifer tam size göre. Belirtmeden geçemeyeceğim ki Tom Ellis’in oyunculuğu da takdire şayan.

 

BONUS

Supernatural’daki Lucifer’ın, bu diziye gönderme yaptığını biliyor muydunuz?