Bazı oyunlar vardır saatlerinizi, günlerinizi, haftalarınızı alır. Ama bazı oyunlar vardır ki aylarınızı senelerinizi alır. İşte Civilization VI senelerinizi vereceğeniz bir oyun. Dile kolay 25 senelik bir seri ver her bir oyun belli bir standartı yakalamış, beklentileri karşılamıştı. 6 senelik bekleyişten sonra Civilization VI nihayet çıkışını gerçekleştirdi.
Değişmeyen Tek Şey, Değişimin Kendisidir
Grafiklerler önceki oyunlardan çok aşırı farklı değil, tabi ki üzerinden 6 sene geçmiş ve ilerleme kaydetmiş ama bunu yaparken kendine has çizgisini korumamış. Altıncı oyun ile daha cartoon bir hale bürünmüş, bana biraz mobil oyunları anımsattı. Genel olarak olumsuz tepkiler aldı grafik konusunda benim de fikrim aynı bende çok beğenmedim açıkçası, aşırı bir ciddiyetsizlik var görsel olarak ama zamanla alışılıyor. Strateji oyunu olarak ele alırsak Anno 1404’te yaptığımız dünya harikası yapıtlar, katedrallar olsun camiiler olsun muazzam derece de heybetli görünüyordu. Bu özellik maalesef sıra tabanlı olmasından dolayı olsa gerek Civilization serisinde hiçbir zaman bu kadar şaşalı olamadı. Sıra tabanlı strateji oyunlarında grafik hiçbir zaman birinci planda olmamıştır zaten.
Oynanıştaki yeniliklere gelecek olursak Civilization VI ile beraber geri gelen Government, Devlet sistemi ile belirli kartlar kazanıp bunlar ile çeşitli avantajlar elde edebiliyoruz. Bu kartları bize verilen slotlara yerleştirerek çeşitli bonuslar kazanıyoruz. Hangilerini kullanacağınız tamamen size ve sizin oyun planınıza kalmış. Agresif bir yapıda iseniz savaşa yönelik bonus verenleri, ticaret ile ilgiliyseniz “trade route bonus” ile ilgili olanları seçebilirsiniz. Dediğim gibi tamamen size kalmış.
Civilization serisinin en önemli unsurlarından biri olan research yani araştırmaları hızlandırmak için oyun bazı mini görevler veriyor bize. Örneğin; Tekerlek araştırılırken 3 tane barbar öldür gibi. Bir başka yenilikse eski oyunlarda ki işçilerimiz Civilization VI’da karşımıza builder olarak çıkıyor. Her builder’ın 3 inşa hakkı var sonrasında ise builder’ımıza güle güle diyoruz. Oyunun ileriki safhalarında worker’lar çok fazla birike biliyordu açıkçası iyi olmuş. İleride builder’lara daha fazla inşa hakkı sağlayabilecek özellikler açabiliyoruz buna birazdan değineceğim. Yine çağ atlayıp yeni sınıflar, araştırmalar ve keşifler yapmak en mutlak amacımız. Din olayı hemen hemen hiç değişmemiş. Din seçmek çıkar amaçlı bir olay Civilization serisinde 6. oyunda da aynı durum geçerli toplumu istemediği bir dine veya yönetime zorlarsanız mutluluk seviyesi düşmesi vs. gibi sonuçlar ile karşılaşabilirsiniz.
Ülke Kılıç İle Fethedilir Kalem İle Yönetilir
Gelelim district “ilçe” olayına bu özellik ile şehirlerimizi genişletip çeşitli bölgeler kurabiliyoruz. Kampüsten tiyatroya, kutsal alanlardan endüstriyel alanlara kadar bir çok bölge var. Peki bu district ne işe yarıyor? Her ilçenin kendine has özellikleri var. Bir ilçe; her kaynaktan alınan altının sayısını arttırırken, bir diğeri her wonder yapıtından gelen kültür seviyesini arttırıyor. Bir başka özelliği ise wonder yapıtları için gerekli olması. Örnek vermek gerekirse Broadway’i yapmak için tiyatro bölgesine ihtiyacınız var. Artık ticaret rotaları arasında yol otomatik olarak yapılıyor uğraşmanıza gerek kalmıyor.
Firaxis Games‘in üzerinde en çok durduğu konulardan biri ise yapay zeka. Barbarlar haritanın çeşitli yerlerine gözcü yolluyor, savaş zamanı sizin etrafınızı sarıyor ve sizin hamlelerinize göre hareket ediyor. Eski oyunlarda ilk birkaç tur hızlı geçerken Civilization VI da ilk turlarda oldukça vakit alıyor. Oyunda maalesef Osmanlı Devleti yok ileriki bir DLC veya ek paket ile geleceğini düşünüyorum. Diğer medeniyetlere gelecek olursak her birinin kendine has özellikleri var. Almanlara her şehirde bir fazla ilçe yapma hakkı verirken, Sümerler ise her barbar kabilesi yok ettiğinde ödül kazanması gibi.
Eklenen bir diğer özellik ise diğer bir medeniyetin elçisini şehrinize davet edebiliyorsunuz, para karşılığı delege yollayabiliyorsunuz tabi karşı taraf kabul ederse. Bu size oyun içinde bazı bilgiler kazandırıyor, x kişisi şunu geliştirdi, y kişisi bu politikaya geçti gibi. Her medeniyete özgü müzikler özenle yapılmış hele ki Arap İmparatorluğu’nun teması Katibim(Üsküdar’a gider iken) şarkısı ve Rusya İmparatorluğu’nun ise Kalinka oldukça tatlı olmuş, evet evet Beyazıt Öztürk’ün sık sık söylediği “kalinka, kalinka moya”. Tam soundtrack listesine buradan ulaşabilirsiniz.