RESIDENT EVIL 2 – Ders Niteliğinde Bir Yeniden Yapım

  Beklenen gün sonunda geldi, çattı. Resident Evil 7 ile seriyi köklerine döndürmeyi belli bir oranda başaran, serinin hayranlarının yüzünü yeniden güldüren CAPCOM işleri bir tık daha ileri götürerek serinin efsanelerinden birini yeniden canlandırıyor. Bildiğiniz üzere yapım fanların yoğun ısrarı sonucu 2015 yılında duyurulmuş ve geçtiğimiz aylara kadar kendisinden çok fazla haber alınamamıştı. Yayınlanan oynanış videoları ile ise ağzımızın suyunu akıtan RE2 nihayet çıkışını yaptı. Asıl oyunun çıkışından tam 20 yıl sonra tekrar bizlerle buluşan Resident Evil 2, bakalım beklentileri karşılayabilmiş mi?

  Grafik geliştirmeleri göz alıcı

Oyuna polislikteki ilk günü olan Leon, ya da abisi Chris‘i arayan Claire olarak başlıyor, oldukça güzel bir açılış ve Resident Evil 7 vari bir girişten sonra Raccoon City Polis Departmanı‘nın yolunu tutuyorsunuz. Hikayede ufak tefek değişiklikler olsa da CAPCOM, 1998 çıkışlı orijinal oyunun senaryosuna oldukça sadık kalmış.

Oyunu ilk açtığınızda dikkatinizi en çok çeken şey grafikler olacak. Son dönem oyunlarında gördüğüm belki de en iyi ışıklandırmalara sahip olan oyun, optimizasyon konusunda da oldukça başarılı. Bunlar haricinde kan, alev ve yağmur efektleri, gölgelendirmeler, kaplamalar da oldukça başarılı. Henüz oyunun asıl ve en önemli olayından bahsetmedim bile. Zombiler ve envai çeşit yaratıkla yaşadığımız interaksiyonlar, sizi gerim gerim germeyi başardığı gibi göze de oldukça hoş görünüyor. İtiraf etmem gerekirse Resident Evil 2 bugüne kadar gördüğüm en iyi modellenmiş zombilere sahip. Vurduğunuz açıya göre tepki vermeleri, her uzvunu parçalayabiliyor olmanız,  üzerilerinde kalan mermi izleri ve siz vurdukça deforme oluşları oyunun atmosferine çok büyük bir artı katmayı başarıyor.

Zombi sesleri yine ürktümeyi başarıyor

“Grafikler bu kadar iyi, peki sesler ne durumda?” derseniz, CAPCOM bu konuda da yüzümüzü güldürmeyi başarıyor. Artık her oyunda, filmde sürekli görmeye alıştığımız zombiler bu oyunda harika ses efektleriyle korkutuculuğunu adeta yeniden kazanıyor, sizi yerinize çivilemeyi başarıyor. Her bir yaratığın sesini henüz bulunduğu noktaya gelmeden duyuyor, ona göre hazırlık yapıyorsunuz. Karakter seslendirmeleri de oldukça iyi olan oyunda, ana karakterimiz zombilerle karşılaştıkça korkudan ağız dolusu küfür edebiliyor. Seslerin en çok kendini gösterdiği nokta ise Mr. X oyuna dahil olduktan sonra ortaya çıkıyor. Oyunun belirli bir yerinden sonra karşınıza çıkan bu Nemesis vari yaratık ile mücadele etmek mümkün değil. Gördüğünüz yerde kaçmanız, karşılaşmadan her an kaçınmanız gerekiyor. Bu konuda en büyük yardımcınız ise yine sesler oluyor. Dikkatli dinlerseniz ayak seslerini duyabiliyor, bulunduğu konuma daha uzak noktalardan ilerlemeye çalışıyorsunuz.

Oynanışta klasik RE tadı

Oynanışa gelecek olursak, oyun orijinal Resident Evil 2‘nin korku dinamikleri, Resident Evil 4‘ün kamera açısı ve kontrolleri, Resident Evil 7‘nin ise inventory sisteminin mükemmel bir harmanı gibi diyebilirim. Oyunda her ne kadar yürüyerek ateş edebiliyor olsak da oyun aslında tıpkı orijinal oyundaki gibi sabit durmamızı istiyor. Sabit durunca hedef göstergesi küçülüyor ve çok daha rahat nişan alabiliyorsunuz. Bana sorarsanız bu oldukça güzel düşünülmüş bir detay. Oyunun Standart zorluk seviyesinin de oldukça zorlayıcı olduğunu belirtmemde yarar var. Düzgün ilerleyebilmek için her yeri araştırmalı, bulmacaları çözmeli, bolca mühimmat bulmalı ve silahlarınızı upgrade etmelisiniz. Oyun size bunu herhangi bir şekilde belirtmese de karşılaştığınız her yaratığı öldürmeniz gerekmiyor. Aksine bütün düşmanları öldürerek ilerlemeniz mümkün değil. Çünkü oyun mermi ve mühimmat konusunda ne yazık ki oldukça acımasız. Yer yer kaçmayı, düşmanlarla yüzleşmeden ilerlemeyi hesaba katmanız gerekebiliyor. Oynanışta yer alan yeniliklerden bahsedecek olursak eğer, en çok dikkat çeken yenilik pencerelere tahta yerleştirebiliyor olmak. Böylelikle zombilerin içeri girmesini belirli bir oranda engelleyebiliyorsunuz. Ayrıca artık kullandığınız bıçak da kırılabiliyor ve yenisini bulmanız gerekiyor. Bıçağı yaratıkların saldırılarından kurtulmak için kullandığınız takdirde geri alabilmek için ya onları öldürmeli, ya da düşürmelisiniz. Bir diğer yenilik olarak aynı saldırılardan kurtulmak için bomba da kullanılabiliyor.

Peki ya eksileri neler?

Oyunun eksileri de yok değil elbette. Bahsettiğim bu mermi kıtlığı, özellikle de Leon ile oynarken oyunda bir yerden sonra ilerleyememenize sebep olabiliyor. O yüzden ara sıra ayrı saveler almanızı öneririm. Zor bir durumda eski bir save noktanıza dönmeniz gerekebiliyor. Çok nadir de olsa oyunda bazı buglar ile karşılaşabilmeniz de mümkün. Duvardan, kapılardan geçen el ve ayaklar atmosferinizi kısa süreliğine de olsa dağıtabiliyor.

Son sözlere gelecek olursak, CAPCOM serinin hayranlarının yüzünü güldürmekle kalmamış, seriye yabancı birçok oyuncunun da oynarken keyifli saatler geçirebileceği bir yapım ortaya koymuş. Son dönemde remake adı altında çıkan birçok oyunun aksine adeta ders niteliğinde olan yapımı türü seven, sevmeyen herkese tavsiye ediyorum.

SİSTEM GEREKSİNİMLERİ