Uzun Bir Reklam | ENTERGALACTIC

Eylül’ün son günlerinde Netflix üzerinde gösterime giren bir o kadar merakla beklediğim bir yapım olan Entergalactic’i sonunda izleme fırsatı buldum. Gerek oyuncu kadrosu, gerek animasyonlarıyla farklı bir anlatı sunan Entergalactic’e beraber bakalım.

Entergalactic Hakkında Biraz Bilgi

Entergalactic’in yönetmeni de dahil oyuncuları çok farklı ve beklenmedik insanlar. Filmin yönetmen koltuğuna Fletcher Moules oturuyor. Daha önce hiç uzun metraj film tecrübesi olmayan hatta sadece Clash of Clans’in animasyon reklamını yönetmiş birisi. Başrolümüzde Kid Cudi var. Evet ne kadar garip gelse de biraz daha incelediğim kendisinin daha öncede bol bol filmlerde boy gösterdiğini hatta yeni çekilen bazı filmlerde başrol bile oynadığını fark ettim. Aynı zamanda Entergalactic onun kendi ellerinde çıkma bir hikaye. Kenya Barris’in ufak tefek eklemeli ve düzeltmeleri haricinde izlediğimiz film tamamen Kid Cudi’nin eseri.

Diğer başrolümüz Jessica Williams yeni farkına varılan yıldızlardan biri diyebilirim. Başka filmlerde genelde yan roller verilse de canlandırdığı karakterlere ayrı bir güç katıyor, başrol oynadığı ilk filmde sadece sesiyle bile bize bunu rahatlıkla gösterebiliyor. Yan oyuncularımızın ise neredeyse tamamı rapçi ya da raple bağlantılı kişiler. Bir de Timothée Chalamet var.

Oyuncu kadrosu için şöyle bir teorim var: Kid Cudi bir film yazdığını söylüyor ve oynaması için tanıdığı bütün rapçilere gidip bir rol teklif ediyor, arkadaşlarından biri de nasıl yaptı tam emin değilim ama Timothée’yi çağırıyor. Kenya Barris ve Fletcher Moules’in de son dokunuşlarıyla film çekiliyor. Bu teoriye inanabilir ya da IMDB’nin Entergalactic videosuna bakabilirsiniz.

Bildiğimiz Hikaye

Entergalactic’in konusu hep alışık olduğumuz romantik komedilerle aynı. Hemen hızlıca özetleyim, Jabari bir sanatçıdır, yeni bir eve taşınır, yemek almaya giderken eski sevgilisini görür aynı günün akşamı eski sevgilisinin evine gider ve sevişirler, pişman olur arkadaş kalma kararı alırlar. Yeni taşındığı evde komşusuna yani Meadow’a aşık olur, Meadow’da aynı şekilde ona aşık olur. Beraber vakit geçirirler, birbirlerine itiraf ederler, sevişirler. Jabari’nin telefonuna, eski sevgilisi yarı açık fotoğrafını atar. Meadow görür yanlış anlar, Jabari anlatsa bile konuşmamak ister. Aradan biraz zaman geçer ikisi de birbiri için yaratıldığının farkına varır, birlikte olurlar ve film biter.

Sonuç

Yazılabilecek en klasik romantik komedilerden biri, peki diğerlerinden farkı ne? Filmin konusundan konuşmak yerine bu farklardan bahsetmek daha anlamlı olacak gibi. Öncelikle tasarım olarak bana Spider-Man: Into the Spider-Verse’ü hatırlattı. Sıkıntılardan biri de bu tasarımın Spider-Man filmindeki gibi hızlı akmak yerine yavaş akması, karakterlerin yavaş hareketleri estetik açıdan pek göze hoş görünmüyor fakat bazı ara sahnelerde stil değişiyor 2 boyutlu, anime, çizgi gibi ve bu sahnelerde film tadından yenmiyor. Hem daha akıcı oluyor hem de konuşulanların animasyonlara dökülmesi farklı bir tonla olaya bakmamızı sağlıyor.

Filmi diğer yavaşlatan durumlardan biri de kesinlikle müzikleri, benim önüme film değil de müzik klibi diye çıkarsalardı hiçbir itirazım olmazdı. Filmin boş olan her yerine rap müzik koymuşlar, o kısımlarda ne bir karakter gelişmesi ne bir olaya bağlılık var. O kısımlar genellikle hayallerden ya da birtakım montajlardan oluşuyor.

Jabari’nin çizimi olan Mr. Rager’ı beğendim. Verilmesi gereken minik bir mesaj (Bright, Lite and White) çok yanlış ve sanki önemsiz olarak verilmiş. Flört uygulamalarının üstünde çok durulmuş, filmin sonunda da zaten bu uygulamaların bir dolandırma yolu olduğu söyleniyor. Film reklamdan geçilmiyor, ne zaman biri telefonunu açsa ya da bir pankarta baksa devasa reklamlar göze çarpıyor. Bu durum da bir yerden sonra izleyicileri rahatsız ediyor.

Baş karakterler harici diğer karakter sadece yer doldurmak için oradalar. Karakterleri çıkartıp yerine iç sesler koysak film değişmeyecek gibi hissettiriyor. Özetle filmin sadece farklı bir stilde klişe bir konu anlatması dikkatimi çekti. Animasyonla değil de normal oyuncularla anlatılsaydı bana hiçbir şey katmazdı maalesef.  

Film albüm ve ürün reklamından başka bir şey değil…

Bu arada 2020 Oscar adaylarından I LOST MY BODY isimli animasyon yapıma ait inceleme yazımıza sitemizden ulaşabilirsiniz.

Evet, izledim.