İkinci Adam-İfşa-Ayaktakımı-Çetin Ceviz…Dört Ciltlik Bir DAREDEVIL Maratonu

Bendis ve Maleev’den Bir Daredevil Klasiği: İkinci Adam’dan Çetin Ceviz’e

Matt Murdock’ın hayatı, nam-ı diğer Daredevil‘ın, karanlık köşelerde adaleti sağlamaya çalışırken, kişisel kimliğinin ifşa olmasıyla altüst olur. Brian Michael Bendis’in usta kalemi ve David Maleev’in benzersiz çizimleriyle hayat bulan bu dört ciltlik epik macera, süper kahraman kimliğinin getirdiği yükleri, yozlaşmış bir şehirde hayatta kalma mücadelesini ve bir kahramanın en büyük düşmanının bazen kendisi olabileceğini gözler önüne seriyor. 'İkinci Adam', 'İfşa', 'Ayaktakımı' ve 'Çetin Ceviz' başlıklarıyla Arkabahçe Yayıncılık tarafından Türkçeye kazandırılan bu seri, Daredevil evreninde bir dönüm noktası olarak kabul edilir.

Bu yazı, Bendis ve Maleev’in Daredevil efsanesini nasıl yeniden tanımladığını, Matt Murdock’ın kişisel trajedilerini ve Hell’s Kitchen’ın karanlık sokaklarında geçen bu unutulmaz hikayenin her bir katmanını detaylıca inceliyor. Hazır olun, çünkü bu sadece bir çizgi roman incelemesi değil, aynı zamanda bir kahramanın ruhunun derinliklerine yapılan bir yolculuk.

Nitro (malum iç savaş’ın başlamasına bahane olan canlı bomba.. canlı bomba dediysek her gün haberlerde duyduklarımızdan değil. Gerçekten bir bomba ve canlı), sıradan bir Murdock&Nelson gününde mahkeme çıkışı adliye kapısında kendini patlatır. Matt (Daredevil), bu eylemin neden yapıldığını araştırırken hedefin bizzat kendisi olduğunu öğrenir. Neden ve nasıl? Kimliği ifşa mı olmuştur? Dostu ve sırdaşı gazeteci Ben Urich ile konuyu tartışırken gizli kimliğini bir hayli fazla kişinin bildiği bilgisiyle yüzleşmek durumunda kalır. Ama bu kişilerin içinde olmaması gereken bir bilen vardır; Kingpin…

Hikayenin daha başında, ilk sayfalarda bizi karşılayan Kingpin suikastı (Pis deşiyorlar, demedi demeyin) ile zaten sarsılıyoruz. Bu olay parçalar halinde serpiştirilerek servis ediliyor. Matt’e yapılan suikast girişimlerinin bir hafta sonrasını anlatıyor. Yani biz işin içinde Kingpin’in olmadığını zaten biliyoruz. Ama Matt bilmiyor ve Kingpin’in ölüm haberini alınca o da şaşırıyor.

Daredevil’ın Kimliği İfşa Olursa Ne Olur? Hikayenin Kalbi

Nitro Olayı ve Domino Etkisi

Her şey, sıradan bir adliye çıkışında Nitro’nun kendini patlatmasıyla başlar. Bu terör eylemi, sadece bir başlangıçtır; Matt Murdock’ın hayatını geri dönülmez bir şekilde değiştirecek bir domino etkisinin ilk taşıdır. Nitro’nun hedefinin Matt olduğu ortaya çıktığında, kahramanımızın gizli kimliği üzerindeki perde yavaş yavaş aralanmaya başlar. Bu durum, Matt’i sadece fiziksel düşmanlarla değil, aynı zamanda kimliğinin açığa çıkmasının getireceği sosyal, hukuki ve kişisel tüm sonuçlarla yüzleşmeye zorlar. Bu olay, okuyucuyu süper kahraman olmanın gerçek maliyeti üzerine düşündürür ve Matt’in adalet arayışının ne kadar karmaşık bir hal alabileceğini gösterir. Bir kahramanın en büyük silahı olan gizli kimliği, aynı zamanda onun en savunmasız noktasıdır ve Bendis bu kırılganlığı ustaca işler.

Matt Murdock’ın İkilemi: Gizli Kimliğin Yükü

Matt Murdock, Hell’s Kitchen’ın kör avukatı ve aynı zamanda geceleri kanunsuzları avlayan Daredevil. Bu iki kimlik arasındaki denge, onun için her zaman bir mücadele olmuştur. Ancak kimliğinin ifşa olma tehdidiyle karşı karşıya kalması, bu dengeyi tamamen bozar. Dostu ve sırdaşı gazeteci Ben Urich ile yaptığı görüşmelerde, Matt’in sırrını bilen kişi sayısının düşündüğünden çok daha fazla olduğunu öğrenmesi, onu derinden sarsar. Özellikle de bu listede Kingpin gibi bir düşmanın adının geçmesi, Matt’i tam anlamıyla bir krizin eşiğine getirir. Eğer Daredevil’ın Matt Murdock olduğu kanıtlanırsa, bu sadece onun kahramanlık kariyerinin sonu değil, aynı zamanda avukatlık lisansının iptali ve hatta hapis cezası anlamına gelebilir. Okuyucu, Matt’in doğruyu mu söyleyeceği yoksa yalanı mı sürdüreceği konusundaki çetrefilli ikilemine tanıklık eder. Bu durum, süper kahramanların karşılaştığı etik sorunları derinlemesine ele alır ve Matt’in iç çatışmasını doruk noktasına taşır. Bu tür kimlik bunalımları ve etik sorgulamalar, tıpkı Spider-Man’in kendi kimliğiyle yaşadığı sorunlar gibi, kahramanların insani yönünü ortaya koyar.

Kingpin’in Gölgesi ve Diğer Düşmanlar

Kingpin’in hikayenin başında gerçekleşen (ya da gerçekleştiği sanılan) suikastı, Matt’i şaşkına çevirir. Zira Matt, Kingpin’in kendi kimliğini bildiğini öğrendiğinde, onu ilk şüpheli olarak görür. Ancak Kingpin’in ortadan kalkması, Fırtına’nın Gözü’nün yerini daha da karmaşık bir güç boşluğuna bırakır. Bu durum, Matt’i sadece eski düşmanlarıyla değil, aynı zamanda yeni ve tahmin edilemez tehditlerle yüzleşmeye zorlar. Bullseye ile yaşadığı destansı kavga, serinin en akılda kalıcı anlarından biridir ve Daredevil’ın fiziksel ve mental sınırlarını zorlar. Ayrıca Kingpin’in eşi Vanessa’nın beklenmedik hamleleri ve yarattığı sürprizler, hikayeye bambaşka bir boyut katar. Bu seride Daredevil, sadece suçlularla değil, aynı zamanda sistemin kendisiyle, medyanın acımasızlığıyla ve kendi içindeki şeytanlarla da savaşmak zorundadır. Bu karanlık ve gerçekçi ton, Batman v Superman gibi yapımlarda da gördüğümüz gibi, süper kahraman anlatılarının daha olgun bir evresini temsil eder.

Brian Michael Bendis ve David Maleev: Yaratıcı Dehanın Buluşması

Bendis’in Yazım Tarzı ve Daredevil’a Katkıları

Yazar Bendis hakkında fazla söze gerek yok. Kendisini New Avengers serisi, Gizli İstila ve Kuşatma olayları ya da All-New X-Men gibi bir çok popüler seriden tanıyoruz. Benim şahsen fazlasıyla sevdiğim bir yazar. Müzik alanında “her telden çalan” adam değilsem de çizgiroman alanında “her telden okuyan” adamım. Moore da severim, Miller da, Snyder da, Bendis de.. Başka bir çok favori yazarım da mevcut. Bendis’in aksiyonu, dramayı ve eğlenceyi bir arada harmanlama becerisine hayranım. Daredevil serisinde, Bendis’in diyalog yeteneği, karakter derinliği yaratma becerisi ve noir unsurları ustaca kullanması ön plana çıkar. Matt Murdock’ın iç dünyasına yaptığı derinlemesine dalışlar, onu sadece bir kahraman değil, aynı zamanda hatalar yapan, acı çeken ve etik ikilemlerle boğuşan bir insan olarak gösterir. Bu, okuyucunun karaktere empati kurmasını ve onunla birlikte bu zorlu yolculuğa çıkmasını sağlar. Bendis, Daredevil’ı klasik bir süper kahraman hikayesinden çıkarıp, suç, drama ve psikolojik gerilimin iç içe geçtiği modern bir başyapıta dönüştürür.

Maleev’in Sanatsal Vizyonu ve Gotik Atmosfer

Çizim konusunda yazımdan daha tutucu biriyimdir. Hikaye ne kadar güzel olursa olsun çizim para etmediği zaman okumak hoşuma gitmez. Nasıl ki süper bir senaryonun içine eden yönetmenler ve oyuncular vardır, aynı şekilde süper bir hikayeyi mahveden çizerler de olabiliyor. Bu serinin çizeri Maleev her hikayenin çizeri değil. İlk cildi elime aldığım zaman karanlık ötesi atmosfer beni biraz iki arada bir derede bıraksa da ilerleyen sayfalarda alışmamı ve kendimi maceranın atmosferine salmamı sağladı. Sonrasında farkettim ki bir çırpıda ikinci cildin ortalarındayım. Ve çizimleri yadırgamamışım. Hatta biraz Netflix dizisi havası var gibi. Bence Maleev çok iyi bir Gotham/Batman çizeri olurdu (böyle bir şey var ya da olur ise haberim olsun lütfen). Maleev’in karanlık, gerçekçi ve atmosferik çizim tarzı, Bendis’in senaryosunu mükemmel bir şekilde tamamlar. Hell’s Kitchen’ın kasvetli sokakları, karakterlerin yüzlerindeki ifadeler ve aksiyon sahnelerindeki dinamizm, okuyucuyu hikayenin içine çeker. Özellikle gölgeleri ve ışık-gölge oyunlarını kullanma şekli, seriye sinematik bir derinlik katar. Maleev’in çizimleri, Daredevil’ın çetin ve acımasız dünyasını adeta gözler önüne serer, her karede bir gerilim ve dram hissiyatı yaratır. Bu sanatsal uyum, Bendis/Maleev Daredevil serisini unutulmaz kılan en önemli faktörlerden biridir.

İkinci Adam, İfşa, Ayaktakımı, Çetin Ceviz: Ciltlerin Detaylı İncelemesi

Burada bahsi geçen benim okuduğum ilk dört cilt. Arkabahçe yayıncılıktan yayımlanan sırasıyla İkinci Adam(Ağustos 2014), İfşa(Eylül 2014), Ayak takımı(Şubat 2015) ve Çetin Ceviz(Haziran 2015) ciltleri. Bu ciltler orjinal Daredevil Vol. 2, 26. ve 50. sayı aralarını içeriyor. İlk 25 sayı yine Arkabahçe yayıncılık vasıtasıyla (hafızama güvenirsek) 10-12 yıl önce Türkçe’ye kazandırılmıştı (ilk 20 sayı civarı fasikül ve son bir kaç sayı cilt olarak). Yine beşinci cilt İmgelem adı ile yayımlandı, ama ben henüz alıp okumadım. Açıkcası David Mack pek sevmem. Alır mıyım bilemiyorum o yüzden. Her neyse konumuz ilk dört cilt. Zaten bu dört cilt toplamda bütün bir hikayeden oluşmakta. Dört cildin etiket fiyatı toplamı 103 tl, fakat indirimli olarak çizgiroman mağazaları ve sanal marketlerden 70-80 TL civarında rahatlıkla alabilirsiniz. Tabii tükenmediyse 🙂

Bendis ve Maleev’in Daredevil serisi, Vol. 2’nin 26. sayısından başlayarak 50. sayıya kadar uzanan, kusursuz bir anlatı bütünlüğü sunar. Her bir cilt, Matt Murdock’ın kimliği ifşa olma tehdidiyle nasıl başa çıktığını, Kingpin’in gölgesinin nasıl onu takip ettiğini ve Hell’s Kitchen’ın suç dünyasındaki değişimi gözler önüne serer.

• İkinci Adam (Daredevil Vol. 2, #26-31): Her şeyin başladığı yer. Nitro olayı ve Matt’in kimliğinin açığa çıkmaya başlaması. Gerilimin tavan yaptığı, karakterlerin derinlemesine incelendiği ilk adımlar.
• İfşa (Daredevil Vol. 2, #32-37): Matt’in kimliğinin kamuoyuna sızdırılmasıyla gelen kaos. Hukuki ve kişisel hayatının altüst oluşu. Kingpin’in rolü ve Matt’in çaresizliği.
• Ayaktakımı (Daredevil Vol. 2, #38-44): Kingpin’in yokluğunda Hell’s Kitchen’da oluşan güç boşluğu ve Matt’in bu boşluğu doldurma çabaları. Bullseye ile olan unutulmaz çatışma ve Vanessa Kingpin’in beklenmedik hamleleri.
• Çetin Ceviz (Daredevil Vol. 2, #45-50): Matt’in giderek sertleşen tavrı ve adalet anlayışındaki değişim. Kimlik ifşasının nihai sonuçları ve Matt’in aldığı radikal kararlar. Hikayenin doruk noktası ve geleceğe dair ipuçları.

Bu dört cilt, sadece bir Daredevil hikayesi değil, aynı zamanda süper kahraman mitolojisinin en gerçekçi ve karanlık yorumlarından biridir. Arkabahçe Yayıncılık, bu önemli seriyi Türk okuyucularla buluşturarak, çizgi roman kütüphanemize değerli bir katkı sağlamıştır.

Daredevil Evrenine Derin Bir Bakış: Karakterler ve Yan Hikayeler

Matt Murdock / Daredevil: Şeytanın Avukatı

Matt Murdock, sadece fiziksel engellerle değil, aynı zamanda derin bir Katolik vicdanıyla ve adalet arayışıyla mücadele eden karmaşık bir karakterdir. Körlüğü, ona özel duyusal yetenekler kazandırırken, aynı zamanda onu dünyayı farklı bir şekilde deneyimlemeye iter. Bendis ve Maleev, Matt’in bu ikili yaşamını, hem avukat hem de kanunsuz bir kahraman olarak yaşadığı iç çatışmaları ustaca işler. Özellikle kimliğinin ifşa olma riski, onun ahlaki pusulasını test eder ve okuyucuyu Matt’in aldığı kararlar üzerine düşünmeye sevk eder. Matt’in bu seride giderek sertleşen tavrı, onu geleneksel kahraman kalıplarının dışına çıkarır ve Hell’s Kitchen’ın acımasız gerçekleriyle yüzleşen, daha anti-kahramanvari bir figüre dönüştürür. Bu, Matt’in sadece fiziksel değil, aynı zamanda ruhsal bir dönüşüm geçirdiğini gösterir.

Kingpin ve Vanessa: Güç, Aile ve İntikam

Kingpin, Daredevil’ın baş düşmanlarından biri olarak, bu seride de önemli bir rol oynar. Her ne kadar hikayenin başında suikasta uğradığı düşünülse de, onun gölgesi ve etkisi Matt’in hayatı üzerinde kalıcıdır. Kingpin’in eşi Vanessa, genellikle arka planda kalan bir karakter olmasına rağmen, bu seride beklenmedik sürprizler yaratarak hikayenin seyrini değiştirir. Vanessa’nın Kingpin üzerindeki etkisi ve kendi planları, güç, aile ve intikam temalarını daha da derinleştirir. Bu karakterlerin karmaşık ilişkileri, Matt’in kişisel hayatını ve mücadelesini daha da zorlaştırır, ona sadece fiziksel bir tehdit değil, aynı zamanda duygusal ve psikolojik bir meydan okuma sunar.

Luke Cage, Jessica Jones ve Diğer Müttefikler

Matt’in kimliğinin ifşa olmasıyla birlikte, hayatı tehlikeye girer ve bu noktada dostları devreye girer. Luke Cage ve Jessica Jones gibi karakterlerin Matt’i koruma olarak kiralayacak olması, seriye farklı bir dinamik katar. Bu durum, Daredevil’ın yalnız bir kurt olmadığını, aynı zamanda bir destek ağına sahip olduğunu gösterir. Bu müttefikler, Matt’in Hell’s Kitchen’daki mücadelesine hem fiziksel hem de moral destek sağlarken, aynı zamanda Marvel evreninin daha geniş bir resmini de sunarlar. Onların varlığı, Matt’in kişisel hikayesine daha fazla katman ekler ve okuyucuya farklı karakterlerin bakış açılarından da olaylara tanıklık etme fırsatı verir.

Aşk ve Trajedi: Kör Bir Kadına Aşık Olmak

Her şer içinde bir hayır var diyerek Matt’in aşık olmasını da izleyeceğiz. Hem de kendisi gibi kör bir kadına. Bu ilişki, Matt’in kişisel hayatına bir nebze olsun umut ve ışık katarken, aynı zamanda kimliğinin ifşa olmasının getirdiği zorluklarla yeni bir boyut kazanır. Kendisi gibi kör olan birine aşık olması, Matt’in kendi engeliyle olan ilişkisini ve hayata bakış açısını da etkiler. Ancak Daredevil evreninde aşk ve trajedi genellikle el ele gider, bu yüzden bu ilişkinin Matt’in hayatında nasıl bir rol oynayacağı ve ne gibi sonuçlar doğuracağı, serinin en merak uyandıran noktalarından biridir.

White Tiger (Hector Ayala) ve Trajik Kaderi

Son Spider-man animasyon serisinden tanıdığımız White Tiger olan Ava Ayala’nın ağbeyi Hector Ayala ile ilgili fazlasıyla trajik olaylara tanıklık edeceğiz. Hector Ayala’nın hikayesi, Daredevil’ın dünyasının ne kadar acımasız ve gerçekçi olabileceğini gösterir. Bu yan hikaye, Matt’in adalet arayışının sadece büyük düşmanlarla değil, aynı zamanda sokaklardaki sıradan insanların trajedileriyle de iç içe olduğunu vurgular. Hector’un kaderi, Matt’in kendi mücadelesine ayna tutar ve kahramanımızın aldığı kararların sadece kendisini değil, çevresindeki insanları da nasıl etkilediğini gösterir. Bu tür trajik olaylar, J.J. Abrams’ın Spider-Man hikayesinde olduğu gibi, süper kahramanların dünyasındaki karanlık ve acı gerçekleri gözler önüne serer.

Neden Bendis/Maleev Daredevil Serisi Okunmalı? En İyi 5 Sebep

Bendis ve Maleev’in Daredevil serisi, çizgi roman tarihinde özel bir yere sahiptir. İşte bu epik maratonu kaçırmamanız için en iyi 5 sebep:

1. Gerçekçi ve Karanlık Ton: Seri, Hell’s Kitchen’ın acımasız gerçeklerini, suç dünyasının derinliklerini ve Matt Murdock’ın kişisel dramını son derece gerçekçi ve karanlık bir tonla işler. Süper kahraman hikayelerine daha olgun bir bakış açısı sunar.
2. Derinlemesine Karakter Gelişimi: Matt Murdock, bu seride sadece bir kahraman değil, aynı zamanda hatalar yapan, acı çeken ve etik ikilemlerle boğuşan, çok boyutlu bir insandır. Karakterin iç dünyasına yapılan derinlemesine dalışlar, onu daha da erişilebilir kılar.
3. Sanatsal Uyum (Yazar-Çizer Dinamiği): Brian Michael Bendis’in ustaca diyalogları ve David Maleev’in atmosferik, sinematik çizimleri, birbirini mükemmel bir şekilde tamamlar. Bu uyum, okuyucuya görsel ve işitsel bir şölen sunar.
4. Yüksek Gerilim ve Sürükleyici Anlatım: Kimlik ifşası, Kingpin’in gölgesi, Bullseye ile çatışmalar ve Matt’in kişisel trajedileri, seriyi başından sonuna kadar yüksek gerilimde tutar. Hikaye, okuyucuyu adeta bir detektif romanı gibi sürükler.
5. Süper Kahraman Kimliğinin Sorgulanması: Seri, süper kahraman olmanın getirdiği yükleri, gizli kimliğin önemini ve bunun açığa çıkmasının getireceği sonuçları derinlemesine sorgular. Bu, okuyucuyu kahramanlık kavramı üzerine yeniden düşünmeye sevk eder.

Sonuç: Daredevil Hayranları İçin Bir Başyapıt

Bu Daredevil macerasını spoiler vermeden aktarabilmem çok zor. O yüzden izlenimlerimi yazarken bile çok dikkat ediyorum. Ama birkaç spot vereyim. Bir kere Bullseye Daredevil kavgasını göreceksiniz. Kingpin’in ünlü eşi Vanessa acayip sürprizler yaratacak. Tüm manşetlerde Daredevil’in kör bir avukat olduğu yazılacak. Ki bu aslında kanıtlanırsa Matt’in barodan atılıp hapse bile girmesi demektir. 10 yıl önceki Arkabahçe cildini okuyan şanslı bir kısım Matt’in Daredevil’e karşı davasını okumuşlardır. Yani işin içinde çok çetrefilli bir durum sözkonusu olacak. Matt doğruyu mu söyleyecek yoksa yalanı mı? Luke Cage ve Jessica Jones’u koruma olarak kiralayacağı için onları da bol bol göreceğiz. Son Spider-man animasyon serisinden tanıdığımız White Tiger olan Ava Ayala’nın ağbeyi Hector Ayala ile ilgili fazlasıyla trajik olaylara tanıklık edeceğiz. Her şer içinde bir hayır var diyerek Matt’in aşık olmasını da izleyeceğiz. Hem de kendisi gibi kör bir kadına. Ayrıca finalde giderek sertleşen bir Daredevil göreceğiz diyerek burada noktayı koyalım. Son sözüm; Bendis ve Maleev sanki bir Daredevil filmini alıp kağıtlara yerleştirmiş. 25 sayı ve toplamda 550 sayfalık bu müthiş maratonda koşmamazlık yapmayın derim.

Bendis ve Maleev’in Daredevil serisi, sadece çizgi roman okuyucuları için değil, aynı zamanda derinlikli karakter analizleri ve sürükleyici hikayeler arayan herkes için bir başyapıttır. Matt Murdock’ın hem avukat hem de kahraman olarak yaşadığı bu karmaşık yolculuk, adaletin, fedakarlığın ve kimliğin ne anlama geldiğini sorgulatır. Bu dört ciltlik maraton, sizi Hell’s Kitchen’ın karanlık sokaklarına çekecek ve Daredevil efsanesine farklı bir gözle bakmanızı sağlayacaktır. Eğer henüz okumadıysanız, bu kült seriyi kütüphanenize eklemenin tam zamanı!