Bir gecede on çetenin üssünü darmaduman eden yakuza efsanesi “Ölümsüz Ejderha” Tatsu, emekli olmuştur. Bir iş kadını olan Miku ile evlenen Tatsu evinin erkeği olmaya verir. Fakat öyle sıradan bir ev erkeği değil, geçmiş hayatının disiplininin hakkını veren bir ev erkeği…işte bu ev erkeğinin yoludur… Japonca adı ile; Gokushufudou.
Sanırım beni dönüp dolaşıp anime-manga dünyasına geri getiren şeylerden biri normalde asla dizi/film olarak çalışmayacağını düşündüğüm absürt konseptlerin önüme konması ve mucizevi denecek şekilde başarılı çalışmaları. O halde gelin ve Tatsu’nun has ev erkekliği yolundaki kaldırım taşlarına bir göz atalım.
Mahalle Kadın Kollar, Yoga ve Evlilik
Gokushufudou animesi hakkında normalde sevdiğim kısımlara geçmeden önce konusundan ve dünyasından bahsederim ancak seri bunlar için ayrıca başlık açmayı gerektirmeyecek kadar küçük bir sahada top çeviriyor. O yüzden doğruca sevdiğim noktalardan bahsedeceğim.
İlk sevdiğim şey serinin bizi Tatsu’nun ev hayatına uyum sağlamaya çalıştığı ya da yarım yamalak uyum sağladığı bir döneminden değil, tam teşekküllü bir ev beyi olarak başlatması. “Ay acaba Tatsu evinin erkeği olmaya devam edebilecek mi yoksa kötü yollara düşecek mi gene” gibi sorularla kafa ağrıtmıyor, sonunun nereye gideceği bariz bayat ikiliklere düşürmüyor. Hatta hikayeye başka şekillerle de olsa gündelik hayatı deneyimlemek zorunda kalan mafyatik tipleri katarak bunu anlatısı içerisinde bir realite haline getiriyor
Gokushufudou’da bir diğer sevdiğim şey ise mahallelinin Tatsu’yu olduğu gibi kabul etmesi oldu. Evet onun tuhaflığının farkındalar ancak onu böyle sevip kabul ediyorlar. Yogaya götürüyorlar, günlere çağırıyorlar, oturup dedikodu yapıyorlar…ve ilginç bir şekilde bu şimdiye kadar gördüğüm en sevimli şeylerden biri. Sadece durum komedisi olarak bile tek başına çok iyi çalışıyor. Üstüne bir de Tatsu’nun “Yakuza disipliniyle ev erkekliği” tutumu binince tadından yenmiyor.
Elbette bir de Miku ile olan ilişkileri var. Hikaye ne Miku’yu yanlızca Tatsu’yu ev erkeği pozisyonuna oturtmak için uydurulmuş bir neden gibi geri planda bırakıyor ne de onu mafya dünyasından çekip çıkartan kişi olarak göklere çıkartıyor. İlişkilerinin işleniş şekli de bu tür bir destansılaştırmadan uzak. Onlar birbirlerini seven sıradan evli bir çift. Yani evet Tatsu’nun kendine has bir duruşu var ancak ilişkilerinin o kadar da köpürtülmemesini çok doğru bir karar olarak görüyorum. Birbirlerine olan sevgilerini gösterdikleri zamanları ve ev içi hallerinin komik taraflarını çok doğal kılmış.
Pek “Anime Uyarlaması” Denince Akla Gelen Cinsten Bir Uyarlama Değil
Seri bir anime uyarlamasından ziyade anime ve manga arasındaki bir ara-form gibi. Seslendirmeler ve renklendirme mevcut olsa hareketlendirmeler oldukça kısıtlı. Ağızlar hareket ediyor, bir şeyler düşüşü ve savruluşu belli olacak kadar hareket ediyor ama vücut hareketleri oldukça basit ve daha karışık hareketler sahne geçişleri arasında oluveriyor. Kendine has tarzına göz kısa sürede alışıyor ve insanı diyalog ve tepkilere odaklanmaya itiyor ama diğer yandan pek sık olmasalar da kavga ve kovalamaca sahneleri inanılmaz çirkin gözüküyor.
O yüzden animasyon tarzını sevdiğim şeylere mi yoksa sevmediğim şeylere mi almalıyım emin değilim. Alışılmışın tarzında anime etme şekilleri görmek her zaman ilgi çekici özellikle de seride yan karakterlerin çoğunun basit tasarımlara ve yüz ifadelerine sahip oldukları göz önünde bulundurulduğunda. Yine de bazı temel beklentilerin karşılanmaması insanda bir eksiklik hissiyatı yaratıyor.
Sonuç Olarak
Sonuç olarak Gokushufudou ya da The Way of the Househusband, bulduğu absürd fikri elinde iyi evirip çeviren, hikayesine tam tadında bir noktadan başlayan, arada yanlış anlama komedisine biraz fazla başvursa da sıkmayan, tam kıvamında bir komedi serisi. O yüzden animasyon kalitesine dair ağır eleştiriler sizi yıldıracak gibi olduysa yıldırmasın. Tatsu’nun ev erkekliğinin hakkını verdiği yolda ona eşlik edin!
Komedi içerikli animeleri seviyorsanız sitemizde Aggretsuko‘nun incelemesine de göz atmak isteyebilirsiniz.
Yorum yap