Assassin’s Creed Origins
Ubisoft şirketinin Assassin’s Creed serisini bilmeyen yoktur herhalde. Ubisoft, bu yıl oldukça ses getiren bir yapım olmasına karşın beklentileri kısmen karşılayamayan Origins oyunu ile karşımıza çıkıyor. Oyun duyurulduktan ve tanıtım videoları yayımlandıktan sonra oyuncular yine hataları bol, baştan sağma ve optimizasyonu rezalet olan bir yapım bekliyordu. Ancak Ubisoft ben dahil bir çok oyun tutkununu yanıltmayı başarmış gibi gözüküyor. Assassin’s Creed Origins, Serinin en güzel olmasa da en dolu olan oyunu diyebilirim. Vakit kaybetmeden oyunumuza geçelim o halde. (Bu yazıda oyunun hikayesi hakkında detaylı bilgiler vermeyeceğim, daha çok oynanışa, içeriğe ve yeniliklere vurgu yapacağım.)
İçerik – Oynanış – Tema
İçerik olarak bildiğimiz Assassin’s Creed desem pek fazla vurmazsınız bana değil mi ? Tabii ki öyle bir şey söylemeyeceğim aksine serinin önceki oyunlarında olan şeyler hala devam etse de değişiklikler ve hatta köklü değişimler olmuş diyeceğim. Tüm bu değişikliklere veya değişimlere girmeden önce yapımcıların çok fazla önem verdikleri konuyu ele alalım.
Oyunun Haritası
Biliyorsunuz Assassin’s Creed bir açık dünya oyunu. Hatta açık dünya/parkur desek daha doğru. Ancak oyun Antik Mısır’ı konu aldığı için bu ‘parkur’ niteliği biraz ortadan kalkıyor. Bu eksiği de oyunun haritası ve görselliği ile kapatmaya çalışmışlar. Açıkçası bunu oldukça başarılı bir şekilde yapmışlar diyebilirim. Şuana kadar ki oynadığım en büyük açık dünya haritası !
Harita bu kadar büyük olunca haliyle akla hemen şu düşünceler geliyordur;
“Bu kadar büyük bir harita yapmışlarsa ya grafikleri kötüdür ya da modellemeler üzerinde çok fazla durmamışlardır.” Hatta “Abi zaten Antik Mısır çöllerle kaplı, harita bu kadar büyük olsa ne olur !” gibi.
Harita, parkur ve grafiklerden kısaca bahsettiğimize göre artık değişim gösteren içerik kısmına geçebiliriz. Öncelikle oyunda bir şahini kontrol edebiliyoruz. Bu şahin hedef tespiti yapabiliyor, haritayı rahatça gözlemleye bilmemizi sağlıyor ve havada ki gözümüz oluyor. Harita açma işlemini ise yine serinin diğer oyunlarından aşina olduğumuz gibi ‘senkronizasyon’ yöntemiyle yapıyoruz.
Oynanış olarak dövüş mekaniği ve gizlilik gibi konular değiştirilmiş ve kısmen zorlaştırılmış. Aslına bakarsak dövüş mekaniği kolaylaştırılmış ve gizlilik zorlaştırılmış. Yani yapımcılar direk bizlere ‘bu oyunda gizli gizli gitmek yok elinizde ne var ise saldıracaksınız’ diyor. Tabii sabırlı oyuncular yine gizli gizli görevleri bitirebilir ancak oyunun en zevkli yanı dövüş mekaniği olmuş diyebilirim. Yani arada bir kaç adama saldırmaktan bir şey olmaz 🙂
Karakter güçlendirmeleri oyunda hayati bir önem taşıyor. Seviye yani ‘rank’ dediğimiz sistemde eğer geri kalırsanız sizden 2-3 gömlek üstü rakiplerle çatışmayı aklınızın ucundan bile geçirmeyin. Karakter kişiselleştirme özelliklerimiz de mevcut, her oyunda olduğu gibi. Hikayeden kısaca bahsetmek gerekirse, suikastçı birliklerin tarihine iniyor ve serinin önceki oyunlarında bulunan karakterlerin nasıl o zamanlara geldiklerini öğreniyoruz. Antik Mısır’ın iktidarlık savaşına şahitlik ediyor ve bu yolda intikam hırsı ile bürünmüş bir şekilde rakiplerimizi alt ediyoruz.
IGN kanalının Assassin’s Creed oynanış videosunu buradan izleyebilirsiniz;
Oyunun Görselleri
Son Not – Bağlantılar
“Seriyi takip ediyorsanız mutlaka, ilk defa oynayacaksanız kesinlikle, açık dünya oyunlarını severim ben diyenlerdenseniz de daha ne duruyorsunuz” diyorum ben de. Biraz sistem istese de yinede optimizasyon konusunda sıkıntısı olmayan bir yapım olmuş. Grafikleri, içeriği, dövüş mekaniği ve oyuncu dostu olması ile beni benden alan AC Origins yapımını mutlaka oynayın. Şimdi bana ‘Ubisoft Fanboyu musun sen ?” diyebilirsiniz ama alakası yok. İnceleme yazılarım genelde hep eleştirisel bir dilde olur ancak AC Origins yapımını eleştireceğim tek nokta hikaye derinliği. Bir çok oyuncu zaten hikayesinin derinliğinden bek memnun değil. Suikastçı oluşumunun nasıl meydana geldiği çok güzel anlatılmış ancak günümüz olayları açıkçası kötü ele alınmış, önem verilmemiş. Tek olumsuz noktası bu diyebilirim. Her neyse biraz cep yakan ama karşılığını iyi veren, 27 ekim 2017 tarihinde piyasaya çıkmış ve çıktığı gibi gündemleri kaplamış bir oyunun daha sonuna geldik. Antik Mısır’ın Piramitlerinde görüşmek üzere.
Minimum Sistem Gereksinimleri:
İşletim Sistemi: Windows 7 SP1, Windows 8.1, Windows 10 (yalnızca 64-bit sürümleri)
İşlemci: Intel Core i5-2400s @ 2.5 GHz veya AMD FX-6350 @ 3.9 GHz veya eşdeğer
Bellek: 6 GB RAM
Ekran Kartı: NVIDIA GeForce GTX 660 veya AMD R9 270 (2048 MB VRAM Shader Model 5.0 desteği veya daha iyisi)
DirectX: Sürüm 11
Depolama: 42 GB kullanılabilir alan
Önerilen Sistem Gereksinimleri:
İşletim Sistemi: Windows 7 SP1, Windows 8.1, Windows 10 (yalnızca 64-bit sürümleri)
İşlemci: Intel Core i7- 3770 @ 3.5 GHz veya AMD FX-8350 @ 4.0 GHz
Bellek: 8 GB RAM
Ekran Kartı: NVIDIA GeForce GTX 760 veya AMD R9 280X (3GB VRAM Shader Model 5.0 desteği veya daha iyisi)
Depolama: 42 GB kullanılabilir alan