Normal şartlarda Netflix yapımlarını çok beğenen birisi değilim. Özellikle bazı animeleri live-action yapma gafletine düşmeleri çok kötü sonuçlara sebebiyet verdi. Özellikle Death Note faciası (konuyu tamamen değiştirmeleri ve kadro seçiminin kötü yapılması) sebebiyle üyeliğimi iptal etmişliğim bile var. Tabi daha sonra dayanamayıp tekrar aldım ve bu muhteşem yapım ile tanışma fırsatı buldum, The Great Pretender.
Great Prentender Animesinin Hikayesi
Aslında anime senaryolarının hep sinema sektöründe değerlendirmek için çok riskli olduğu fakat anime olarak yapılmasının daha kolay olduğunu düşünürüm ki çoğu animenin konusunun gerçeklikten uzak veya fantastik yapımlar olması bu düşüncemi kanıtlar nitelikte. Muhtemelen Naruto gibi bir yapımı live action olarak çekmek büyük maliyetler doğuracaktır. Zaten anime izleyicisi de bu fantastikliği sevmekte ve daha gerçek üstü senaryolar aramakta fakat Great Pretender onlardan biri değil.
Hikaye, Japonya’da ufak çapta bir dolandırıcı olan Edamura’nın, bir turisti gözüne kestirip onu dolandırması, fakat daha sonra aslında kendisinin dolandırıldığını ve karşısındaki rakibin usta bir dolandırıcı olduğunu anlaması ile başlıyor. Daha sonra bu turist ile tekrar karşılaşan Edamura birlikte daha büyük dolandıcılıklar kurgulayıp hayata geçirmeye çalışıyorlar. Birkaç bölümde bir , hikayeyi sonlandırıp farklı bir hikayeye geçen yapımı takip etmesi cidden çok keyifli. Eğer sinemaya aşina iseniz, Oceans serisini duymuşsunuzdur. İşte tıpkı Oceans serisindeki diyologlar ve zeka oyunları bu animede de işleniyor.
Karakterler
Sanırım incelememiz gereken önemli üç adet karakter var, ilki tabiki ana karakterimiz Edamura. Yukarıda da bahsettiğim gibi Edamura her ne kadar dolandırıcı olsa da dürüst saf ve duygusal bir karakter. İş yaptıkları insanları bile bir ortaktan öte arkadaş olarak gördüğü için Edamura, bize insancıl duyguları hatırlatıyor. Geçmişte zor bir hayat yaşaması da seriye bir parça dram ekliyor.
İkinci sırada usta dolandırıcı Laurent var. Ben şu zamana kadar bu kadar gamsız ve rahat bir karakter izlememiştim. Belki de bu kadar iyi bir dolandırıcı olmasının altında bu gamsızlığı yatıyordur. Çok zeki ve tüm planları uygulayan bu karakter aynı zamanda zevklerine aşırı düşkün, eğlenceli bir tip çiziyor.
Son olarak Abigail’dan bahsetmek istiyorum. Serimizin esas kızı sayılabilecek Abigail, çok sert ve güçlü bir kadın. Hikayedeki çoğu karakter gibi, geçmişinde çok büyük zorluklar yaşayan Abigail, bu zorlukları aşmak için muhtemelen böyle sert bir karakter haline gelmiş. Her ne kadar katı gözükse de içinde bir parça sevgi olduğuna da eminim.
Çizim Tarzı ve Müzikler
Çizim olarak klasik anime tarzı yerine alışılmadık bir tarz benimseyen Great Pretender, bence bu konuda da çok başarılı. Özellikle sahnelerdeki pastel renk kullanımları, animeye hem olumlu hem de eğlenceli bir hava katmakta. Şahsen ben biraz Netflix’in bir diğer işi olan Devilman Crybaby’nin (remake versiyonu) çizimlerine benzettim.
Müzik konusunda ise belki açıp dinleyeceğiniz şahane parçalara sahip değil fakat dolandırıcılığın ve kurgulanan oyunların heyecanını size yansıtan hareketli parçaları mevcut. Bu da hikaye ile bütünleşen bir atmosfer yaratmakta çok büyük katkı sağlıyor.
Bu aralar izleyecek anime bulamadıysanız ve bir netflix üyeliğiniz varsa kesinlikle izleyin derim.