Muhtemelen animesever herkesin izlediği bir animeyle karşısınızdayım: Death Note. Bu seri hakkında inceleme yazısı yazmanın öğretmenine ödev vermek gibi bir his vereceğini biliyorum. Bu şansı kaçırmayacağım.
Desu Nōto (Ölüm Defteri), bilinen adıyla Death Note doğaüstü bir psikolojik gerilim, gizem animesidir. Doğaüstü olma nedeni Ölüm Defteri‘ne sahipseniz ismini ve yüzünü bildiğiniz kişileri öldürebilmenizden kaynaklanıyor. Psikolojik gerilim olmasının nedeniyse Ölüm Defteri‘ne sahip olmanın getirdiği sorumluluklar. Tabii deftere sahip olan herkes sorumluluk duygusunu hissetmeyebilir. Ama ana karakterimiz Light, Ölüm Defteri‘ni kullanarak adil bir dünya yaratma sorumluluğunu alıyor.
Doğaüstü güçlere sahipken adil bir dünya yaratmak kulağa kolay ve mükemmel geliyor. Oysa animede adil bir dünya yaratırken insanları öldürmenin suç olduğunu düşünen karakterler var. Bu karakterlerden biri de L. L, Light‘ın en büyük düşmanı oluyor ve adil dünya hevesiyle insanları öldüren kişiyi yakalayarak adaleti sağlayacağına inanıyor.
Anime, adalet konusundaki iki farklı bakış açısını bize gösteriyor. Adalet nedir? Gelecekteki adil dünya için insanları öldürmek mi, günümüzdeki dünya ne durumda olursa olsun insanları öldürenleri suçlu bulmak mı? Tarafınızı seçin ve animeyi mutlaka izleyin.
Bu muhteşem kurguyu yazan Tsugumi Oba‘nın gerçek adını saklamasıysa çok enteresan. Animenin başarısı ve zeka ürünü olduğu tartışılmaz bir gerçek. Sanatı hakkında böyle güzel şeyler düşünülüyorken sanatçının gerçek adını saklamasının nedenini şahsen merak ediyorum.
Ryuk – Death Note
Animeyi başlatan karakterdir. Kendisi bir şinigami, yani Ölüm Meleği olmasının yanı sıra diğer özellikleri nedeniyle de oldukça dikkat çeker. Sonsuza kadar yaşamak ona yeterince ilginç gelmez. Şinigami dünyasının sıkıcı olduğunu düşünür ve defterini bilerek dünyamıza düşürür.
Elma yemeyi sever ve neredeyse tek umursadığı şey elma yemektir. Duygusal değildir. İnsanların ilgi çekici olduğunu düşünür ve olanları bizim gibi merakla izler.
Yagami Light’ın Burcu
Astrolojiyle ilgilenen biri olarak söylemeden edemeyeceğim: Light‘ın başak burcu olduğuna eminim. Çalışkanlık, mükemmelliyetçilik, mesafeli olmak ve muhteşem manipülasyon gücü. Yagami Light en az Stephen King kadar başak burcu.
L’in Burcu
L bence yay burcu. O rahatlık ve patavatsızlığı kendimden biliyorum. Biraz daha dışarı çıksaydı ve gülümseseydi yay burcu olduğundan emin olduğumu söyleyebilirdim. Başak burcunun en büyük düşmanının yay burcu olmasıysa düşüncemi destekliyor.
Kadınlara Özel – Death Note
Gelin sevgili kadınlar, bu yapım hakkında konuşalım. Death Note‘un konularından biri de korku. Anime, evinize dönerken başınıza bir şey gelmesinden korktuğunuz bir dünyada başlıyor. Sonra liseli bir çocuk bu dünyayı değiştiriyor, başınıza bir şey gelirse suçlunun korktuğu bir dünyaya çeviriyor. Yani siz korkmayı bırakıyorsunuz, suçlular korkuyor. Bence bu dünya gerçeklere uzak, arzularımıza yakın.
Dünyamızda adalet o kadar az ki suçların bedelini masumlar korkarak ödüyor. Death Note‘da bu dünya değiştikten sonra istismar son buluyor ve yapılan hataların bedelini artık suçlular ödüyor. Buram buram adalet kokuyor. Bu kokuyu Türkiye’deki kadınların alacağını düşünüyorum. Hatta bu kokuyu kendiniz yaratmak, Death Note‘a sahip olmak isteyebilirsiniz. Ne yazıkki gökten Death Note düşmeyecek. Ama animeyi izleyebilirsiniz.
Ancak bu kadar güzel yorumlanabilirdi. ?
Fantastik ve felsefi konulu tüm yazım ve filmler her zaman ilgimi çekmiştir.izledikten sonra tekrar yorumlarımı yazmayı düşünüyorum, öneri ve bilgilendirme için teşekkürler