Scooby-Doo! and Kiss: Rock and Roll Mystery’nin enerjisi tam olarak şöyle çalışıyor: Sanki sabaha karşı çizgi film açıp hem Scooby tayfayla takılıyor hem de arka planda sürreal bir KISS albümü dönüyormuş gibi. Film zaten baştan sona “trippy” bir vibe taşıyor—KISS’in kozmik lore’u, Scooby evreninin o tatlı absürt mizahıyla karışınca ortaya psikedelik bir çizgi film konseri çıkıyor.
Özellikle bizim tayfa çok yerinde. Yıllardır bildiğimiz çekirdek dinamik hiç bozulmamış:
Velma yine analitik motor gibi; her şeyi açıklarken de seyirciyi “tamam be Velma” moduna sokuyor.
Fred hâlâ girişken, hâlâ ekip kaptanı ve düz memur yine uyuz, hâlâ plan kafası,memur tipli sıkıcı uyuz karakter
Shaggy ve Scoob klasik kaygı + atıştırma formunda.
Ama Daphne… işte filmin gizli MVP’si o.Daphne’nin Starchild (Paul Stanley persona’sı) karşısındaki sahneleri, filmin hem mizah hem karakter enerjisi açısından tatlı bir kırılma yaratıyor. Daphne yıllardır hafif flörtöz, maceraperest bir çizgideydi ama burada Starchild’a duyduğu açık hayranlık – hatta hafif “asılma” , tam o – hem karakterin tutarlılığına uyuyor hem de KISS personasının yıllardır temsil ettiği sosyal, gösterişli, flörtöz karizma ile birebir örtüşüyor. KISS’in karakter arketipleri zaten teatral; Starchild’ın o “duygusal rockstar” aurası da Daphne’nin enerjisine cuk oturmuş.
Film boyunca sürekli yapılan “KISS merch” şakaları ise tamamen gerçek hayata göndermeli. KISS zaten rock tarihinin en agresif merchandising makinesidir; gitarından tablosuna, lahana turşusundan tabutuna(gerçekten) tabutundan prezervatife(gerçekten) kadar her şeyi marka haline getirmişlerdir. Film bu kültürü alıp doğrudan parodiye dönüştürüyor. Bir süre sonra gerçekten de “Tamam abi her şey KISS logolu, anladık” diyorsun ama film de tam bu bıkkınlığı bilinçli şekilde kullanıyor. Çünkü espri zaten boku çıkmış merchandising kültürü üzerine kurulu. Ve dürüst olalım: bunu yapmaya en çok hakkı olan grup KISS.
KISS üyelerinin personaları da animasyona şaşırtıcı derecede iyi aktarılmış:
Demon (Gene Simmons) her zamanki gibi ağır, karanlık ve karizmatik.
Starchild (Paul Stanley) sosyal, açık, romantik-rockstar vibe’ı ile tam hedefinde.Catman (Eric Singer) masum-serseri dengesiyle cuk oturmuş.
Spaceman (Ace Frehley) ise psikedelik sahnelerde filmin tüm görsel tonunu taşıyan astral persona görevini üstleniyor.
Filmin en keyifli tarafı, bu personaların sadece kostüm ya da makyaj gibi durmaması. Scooby evreninin absürt tonuyla birleşince, hepsi gerçekten başka bir boyuttan gelen rock mitolojisi varlıkları gibi hareket ediyor. Özellikle astral sahneler, çizgi film tarihinde gördüğümüz psychedelia örneklerinin modernize edilmiş bir versiyonu gibi. Hafif Heavy Metal (1981) tadı, biraz Scooby-Doo’nun klasik LSD-sonsuzluk arka planları, biraz da KISS’in 70’ler konser afişlerinin neon rüya hâli.
Ayrıca filmin pacing’i Scooby külliyatına oldukça uygun: gizem + mizah + patlama renkli sekanslar + mini karakter dramatizasyonları. Mystery Inc.’in her üyesi alanını alıyor. Shaggy ve Scoob’un müzik odaklı korku-dünyasına girme sahneleri tatlı; Fred’in aşırı “profesyonel” davranıp ekip gibi ekip gibi davranma çabası komik. Velma’nın KISS lore’unu bilimsel açıklamaya çalışması ise filmin en tatlı sürekli şakası—çünkü açıklayamadıkça daha komik oluyor.
KISS hayranı biri olarak filmde hoşuma giden şey, grubun gülünç yanının saklanmaması. KISS hem mitolojik hem kitsch hem de mega ticari bir marka. Film tüm bunları kabul edip hepsini mizahın bir parçası yapıyor. Kimse kasmıyor; ne KISS kendini fazla ciddiye alıyor ne de Scooby tayfa grubun karizmasını baltalıyor. Tam anlamıyla iki ikonun samimi crossover’ı.
Bir yandan da film, rock’ın çizgi filmde nasıl çalışabileceğini gösteriyor:
Glam rock’ın teatral enerjisi
Scooby’nin absürd mizahı
Psikedelik görsel setler
KISS’in heavy metal-esintili science-fantasy mitolojisi hepsi tek potada eriyor.
Sonuç olarak Rock and Roll Mystery, Scooby tayfaya gönülden bağlı olan, KISS’in teatral tarafını seven, seyircinin tam “gece yarısı çizgi film konforu” filmi. Hem tatlı fan-service var, hem grup şakaları, hem de Scooby evreninin o sıcacık dostluk hissi. Film kendini fazla ciddiye almıyor ama marka lore’unu da çöpe atmıyor.Eğer Scooby-Doo’nun klasik ruhunu seviyorsan ve KISS’in absürt rock mitosuna gülümseyebiliyorsan, tam bir “çizgi film + rock opera” deneyimi sunuyor.


Yorum (0)