H1Z1 – Zombiler ve Hayatta Kalma Savaşı | Oyun İncelemesi

H1Z1 – Zombiler ve Hayatta Kalma Savaşı | Oyun İncelemesi

Fanzade tarafından ·
Mart 28, 2015

H1Z1: Zombiler ve Hayatta Kalma Savaşı | Oyun İncelemesi

H1Z1, oyun dünyasına ilk adımını attığında, üzerindeki şüphe bulutları oldukça yoğundu. Erken erişim sürecindeki zombi oyunlarından dili yanan oyuncular, H1Z1 ismini duyduklarında haklı olarak temkinli yaklaştılar. İtiraf etmeliyim ki, bu oyuncuların arasında ben de vardım. Oyunu nerede görsem eleştiriyor, “Yine yarım kalacak bir zombi faciası” diyerek arkadaşlarımı uzak tutmaya çalışıyordum. Ancak o tekinsiz dünyaya adım attığımda işler değişti.

Geliştirici koltuğunda Sony Online Entertainment (daha sonra Daybreak) gibi bir devin bulunması, sürecin ciddiyetini artıran en büyük etkendi. Oyunun geliştirilme süreci ve toplulukla kurulan iletişim gerçekten takdire şayan ilerledi. Sürekli gelen yamalar ve içerik güncellemeleri, oyunu canlı tutmayı başardı. Eğer bu tür oyunlara ilginiz varsa, sitemizdeki PC için 20 mükemmel hayatta kalma oyunu listemize de mutlaka göz atmalısınız; H1Z1’in bu türdeki yerini daha iyi anlayacaksınız.

H1Z1 Zombi Oyunu İnceleme

İki Farklı Dünya: Hayatta Kalma ve Battle Royale

H1Z1 bizlere temelde iki farklı deneyim sunuyor: Klasik Hayatta Kalma (Survival) ve oyun dünyasında bir devrim yaratan Battle Royale. Battle Royale modu, oyunun tuzu biberi, hatta ana yemeği diyebiliriz. Yapımcıların belki de en zeki hamlesi olan bu modda, devasa bir haritada yüzlerce kişiyle aynı anda hayatta kalma mücadelesi veriyorsunuz. Bu mod, günümüzdeki popüler BR oyunlarının (PUBG gibi) temelini atan yapı taşlarından biridir. Hatta modern BR oyunlarındaki bot sistemini merak ediyorsanız, PUBG Mobile’da iyi olmanızın sebebi: Botlar yazımızda bu mekaniklerin nasıl evrildiğini görebilirsiniz.

Harita demişken, oyunun sunduğu alan oldukça geniş. Geniş arazilerde kaybolmayı seviyorsanız, oyunun ölçeği sizi tatmin edecektir. Bu genişlik, açık dünya oyunlarında zaman kavramını sorgulatacak kadar büyük ve detaylı. H1Z1’de hayatta kalma modunda yapacak işler tükendiğinde bile, Battle Royale modu sizi saatlerce ekran başına kilitleyebiliyor.

Her An Karşınıza Konuşan Bir Zombi Çıkabilir!

Hayatta kalma modunda temel amacımız, etraftaki hurdaları ve işe yarar eşyaları toplayarak yaşam mücadelesi vermek. Ancak bu mücadele sadece şuursuzca üzerinize koşan zombilere karşı değil. Asıl tehlike, tahmin edebileceğiniz üzere diğer oyuncular. H1Z1’i özel kılan şeylerden biri de “Proximity Chat” yani yakın mesafe sesli konuşma özelliği.

Sadece silahlarınızla değil, dilinizle de savaşabiliyorsunuz. Bir düşmanla karşılaştığınızda ateş etmek yerine ona teslim olmasını söyleyebilir veya bir anlaşma teklif edebilirsiniz. Bu sosyal gerilim, tıpkı Friday the 13th: The Game oyunundaki gibi, sesli iletişimin oyunun kaderini değiştirdiği anlar yaratıyor. Bazen komik, bazen de aşırı gergin anlar yaşatabiliyor. Yine de bu sosyal kaos, oyunun yaşayan bir dünyaya sahip olmasını sağlıyor.

Crafting Sistemi ve Atmosfer

Oyundaki zanaat (crafting) sistemi oldukça mantıklı kurgulanmış. Bulduğunuz eşya kombinasyonlarını keşfederek hayatta kalmanızı kolaylaştıracak yeni araçlar üretiyorsunuz. Crafting kısmı, oyunun büyük bir bölümünü oluşturuyor ve sizi sürekli keşfetmeye itiyor. Zombiler ve diğer oyuncularla dolu bu tekinsiz atmosfer, SOMA: Bir Yalnızlık Hikayesi incelememizde bahsettiğimiz o derin yalnızlık ve gerilim hissini anımsatabiliyor.

H1Z1 Oyun İçi Görüntü

Özetle H1Z1; sade ve anlaşılabilir envanter menüsü, oyunculara sunduğu geniş özgürlük alanı ve sürekli gelişen yapısıyla türünün en önemli örneklerinden biri. Güneşin doğuşunu bir zombi kıyametinin ortasında izlemek isteyenler için kesinlikle denenmesi gereken bir tecrübe.

Fanzade

Fanzade

Fanzade.com

Yorum (0)