Geçen hafta Ryan Reynolds‘ın Deadpool‘un Logan‘da yer alacağına dair söylentiler çıkmıştı. Reynolds ve yönetmen James Mangold iddiaların doğru olmadığını belirtmişti.
Deadpool ve Wolverine, Marvel evreninin en ikonik ve zıt karakterlerinden ikisi. Bir yanda dördüncü duvarı yıkan, esprili ve absürt Deadpool, diğer yanda ise asabi, sert ve trajik geçmişiyle bilinen Wolverine. Bu iki karakteri bir araya getirme fikri, özellikle Ryan Reynolds‘ın uzun süredir devam eden ısrarlı çabalarıyla, sinema dünyasında ve hayran çevrelerinde büyük bir heyecan yaratıyor. Peki, Reynolds neden bu kadar ısrarcı, Hugh Jackman’ın tereddütleri neler ve bu rüya işbirliği gerçekten gerçekleşebilir mi?
Ryan Reynolds’ın Deadpool ve Wolverine Hayali: Neden Bu Kadar İstekli?
Ryan Reynolds‘ın Deadpool karakterine olan tutkusu ve onu Wolverine ile bir araya getirme arzusu, yıllardır süregelen bir hikaye. Reynolds, “Deadpool‘u oynamama izin verdikleri sürece oynamak isterim. Farklı filmler için hikayelerimiz var.” diyerek karakterine olan bağlılığını ve geleceğe yönelik vizyonunu ortaya koyuyor. Onun için bu sadece bir rol değil, aynı zamanda karakterin özüne sadık kalarak onu daha da geniş bir evrene taşımak anlamına geliyor. Deadpool’un meta-komedi anlayışı ve Wolverine’in ciddi duruşu arasındaki zıtlık, potansiyel bir filmin dinamiklerini inanılmaz derecede zenginleştirebilir.
Reynolds, bu ikilinin beyazperdede yaratacağı sinerjinin farkında. Deadpool’un sürekli laf sokmaları ve Wolverine’in sabırsız tepkileri, hem aksiyon dolu hem de kahkahalarla dolu anlara sahne olabilir. Çizgi romanlarda da sıkça etkileşime giren bu ikili, birbirlerinin en kötü huylarını ortaya çıkarırken aynı zamanda beklenmedik bir dostluk da geliştirebiliyor. Reynolds’ın bu konudaki ısrarı, sadece kişisel bir istekten öte, hayranların da uzun süredir dile getirdiği bir beklentiyi yansıtıyor. Disney’in Fox’u satın almasıyla birlikte X-Men karakterlerinin Marvel Sinematik Evreni’ne (MCU) dahil olma potansiyeli, bu hayalin gerçekleşme ihtimalini daha da güçlendirdi. Bu birleşme, Deadpool’un çoklu evren konsepti üzerinden diğer karakterlerle etkileşim kurmasını sağlayabilir. Örneğin, THE FLASH’ın DCEU filmlerini sıfırlama söylentileri gibi, Deadpool’un da kendi evreninde benzer bir etki yaratması ve Wolverine’i farklı bir zaman çizelgesinden veya evrenden getirmesi mümkün olabilir.
Hugh Jackman’ın Tereddütleri ve Emeklilik Kararı
Röportajda Reynolds‘un Deadpool-Wolverine‘in yer alacağı bir film isteği ile ilgili düşüncesini de belirtiyor. Hugh Jackman ise “Bu konuda çekiniyorum. İki karakterin uyumunun harika olabileceğini görmeme rağmen filmin zamanlamasının yanlış olabileceğine inanıyorum.” şeklinde konuştu. Jackman’ın bu çekinceleri oldukça anlaşılır. 2017 yapımı “Logan”, karakterin sinematik yolculuğuna son derece duygusal, dramatik ve kesin bir nokta koydu. Bu film, Wolverine’in trajik hikayesini olgun ve acı bir şekilde tamamlayarak eleştirmenlerden ve hayranlardan büyük övgü aldı. Jackman, 17 yıl boyunca hayat verdiği bu karaktere onurlu bir veda etmek istemişti ve “Logan” bunu başarmıştı.
Jackman’ın “zamanlama” konusundaki endişesi, “Logan”ın mirasını zedelememek ve karakterin vedasını sulandırmamak üzerine kurulu. Deadpool’un komedi odaklı, dördüncü duvarı kıran yapısı ile “Logan”ın karanlık ve gerçekçi tonu arasında büyük bir uçurum var. Bu iki farklı tonu bir araya getirmek, her iki karakterin de özgünlüğünü korumak adına büyük bir yaratıcılık gerektirecektir. Ancak Reynolds, “Fikrini değiştirebilir miyim bilemiyorum. Hugh‘u bir başka film için geri getirebilmek için seyirciyi kullanacağım” diyerek bu konuda pes etmeyeceğinin sinyallerini veriyor. Jackman’ın bu konudaki motivasyonları, Lord Voldemort gibi kötü karakterlerin motivasyonları kadar karmaşık olmasa da, bir aktörün ikonik bir role vedasının ağırlığını taşıyor. Onun için bu sadece bir film değil, aynı zamanda bir mirasın korunması meselesi.
Deadpool ve Wolverine’in Çizgi Romanlardaki İlişkisi
Deadpool ve Wolverine arasındaki ilişki, Marvel çizgi romanlarının en dinamik ve eğlenceli ikililerinden biridir. Genellikle bir ‘ağabey-kardeş’ dinamiği veya ‘en iyi arkadaşlar’ arasındaki atışma gibi tanımlanabilir. Wolverine’in sert, pragmatik ve bazen acımasız doğasına karşılık, Deadpool’un sürekli konuşan, absürt ve dördüncü duvarı yıkan halleri, her etkileşimlerini unutulmaz kılar. Bu zıtlık, onları hem birbirlerinin düşmanı hem de beklenmedik müttefiki yapar.
- İlk Karşılaşmalar: Deadpool, Wolverine’in düşmanı olarak ilk kez ‘New Mutants #98’ sayısında ortaya çıktı. O günden bu yana, ikilinin yolları defalarca kesişti.
- X-Force: Her iki karakter de X-Force ekibinin bir parçası oldu. Bu, onların daha düzenli bir şekilde bir araya gelmelerine ve birlikte görev yapmalarına olanak tanıdı. Bu dönemde, Deadpool’un Wolverine’e olan takıntısı ve sürekli onu sinir etme çabaları daha belirgin hale geldi.
- Ortak Serüvenler: Birçok solo seride ve mini dizide yolları kesişti. Özellikle Wolverine’in iyileşme faktörünün ve Deadpool’un ölümsüzlüğünün getirdiği benzersiz dinamikler, onları yenilmez bir ikili haline getirebilir. İkisi de acıya dayanıklı ve ölümden dönme yeteneğine sahip oldukları için, aksiyon sahneleri limitsiz bir yaratıcılıkla tasarlanabilir.
Bu zengin çizgi roman geçmişi, sinema perdesinde de benzer bir potansiyel taşıyor. Hayranlar, bu karmaşık ve eğlenceli ilişkinin beyazperdeye nasıl yansıtılacağını merakla bekliyor.
Fan Teorileri ve Beklentiler: Birleşme Nasıl Olabilir?
Hugh Jackman’ın “Logan” ile Wolverine’e veda etmesi, karakterin geri dönüşü konusunda birçok fan teorisini beraberinde getirdi. Ryan Reynolds’ın ısrarı ve Disney’in Fox’u satın almasıyla birlikte, bu teoriler daha da alevlendi:
- Çoklu Evren (Multiverse) Yaklaşımı: MCU’nun son dönemdeki en büyük temalarından biri olan çoklu evren, Wolverine’in geri dönüşü için en popüler senaryo. Deadpool, dördüncü duvarı yıkan bir karakter olduğu için, farklı bir evrenden (belki de “Logan” filminin geçtiği evrenden farklı bir yerden) bir Wolverine’i getirmesi oldukça mantıklı olabilir. Bu, “Logan”ın sonunu zedelemeyecek ve Jackman’ın vedasına saygı duyacak bir çözüm sunar.
- Zaman Yolculuğu: Deadpool’un zaman yolculuğu yeteneği (örneğin “Deadpool 2″de Cable’ın cihazını kullanması), geçmişten bir Wolverine’i getirme potansiyeli sunar. Bu senaryoda, “Logan” olaylarından önce bir Wolverine ile karşılaşabiliriz.
- Yaşlı Logan’ın Mirası: Belki de Jackman’ın karakteri, “Logan” sonrası bir hikayede değil, ancak “Logan” filmindeki Wolverine’in ruhunu taşıyan bir başka versiyon veya bir klon olarak geri dönebilir. Bu, hem mirası korur hem de yeni bir başlangıç sunar.
- Meta-Şaka Olarak Geri Dönüş: Deadpool’un doğası gereği, Wolverine’in geri dönüşü büyük bir meta-şaka veya gönderme şeklinde olabilir. Deadpool, izleyicilere doğrudan hitap ederek “Evet, biliyorum Logan öldü ama bakın kim burada!” diyebilir.
Bu teoriler, hayranların bu ikiliyi ne kadar çok istediğini ve yaratıcı senaryolarla her şeyin mümkün olabileceğine inandığını gösteriyor. Daredevil’ın 4. sezonu gibi beklenen yapımlarla birlikte, Marvel evreninin genişlemesi, bu tür beklenmedik takım çalışmalarına kapı aralayabilir.
X-Men Evreni ve Gelecek Planları: Disney/Fox Birleşmesinin Etkisi
Disney’in 20th Century Fox’u satın alması, X-Men ve Fantastik Dörtlü gibi Marvel karakterlerinin MCU’ya entegrasyonu için tarihi bir dönüm noktası oldu. Bu birleşme, Deadpool’un Wolverine ile olan potansiyel işbirliği için de kapıları ardına kadar açtı. Önceden, farklı stüdyoların hakları nedeniyle bu tür bir geçiş imkansızdı. Şimdi ise Kevin Feige liderliğindeki Marvel Studios, tüm bu karakterleri tek bir çatı altında birleştirme gücüne sahip.
Bu durum, Reynolds’ın uzun süredir dile getirdiği hayalin gerçekleşme ihtimalini kat kat artırdı. MCU’nun çoklu evren konseptiyle (Multiverse Saga), farklı evrenlerden karakterleri bir araya getirmek artık çok daha kolay ve hikaye anlatımına entegre edilebilir bir unsur haline geldi. Bu, “Logan” filmindeki olayları geçersiz kılmadan, farklı bir Wolverine versiyonunun veya geçmişten gelen bir Logan’ın Deadpool ile etkileşime girmesine olanak tanıyor. Hayranlar, bu birleşmenin Batman v Superman gibi büyük çaplı süper kahraman buluşmalarından bile daha dinamik ve eğlenceli olacağına inanıyor.
Deadpool 2 ve Sonrası: Reynolds’ın Stratejisi
Deadpool 2‘nin çekimlerine başlandı. Filmin David Leitch tarafından yönetilecek Deadpool 2‘nin bütçesinin bir önceki kadar fazla olmayacağını dile getirdi. Deadpool 2’nin başarısı, Reynolds’ın karakterine olan inancını ve onunla ilgili vizyonunu pekiştirdi. Filmin gişe performansı ve eleştirel başarısı, Deadpool’un kendi başına bir fenomen olduğunu kanıtladı. Reynolds, bu momentumu kullanarak Wolverine’i geri getirme konusundaki “seyirciyi kullanma” stratejisini sürdürüyor.
Bu strateji, aslında Reynolds’ın Deadpool karakteriyle olan organik bağının bir yansıması. O, sadece bir aktör değil, aynı zamanda karakterin en büyük hayranı ve savunucusu. Sosyal medyayı ve röportajları aktif olarak kullanarak hayranların nabzını tutuyor ve stüdyolar üzerinde bir baskı oluşturuyor. Bu, modern Hollywood’da bir aktörün bir karakterin kaderini nasıl etkileyebileceğinin nadir bir örneği. Reynolds’ın bu ısrarı ve fanların desteği, en sonunda Hugh Jackman’ı ikna etmeyi başardı ve ikilinin birlikte bir Deadpool filmi çekeceği resmen duyuruldu. Bu, Reynolds’ın “seyirciyi kullanma” stratejisinin ne kadar etkili olduğunun bir kanıtıdır.
Sonuç: İki Efsane Yeniden Bir Arada
Reynolds‘ın bu isteğinin gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini bekleyip göreceğiz. Deadpool ve Wolverine’in sinema perdesinde bir araya gelme ihtimali, süper kahraman filmleri dünyasında büyük bir heyecan yaratmaya devam ediyor. Ryan Reynolds’ın tutkusu ve Hugh Jackman’ın ikonik karakterine olan bağlılığı, bu potansiyel buluşmayı hem merak uyandırıcı hem de duygusal bir hale getiriyor. Çizgi romanlardaki zengin geçmişleri, fan teorileri ve Disney/Fox birleşmesinin getirdiği yeni imkanlar, bu rüya işbirliğinin artık sadece bir hayal olmadığını gösteriyor.
Ryan Reynolds’ın ısrarlı çabaları ve hayranların bitmek bilmeyen desteği, sonunda meyvesini verdi. Hugh Jackman’ın Wolverine rolüne geri dönmeyi kabul etmesiyle, Deadpool ve Wolverine’i bir arada izleme hayali gerçeğe dönüşüyor. Bu, sadece iki popüler karakterin buluşması değil, aynı zamanda sinematik evrenlerin sınırlarını zorlayan, yaratıcı ve eğlenceli bir deneyimin habercisi. Fanzade.com olarak bu tarihi buluşmanın detaylarını ve gelişmeleri sizlere aktarmaya devam edeceğiz. Bu ikilinin MCU’ya katılımı, Night King’in 8. sezondaki savaşı kadar büyük bir etki yaratabilir ve hayranların uzun süre konuşacağı anlara sahne olabilir.


Yorum (0)