Ford v Ferrari | Miles ve Shelby, İşte Asfaltın Kralları!

Bu hafta sizlere çok da eski olmayan bir film tanıtacağım. Kenarda köşede kalmamış, gayet lök gibi ortada duran kaliteli oyuncularıyla aramalarda kesinlikle çıkan bir film. Ford v Ferrari (Asfaltın Kralları).

Ford v Ferrari’nin senaryosunu Jez Butterworth, John-Henry Butterworth, ve Jason Keller‘ın yazıp, yönetmenliğini James Mangold‘ın yaptığı 2019 ABD yapımı biyografik dram türü bir film.
Filmin başrollerinde rol alan oyuncular Matt Damon ve Christian Bale, Jon Bernthal, Caitriona Balfe, Tracy Letts, Josh Lucas, Noah Jupe, Remo Girone ve Ray McKinnon ise yardımcı rollerde yer almakta.


Ken Miles Kimdir?

15 yaşında Wolseley Motors‘da işe girdi. 16 yaşındaysa Britanya Yardımcı Vatan Gücü‘nde (British Territorial Army) görev aldı ve 7 yılın ardından çavuş rütbesine terfi etti. 1944 Normandiya Çıkarması‘nda tankçı olarak görev yaptı. Savaştan sonra bir çok otomobil firmasıyla çalıştı. 1952’de İngiltere’den ABD’ye geldi ve 1953’te ise kendi tasarım ve konstrüksiyonu ile MG tabanlı özel bir etkinlik olan SCCA (Amerikan Spor Otomobil Kulübü) yarışında 14 kez şampiyonluk elde etti. 2001 yılında da Amerika Motorsporları Onur Listesi’ne girmiştir.


Ford v Ferrari

24 Hours Le Mans yarışında yarışmakta olan Carroll Shelby (Matt Damon), pite girer ve benzin dolumu sırasında alev alır. Pit-stopçular hem Shelby’yi hem arabayı söndürür ve devam etmemesini söyler fakat Shelby ısrarla yarışa devam eder çünkü kazanıyorken neden bıraksın ki. Yarışı tamamlarken kendini garip hisseder ve sonrasında doktora gider ve kalp rahatsızlığı nedeniyle yarışmamasını söyler doktor ve böylece yarış kariyeri biter. Başka bir sahnede ise, bir tamirhanede çalışan bir adam ile araba sahibi bir adam kavga etmekte. Adam arabasının bozulduğunu söylerken diğer adam ise, bu arabanın ona uygun olmadığını ve arabayı hakkıyla süremediğini söyler.

Ford otomobil fabrikasında Henry Ford ll üretim hattını durdurmuştur ve “bana yeni bir fikirle gelen işini korur aksi takdirde gelmeyin” der çünkü Chevy, Ford otomobillerini ezip geçmiştir ve artık satışlar iyice düşmüştür.

Bir sonraki sahnede ise kendimizi California yakınlarındaki Willow Springs’deki yarış alanında buluyoruz. Burada hırçın, geçimsiz ama yolları ağlatan pilotumuz Ken Miles’ı izliyoruz. Bir anda ekranımızda Ford’un konferans salonundaki bir sunumdayız. Lee Lacocca, Ford’un NASCAR dışında da yarışlarda var olmasının satışlara etki edeceğini düşünerek bir teklif sunar. Zor durumdaki Ferrari ile ortaklık. Durum beklendiği gibi olmaz ve Enzo Ferrari’nin laflarını kendine yediremeyen Henry Ford ll, Lee’ye tam yetki vererek, Ferrari’ye haddini bildirelim der. Le Mans’ı kazanmış olan birinden akıl almak tabi ki mantıklı olduğu için Shelby’ye gelirler ve macera başlar.


MERAKLI GERÇEK

Schumacher belgeseliyle başlayan F1 maceram beni biraz bu filme itekledi. Film oldukça akıcı. 12-24 süren yarışlar olduğunu öğrendiğinde insan hayret ediyor. Kesinlikle o kararlılık ve dikkat çok takdire şayan bir durum. Kazalar da fecaat bu arada. Sadece önündeki yola baktığından dolayı sonraki virajda zincirleme bir kaza olduğunu bilmeden ilerlemek ve o zincirin bir halkası olmak tehlikesi. Yüreğim ağzımda ya da şoklar içinde izlediğim sahnelerle dolu bir yapım. Hele son sahnede gözlerim doldu.

Ford v Ferrari’yi anlatırken bahsetmedim ama o Beebe’nin ben var yaaa… Hayatında yarış arabası sürmemiş patron yalakası pislik. Neyse konudan pek sapmayayım. Film biyografik ve filmdeki isimlerin de büyük çoğu cidden Le Mans’ı kazanmış isimler. Phil Hill, Bruce McLaren, Chris Amon gibi isimler. Ken, o pislik herifin tezgahına gelmese ne olurdu ya da şu an bir McLaren efsanesi yerine Miles efsanesi mi olurdu, onun adını taşıyan F1 yarış pilotları mı olurdu bilemiyorum. Birinci olmuş olsaydı daha neler neler yapardı diye düşünmekten kendimi alamıyorum. Sizi adrenalinle doldurduğu için muhtemelen başka benzer filmlere yöneltecek bu filmi izlerken keyif almanız dileğiyle. Şimdiden iyi seyirler…

Ford v Ferrari Fragman