Bilim kurgu tarihinin en ikonik sesini duyduğunuzda aklınıza ne geliyor? O meşhur inleme sesi, “Vworp Vworp”… Evet, Doctor Who evreninin kalbi, Zaman Lordu’nun sadık yoldaşı TARDIS’ten bahsediyoruz. 60 yılı aşkın süredir Doktor’un yüzü, kostümü, yol arkadaşları ve hatta sonik tornavidası defalarca değişti. Ancak değişmeyen tek bir şey var: O eski, mavi polis kulübesi. Peki, “içi dışından büyük” olan bu zaman makinesi, tüm evreni ve zamanı dolaşabilme gücüne sahipken neden inatla 1960’ların Londra sokaklarından fırlamış bir polis kulübesi olarak kalmaya devam ediyor? Cevap sandığınızdan çok daha derin ve duygusal.
Televizyon dünyasının perde arkasını bilenler, bu durumun aslında 1963 yılındaki BBC bütçe kısıtlamalarından kaynaklandığını bilir. Orijinal senaryoda TARDIS’in “Bukalemun Devresi” (Chameleon Circuit) sayesinde gittiği her döneme uyum sağlaması gerekiyordu. Ancak her bölüm için yeni bir dekor tasarlamak çok pahalı olacağı için senaristler bu devrenin bozulduğunu uydurdular. Ancak biz hikaye anlatıcılığını seviyoruz ve işin kurgusal tarafındaki o muazzam detayı sizinle paylaşmak istiyoruz. 50. yıl dönümü için yayınlanan “Hunters of the Burning Stone” çizgi romanı, bu teknik arızayı Doktor’un şimdiye kadarki en büyük fedakarlıklarından birine dönüştürüyor.
TARDIS Neden Polis Kulübesi Olarak Kaldı?
Pek çok Whovian’ın aklını kurcalayan “TARDIS neden şekil değiştirmiyor?” sorusunun cevabı, aslında Doktor’un insanlığı kurtarma planının bir parçası. Çizgi romanda 11. Doktor (Matt Smith’in canlandırdığı versiyon), ilk yol arkadaşları Ian Chesterton ve Barbara Wright ile yeniden bir araya geliyor. Karşılarında ise Prometheanlar adında, insanlığın tüm yüksek duygularını söküp alarak onları sadece korkuyla beslenen varlıklara dönüştürmek isteyen bir uzaylı ırkı var.
Prometheanlar, psişik bir metal kullanarak insanların zihnine korku tohumları ekiyor. Ancak Doktor, tarih boyunca yaptığı sayısız yolculuk sayesinde insanlığın bilinçaltına istemeden de olsa başka bir imge yerleştirdiğini fark ediyor: Mavi bir polis kulübesi. Taş Devri’nden günümüze kadar her çağda, o mavi kutu bir şekilde insanların hafızasına kazınmış durumda. Doktor, bu durumu bir avantaja çevirmeye karar veriyor.
İnsanlığı bu zihinsel hapishaneden kurtarmak için TARDIS’in imgesini bir umut sembolü olarak kullanması gerekiyor. İşte tam bu noktada, o meşhur “arıza” hikayesi devreye giriyor. Doktor, TARDIS’in insanlığın kolektif hafızasında kalıcı bir umut sembolü olabilmesi için 1963 yılına, dizinin ilk bölümünün yaşandığı zamana geri dönüyor. Ve evet, kendi zaman makinesinin bukalemun devresini bizzat kendisi sabote ediyor! Yani o devre bozulmadı, Doktor onu bilerek kırdı.
Mavi Kulübe: Sadece Bir Araç Değil, Bir Kurtarıcı
Bu hikaye örgüsü, TARDIS’in sadece bir ulaşım aracı olmadığını, Doktor’un evrendeki rolünün somutlaşmış hali olduğunu kanıtlıyor. Türkiye’deki ve dünyadaki hayranlar olarak bizler, o mavi kulübeyi gördüğümüzde içimizi bir güven duygusu kaplıyor. Meğer bu his, Doktor’un yüzyıllardır ilmek ilmek işlediği bir planın sonucuymuş. Çizgi romanda, TARDIS’in tasarımının gerçek dünyadaki İngiliz polis kulübelerine bile ilham verdiği, yani döngüsel bir paradoks yarattığı anlatılıyor. İnsanlar o kulübeyi gördüklerinde içgüdüsel olarak yardımın geldiğini biliyorlar.
Bu durum, Doctor Who evrenindeki diğer dil oyunlarıyla da harika bir uyum içinde. Hatırlarsanız “A Good Man Goes to War” bölümünde River Song, “Doktor” kelimesinin evrenin geri kalanında “şifacı” ve “bilge adam” anlamına gelmesinin nedeninin bizzat Doktor’un kendisi olduğunu söylemişti. O, gittiği her yere iyilik götürdüğü için kelime bu anlamı kazanmıştı. Aynı şekilde TARDIS de şekliyle güvenliğin evrensel sembolü haline geldi.
Sonuç olarak, TARDIS’in o eski püskü polis kulübesi görünümü, bir bütçe yetersizliğinden çok daha fazlasını ifade ediyor. O, Doktor’un insanlığa duyduğu sevginin ve onları koruma arzusunun fiziksel bir kanıtı. Bir dahaki sefere o mavi kutuyu gördüğünüzde, onun sadece bozuk bir makine olmadığını, Doktor’un bize bıraktığı en büyük miras ve umut ışığı olduğunu hatırlayın.
Sıkça Sorulan Sorular
Doctor Who TARDIS açılımı nedir?
TARDIS, “Time And Relative Dimension In Space” (Uzayda Zaman ve Göreli Boyut) kelimelerinin baş harflerinden oluşur.
TARDIS’in bukalemun devresi tamir edilebilir mi?
Teknik olarak evet, hatta 6. Doktor döneminde kısa bir süreliğine tamir edilmişti. Ancak yukarıda anlattığımız hikaye ve Doktor’un duygusal bağı nedeniyle, o her zaman mavi bir polis kulübesi olarak kalmayı tercih ediyor.
Kaynak: Comicbook Dizi
Yorum (0)