Ölümden sonraki hayat, hep merak uyandırmıştır. Death Parade adlı seri de ölümden sonra olanları, absürt bir şekilde dile getirmiş. Anime, insanların öldükten sonra, hiçbir şey hatırlamadan bir bara girmelerini ve barmenlerin iki ölü kişiye, ölüm oyunu oynattıkları bir kurguda ilerliyor. Hakemin(barmen) kararıyla bir ölü hiçliğe, diğeri reenkarne olmaya gönderiliyor. Absürtlüğünü bir kenara bırakırsak, konusu oldukça merak uyandırıcı.
Animenin, Death Billiards adlı pilot bir bölümü var. 2013 yılında çıkan pilot bölümü izledikten sonra, büyük bir beklentiyle, ana seriyi bekledim. Seri çıktığında, insanların narsistliği ve bencilliğiyle ilgili; derin bir felsefe izleyeceğimi düşünüyordum; fakat istediğimi tam olarak veremedi. Bu demek değildir ki sıradan bir anime. Beklentimi karşılamasa da serinin vurucu bir felsefesi var. Her bölümde bunu hissediyorsunuz. Bunun yanında, izlenme/okunma kaygısı, animeyi bir iki bölüm sıradanlaştırıyor. Uzun bir seri olsaydı, buna çok takılmazdım ama on iki bölümlük bir seride göze batıyor.
Serinin eksi yönü olarak söyleyebileceğim bir diğer şey ise; bazı popüler ögelerden yararlanması. Örnek vermek gerekirse; bazı karakterler oldukça enteresan ve alışılmışın dışındayken özellikle Barmen Decim, bazı karakterler ise “benzeri şu animede yok muydu” dedirtiyor. Bunu, belli bir animeden alıntılamış olarak görmeyin. Sadece karakter bazında bakacak olursak; mangalarda, animelerde belli bir yan karakter havuzu var ve mangakaların çoğu, o havuzdan bir karakter kişiliği alıp, kendi dünyasında resmediyor. Bunu normalde eksi bir yön olarak görmenizi istemem. One Piece, Dragon Ball, Hunter x Hunter, Naruto, Bleach gibi öncü animeleri, Hayao Miyazaki ‘nin eserlerini vesaire saymazsak, sektör bu alıntılarla birikip gelişmezse, yok olmanın eşiğine gelir. Ama Death Parade animesinde, konu o kadar özgün ki izlerken her şey özgün olsun istiyorsun. Bu yüzden, anime sadece ortalarında bir iki bölüm, enerjimi düşürdü.
Death Parade, büyük çoğunlukla Chiyuki (barmenin yardımcısı) ve Hakem Decim ‘in barmenlik yaptığı, Quimdecim adlı barda geçiyor. İkilinin arasındaki iletişim, serinin ana konusunu, ilerleyişini sırtlıyor. Chiyuki ‘nin insani duyguları, Decim ‘inse duygusuz yargısı, iki karakterin de özgün olmasını sağlıyor. Bu özgünlük, ana konuyu izlenebilir kılıyor. İzlerken, karakterleri benimsiyorsunuz.
Hemen hemen her bölümde, ölüm oyunu oynamak için gelen iki kişinin, hayat hikayeleri, barmenlerinkinden çok daha merak uyandırıcı olması ve asıl konunun, barmenler üzerinden ilerlemesi, seriyi ortalarına doğru, sizden uzaklaştırıyor. Bundan sonra, bir bölüm daha sabredin. Anime, sizi tekrar içine çekecek. Özellikle 8. ve 9. bölümdeki ölüm oyunu, muazzam işlenmiş. Sözün özünü söylemek gerekirse “felsefenin dibine vurmuşlar”. O iki bölümü soluksuz izledim.
Hafızanızda, koleksiyonunuzda, kültür birikiminizde farklı bir tat bırakacak seri arıyorsanız; Death Parade, size istediğinizi verecek. Kısa zamanda başlamanızı temenni ediyorum.
Death Parade
Bölüm Sayısı: 12
Tür: Psikolojik, Dram, Fantastik
Anime Yönetmeni: Yuzuru Tachikawa
Yapım Yılı: 2015
Editör Puanı: 7.8/10
