Her ne kadar Stranger Things uzaylılara, süper güçlere ve Upside Down’a değinse de hala gerçeğin iplerine bağlı. Hatta çoğu hayran ve eleştirmen Netflix’i, 1980’lerdeki yaşamı anlatış biçimleri için övgü yağmuruna tuttu. Maalesef o gerçeklik, basit bir hata yüzünden bilimsever hayranları bir miktar kızdırdı.
Stranger Things 2. sezonunda fark edilen bu bilimsel hata, dizinin detaycılığına rağmen gözden kaçan küçük ama dikkat çekici bir anachronism olarak öne çıkıyor. Peki, bu hata neydi ve neden bu kadar önemli? Gelin, Hawkins’in gizemli dünyasında bilimin bazen nasıl yanıldığını yakından inceleyelim.
2. sezonun 15. dakikasına girmişken dizinin sevilen öğretmeni Bay Clarke, çocuklara fen dersi anlatıyor. Öğrencilerine insan beyninden bahseden Bay Clarke’ın arkasında bir periyodik cetvel görünüyor.
Periyodik Cetveldeki Şaşırtıcı Hata: Detaylar Neden Önemli?
Çoğu insanın hiç dikkatini çekmeyecek bu hatayı ise Reddit kullanıcısı Dakmanella fark ediyor. Bildiğimiz üzere dizi 1984’de geçiyor. Ancak Bay Clarke’ın arkasındaki periyodik cetvelde görünen elementlerden 9 tanesi 1994’e kadar keşfedilmemişti. Bu durum, dizinin 1980’ler atmosferini kusursuz bir şekilde yansıtma çabasıyla çelişiyor ve hayranların gözünden kaçmıyor.
Stranger Things Hayranları tarafından bulunan hata neydi?
Bu elementler Darmstadtyum (Ds), Röntgenyum (Rg), Kopernikyum (Cn), Nihonyum/Ununtriyum(Uut), Flerovyum (Fl), Moskovyum/Ununpentiyum (Uup), Livermoryum (Lv), Ununseptiyum (Uus) ve Ununoktiyum (Uuo). Evet insana kimyayı sevdirecek isimleri yok ama hepsi 1984’den sonra keşfedildi. Hatta Ununoktiyum, periyodik cetvelin 117. elementi, hala tam anlamıyla keşfedilmiş sayılmaz. Zaten yapay olan elementin var olabileceği kanıtlandı ama henüz elde edilebilmiş değil. Tabi bu Stranger Things ekibinin ne kadar umrunda orasını bilemeyiz. Ancak şunu bir kez daha fark ettik ki, ne kadar ufak olursa olsun her hata illa bir hayran tarafından bulunur.
Stranger Things ve 80’ler Detaycılığına Bir Bakış
Stranger Things, sadece bilim kurgu ve korku öğeleriyle değil, aynı zamanda 1980’lerin kültürel atmosferini, modasını, müziklerini ve yaşam tarzını inanılmaz bir başarıyla yansıtmasıyla da övgü topladı. Duffer Kardeşler, dizinin her karesine dönemin ruhunu işlemeyi başardı. Bu titizlik, hayranların diziyi adeta bir zaman makinesi gibi deneyimlemesini sağladı. Özellikle dönemin popüler filmlerine, oyunlarına ve müziklerine yapılan göndermeler, izleyicilerde nostaljik bir etki yarattı. Ancak bu kadar detaycı bir yapımda, bilimsel bir anachronism’in gözden kaçması, hem şaşırtıcı hem de hayranların ne kadar gözlemci olduğunu gösteriyor. Tıpkı 1. Dünya Savaşı sonrası Almanya’yı tüm detaylarıyla işleyen Babylon Berlin gibi, Stranger Things de kendi döneminin ruhunu yakalamak için büyük çaba sarf ediyor.
Kurgusal Eserlerde Bilimsel Doğruluk Neden Önemli?
Kurgusal bir evrende geçen bir yapımda bilimsel doğruluğun ne kadar önemli olduğu sıkça tartışılan bir konudur. Bazıları, hikayenin akışını bozmadığı sürece küçük hataların görmezden gelinebileceğini savunurken, diğerleri ise özellikle bilim kurgu gibi türlerde bilime saygının esas olduğunu düşünür. Stranger Things örneğinde, dizi gerçekçi bir 80’ler fonunda fantastik öğeler barındırdığı için, bu tür bilimsel hatalar daha çok dikkat çekiyor. Bay Clarke’ın fen dersi sahnesinde periyodik cetveldeki güncel elementlerin yer alması, dizinin kurduğu gerçeklik algısını kısa süreliğine de olsa zedeleyebiliyor. İzleyici, dizinin sunduğu dünyaya ne kadar inanırsa, bu tür küçük detaylar o kadar göze batar hale geliyor. Bu, yaratıcıların, kurgusal evrenlerini inşa ederken gerçek dünya detaylarına ne kadar özen göstermeleri gerektiğini bir kez daha ortaya koyuyor.
Popüler Kültürdeki Diğer Bilimsel ve Tarihi Hatalar
Stranger Things’in periyodik cetvel hatası, popüler kültürde karşılaştığımız tek bilimsel veya tarihi anachronism değil. Aslında, birçok sevilen film ve dizide benzer hatalara rastlamak mümkün. Bu durum, bazen prodüksiyonun aceleciliğinden, bazen de detay araştırmasının yetersizliğinden kaynaklanabilir. İşte akıllara gelen birkaç örnek:
En Bilinen Anachronism Örnekleri:
- Gladyatör: Roma İmparatorluğu döneminde geçen filmde, modern iç çamaşırları veya traktör izleri gibi bariz hatalar dikkatli gözlerden kaçmamıştır.
- Cesur Yürek (Braveheart): Film, 13. yüzyılda geçmesine rağmen, İskoçların giydiği “kilt”lerin aslında 16. yüzyıldan sonra ortaya çıktığı bilinmektedir. Ayrıca birçok tarihi olay ve karakter de kurgusal olarak işlenmiştir.
- Star Wars Serisi: Bilim kurgunun en büyük örneklerinden biri olmasına rağmen, serideki bazı fizik kurallarına aykırı sahneler veya mantık hataları, sıkı hayranlar tarafından defalarca tartışılmıştır. Benzer bir titizlik, Star Wars gibi kült yapımların hayranları arasında da görülür; en küçük görsel veya mantıksal tutarsızlıklar dahi anında fark edilir ve tartışma konusu olur.
- Game of Thrones: Son sezonlarda görülen kahve bardağı veya su şişesi gibi modern objeler, fantastik bir evrende geçen dizinin atmosferini anlık olarak bozmuştur.
Bu örnekler, prodüksiyon ne kadar büyük ve bütçeli olursa olsun, insan faktörünün ve detaylara gösterilen özenin ne kadar kritik olduğunu gösteriyor. Hayranlar, sevdikleri evrenin tutarlılığına büyük önem veriyor.
Hayran Tepkileri ve Detay Avcılığı
Sosyal medya platformları ve forumlar, özellikle Reddit gibi mecralar, bu tür hataların keşfedilmesi ve tartışılması için mükemmel bir zemin sunar. Dakmanella’nın periyodik cetvel hatasını fark etmesi ve bunu paylaşması, kısa sürede Stranger Things hayran topluluğu arasında büyük yankı uyandırdı. Bu tür detay avcılığı, sadece bilimsel hatalarla sınırlı kalmaz; bazen bir dizinin genel atmosferi veya karakter gelişimi üzerine de yoğunlaşır. Örneğin, Moon Knight dizi incelemesinde olduğu gibi, hayranlar ilk bölümden itibaren karakterlerin derinliğini ve hikayenin potansiyelini inceler. Bu durum, dizinin yapımcıları için hem bir uyarı hem de hayranların ne kadar tutkulu ve dikkatli olduğunun bir göstergesidir. Her küçük detay, izleyici deneyimini etkileyebilir ve bu da yapımcıları gelecekte daha da titiz olmaya teşvik eder.
Sonuç: Küçük Hatanın Büyük Dersi
Stranger Things’in 2. sezonunda karşılaşılan bu periyodik cetvel hatası, dizinin genel kalitesinden veya 80’ler ruhunu yakalama başarısından hiçbir şey eksiltmiyor. Ancak, popüler kültürde detaylara verilen önemin ve hayranların ne kadar gözlemci olduğunun çarpıcı bir örneğini teşkil ediyor. Bu olay, kurgusal evrenler inşa eden yaratıcılar için küçük bir hatırlatma niteliğinde: izleyici kitlesi, sadece büyük hikayelere değil, aynı zamanda en ince ayrıntılara da dikkat ediyor. Bilimsel doğruluğun kurguda her zaman mutlak olması beklenmese de, özellikle dizinin kendi gerçeklik kurallarına bağlı kalma iddiası göz önüne alındığında, bu tür hatalar ilginç tartışmalara yol açabiliyor. Gelecek sezonlarda Duffer Kardeşler’in bu tür detaylara daha da fazla özen gösterip göstermeyeceğini merakla bekliyoruz. Fanzade.com olarak popüler kültürün tüm detaylarını incelemeye devam edeceğiz!
Yorum (0)