Warner Bros, vizyona girecek olan ve henüz isimlendirilmemiş yeni Wonder Woman filmini resmi olarak duyurdu. Wonder Woman 2‘nin yayın tarihi, 13 Aralık 2019 olarak açıklanmıştı. Ancak dünya genelindeki gelişmeler ve pandemi koşulları nedeniyle, hayranların merakla beklediği bu devam filmi, resmi adıyla Wonder Woman 1984, uzun bir bekleyişin ardından beyaz perdeye ve dijital platformlara ulaştı. Gal Gadot’un ikonik Diana Prince rolüyle yeniden karşımıza çıktığı bu devam filmi, yönetmen Patty Jenkins’in vizyonuyla 1980’lerin cazibesini ve karmaşıklığını beyaz perdeye taşıdı. Gelin, Wonder Woman 2’nin vizyon tarihinden konusuna, karakterlerinden DC Evreni’ndeki yerine kadar her şeyi detaylıca inceleyelim.
Gal Gadot, yapım için zaten anlaşmaya sahip. Yani Gadot yine Wonder Woman olarak karşımıza çıkacak. Patty Jenkins ile görüşmelerin devam ettiği de The Hollywood Reporter’ın haberinde yer almakta. Orijinal filmi birlikte yazan Geoff Johns, Jenkins’le birlikte filmin üzerinde çalışmaya başlamış.
İsrail asıllı güzel oyuncu, Kasım’daki Justice League filminde yine kendi rolünü canlandıracak. Aquaman’in yayın tarihi 21 Aralık 2018. Ve Diğer DC uyarlaması olacak olan Shazam filminin çıkış tarihi olarak 5 Nisan 2019 olduğu açıklandı.
Wonder Woman 2’nin Vizyon Tarihi ve Uzun Bekleyiş
İlk olarak 13 Aralık 2019 olarak duyurulan Wonder Woman 2‘nin vizyon tarihi, daha sonra 1 Kasım 2019’a çekildi ve ardından resmi adıyla Wonder Woman 1984 olarak belirlenerek 5 Haziran 2020’ye ertelendi. Ne yazık ki, küresel pandemi nedeniyle film defalarca ertelendi ve nihayetinde 25 Aralık 2020’de hem sinemalarda hem de HBO Max platformunda aynı anda gösterime girdi. Bu uzun bekleyiş, filmin etrafındaki beklentiyi daha da artırmış, hayranların merakını doruk noktasına çıkarmıştı. Patty Jenkins’in yönetmen koltuğuna geri dönmesi ve Gal Gadot’un Diana Prince olarak dönüşü, bu uzun süreci daha da değerli kılmıştı. İlk filmin büyük başarısının ardından, devam filminin nasıl bir hikaye sunacağı ve karakter gelişimini nereye taşıyacağı büyük bir merak konusuydu.
Diana Prince: Bir Amazon Savaşçısının Evrimi
Diana Prince, yani Wonder Woman, DC Evreni’nin en ikonik ve güçlü kadın kahramanlarından biridir. Themyscira’dan ayrılarak insanlık dünyasına adım attığı ilk filmde, I. Dünya Savaşı’nın ortasında masumiyetini koruyan ve adaleti savunan bir figür olarak karşımıza çıkmıştı. Wonder Woman 1984 filminde ise Diana’yı, ilk filmdeki olaylardan onlarca yıl sonra, 1980’lerin parlak ve gösterişli dünyasında görüyoruz. Artık daha tecrübeli, daha yalnız ve dünyadaki yerini daha iyi kavramış bir Amazon savaşçısıdır. Ancak insanlığa olan inancı ve onları koruma arzusu hala ilk günkü gibi güçlüdür. Diana’nın bu filmdeki evrimi, onun hem bir tanrıça hem de bir insan olarak yaşadığı çelişkileri, kayıplarını ve umutlarını gözler önüne seriyor. Gücü ve şefkati bir arada barındıran bu karakter, modern süper kahraman anlatılarında eşsiz bir yere sahiptir. Diğer güçlü kahramanlarla kıyaslandığında, Diana’nın evrensel barış ve adalet arayışı, onu sadece bir savaşçıdan öte, bir umut sembolü haline getirir. Örneğin, Marvel evrenindeki Scarlet Witch’in karmaşık rolü gibi, Diana da kendi içsel çatışmaları ve dışsal tehditlerle yüzleşirken kahramanlık tanımını yeniden şekillendiriyor.
Wonder Woman 1984: Konusu, Kötüleri ve Olay Örgüsü
1980’ler ve Rüya Taşı’nın Gücü
Wonder Woman 1984, izleyicileri 1980’lerin Soğuk Savaş dönemine götürüyor. Diana Prince, Smithsonian Enstitüsü’nde etno-kültürel antika uzmanı olarak çalışmakta ve gizlice insanlara yardım etmektedir. Film, hayatlarına anlam katmak isteyen iki yeni karakteri tanıtıyor: Başarısız iş adamı Maxwell Lord (Pedro Pascal) ve Diana’nın iş arkadaşı, utangaç jeolog Barbara Ann Minerva (Kristen Wiig). Bu üçünün yolları, dilekleri gerçekleştiren gizemli bir eser olan Rüya Taşı (Dreamstone) aracılığıyla kesişir. Bu taş, sahip olanın en derin arzularını yerine getirme gücüne sahiptir, ancak her dileğin bir bedeli vardır.
Cheetah ve Maxwell Lord: İnsanlığın Yansımaları
Barbara Ann Minerva, Rüya Taşı’nı kullanarak Diana gibi güçlü ve kendine güvenli olmak ister. Bu dilek, onu giderek vahşi ve kontrolsüz bir varlık olan Cheetah’ya dönüştürür. Cheetah, sadece fiziksel bir tehdit olmakla kalmaz, aynı zamanda Barbara’nın içsel güvensizliklerini ve hırslarını temsil eder. Öte yandan Maxwell Lord, Rüya Taşı’nın gücünü ele geçirerek tüm dünyanın dileklerini kontrol etmeye başlar. Amacı, kendi imparatorluğunu kurmak ve mutlak güce ulaşmaktır. Lord, modern toplumun açgözlülüğünü ve sınırsız arzuya olan eğilimini sembolize eder. Bu iki kötü karakter, Diana’nın ahlaki değerlerini ve insanlığa olan inancını sorgulamasına neden olur. Film, süper kahraman filmlerinde kötü karakterlerin sadece fiziksel bir tehdit olmaktan öte, toplumsal ve psikolojik derinliklere sahip olabileceğini gösterir. Tıpkı Yeni Spider-Man filminin kötü karakteri Mysterio gibi, bu karakterler de karmaşık motivasyonlara sahiptir.
Steve Trevor’ın Gizemli Dönüşü
Filmin en şaşırtıcı unsurlarından biri, ilk filmde fedakarca ölen Steve Trevor’ın (Chris Pine) gizemli dönüşüdür. Diana, Rüya Taşı aracılığıyla Steve’i geri getirir ancak bu dileğin de büyük bir bedeli vardır: Diana’nın güçleri yavaş yavaş azalmaktadır. Steve’in dönüşü, Diana’nın kişisel mutluluğu ile kahramanlık görevi arasındaki çatışmayı derinleştirir. 1980’lerin dünyasına adapte olmaya çalışan Steve’in komik ve dokunaklı anları, filmin duygusal derinliğini artırır.
Yönetmen Patty Jenkins ve Filmin Sanatsal Yaklaşımı
Patty Jenkins, Wonder Woman 1984 ile ilk filmin başarısını devam ettirmekle kalmayıp, karakteri ve hikayeyi daha da derinleştirmeyi hedefledi. Yönetmen, 1980’leri sadece bir fon olarak kullanmak yerine, dönemin tüketim çılgınlığını, Soğuk Savaş gerilimini ve yüzeysel zenginlik arayışını filmin ana temalarına entegre etti. Filmin renk paleti, kostümleri ve müzikleri, 80’lerin estetiğini başarılı bir şekilde yansıtıyor. Jenkins, Diana’nın güçlerini kullanma biçimini ve ahlaki ikilemlerini merkeze alarak, süper kahraman türüne farklı bir soluk getirdi. Filmin eleştirel alandaki karışık tepkilerine rağmen, Jenkins’in karakter odaklı anlatımı ve görsel dili takdire şayan bulundu. Yönetmen, Wonder Woman’ı sadece bir aksiyon figürü olarak değil, aynı zamanda etik değerleri ve fedakarlığı temsil eden bir ikon olarak konumlandırmayı başardı.
DC Genişletilmiş Evreni’ndeki Yeri ve Gelecek Etkileri
Wonder Woman 1984, DC Genişletilmiş Evreni (DCEU) içindeki önemli bir halkayı oluşturuyor. Diana Prince, ilk filmin ardından Justice League gibi büyük ekip filmlerinde yer alarak evrenin temel taşlarından biri haline geldi. Bu film, Diana’nın Justice League öncesindeki solo maceralarını detaylandırarak karakterin evren içindeki gelişimini pekiştiriyor. Filmdeki olaylar, Diana’nın insanlık hakkındaki görüşlerini ve kahramanlık rolünü nasıl şekillendirdiğini gösteriyor. Wonder Woman 1984‘ün ardından, Diana’nın gelecekteki solo filmleri veya diğer DCEU projelerindeki potansiyel rolü hakkında birçok spekülasyon ortaya çıktı. Film, DCEU’nun genel tonunu ve gelecekteki yönünü belirlemede önemli bir rol oynadı. Karakterin evren içindeki yeri, onun sadece bir süper kahraman olmaktan öte, bir umut ve ilham kaynağı olduğunu kanıtlıyor.
Hayran Teorileri ve Beklentiler: Wonder Woman’ın Geleceği
Wonder Woman 1984‘ün ardından, hayranlar Diana Prince’in gelecekteki maceraları hakkında yoğun bir şekilde teoriler üretmeye başladı. Üçüncü bir solo filmin gelip gelmeyeceği, gelirse hangi dönemi konu alacağı veya hangi kötü karakterlerle yüzleşeceği en çok tartışılan konular arasında. Bazı teoriler, Diana’nın günümüzdeki olaylara daha yakın bir zamanda geçecek ve belki de daha modern tehditlerle karşılaşacağı bir hikaye ön görüyor. Diğerleri ise DC çizgi roman evreninden daha fazla karakterin filmlere dahil olmasını bekliyor. Örneğin, Circe veya Doctor Psycho gibi klasik Wonder Woman düşmanlarının beyaz perdede yer alması büyük bir heyecan yaratabilir. Doctor Who gibi uzun soluklu serilerde olduğu gibi, Wonder Woman evreninde de karakterlerin ve hikayelerin derinlemesine keşfedilmesi hayranların en büyük beklentisi. Ayrıca, Diana’nın Justice League sonrası dönemdeki rolü ve diğer kahramanlarla etkileşimleri de merak konusu. Hayranlar, Wonder Woman’ın sadece güçleriyle değil, aynı zamanda merhameti ve adaletiyle de evreni şekillendirmeye devam etmesini arzuluyor.
En İyi Wonder Woman Anları: İlk Filmden Hatırladıklarımız
İlk Wonder Woman filmi, Diana Prince’in kahramanlık yolculuğunda birçok unutulmaz ana ev sahipliği yaptı. Bu anlar, karakterin kimliğini ve gücünü derinden hissettirdi ve Wonder Woman 1984 için beklentileri yükseltti:
1. Hiç Kimsenin Toprağı Sahnesi (No Man’s Land)
Diana’nın siperlerden çıkarak düşman ateşine karşı tek başına ilerlemesi, ilk filmin en ikonik ve duygusal anlarından biriydi. Bu sahne, onun sadece bir savaşçı değil, aynı zamanda insanlığa umut getiren bir sembol olduğunu gösterdi. Savaşın dehşetine meydan okuyan duruşu, izleyicinin kalbinde taht kurdu.
2. Themyscira’daki Antrenmanlar
Genç Diana’nın Amazon savaşçıları tarafından eğitildiği sahneler, onun azmini ve doğuştan gelen gücünü ortaya koydu. Antrenörleri General Antiope ile olan ilişkisi, Diana’nın bir kahraman olarak gelişiminin temelini attı ve Amazon kadınlarının gücünü vurguladı.
3. Godkiller Kılıcı ve Ares ile Yüzleşme
Ares ile olan final mücadelesi, Diana’nın gerçek gücünü ve Tanrı Katili’nin kendisi olduğunu keşfetmesini sağladı. Bu yüzleşme, onun sadece bir kılıç kullanıcısı değil, aynı zamanda ilahi bir varlık olduğunu kanıtladı ve kahramanlık tanımını yeniden şekillendirdi.
4. Londra’daki İlk Adımlar
Diana’nın Themyscira’dan ayrılıp Londra’ya gelmesi, onun masumiyetini ve modern dünyaya olan şaşkınlığını komik ve dokunaklı bir şekilde gösterdi. Bu sahne, Diana’nın sadece bir savaşçı değil, aynı zamanda yeni bir kültürü keşfeden bir gezgin olduğunu ortaya koydu.
5. Steve Trevor ile Dans Sahnesi
Steve Trevor ile olan samimi dans sahnesi, Diana’nın insan tarafını ve aşkı deneyimleme arzusunu gösterdi. Bu an, onun hem güçlü bir savaşçı hem de duygusal bir birey olduğunu vurgulayarak karakterine derinlik kattı.
Bakalım Amazon savaşçısı yeni filmde nasıl bir görev üstlenecek? Sizin Wonder Woman 2 filmi hakkında beklentileriniz neler? Yorumda bulunun.


Yorum (0)