Deadpool 2 Setinden Yeni Görseller Ortaya Çıktı

Deadpool 2 setinden Wade Wilson’ı yakından gördüğümüz ve yağmurlu ortamda geçen sahneleri içeren yeni görseller gün yüzüne çıktı.

Ryan Reynolds maskesini çıkardı ve karakterin yüzünü 29 Haziran Perşembe günü Deadpool 2 için yağmurda geçen bir sahneyi Vancouver/Kanada’da çekerken tekrar bizlere gösterdi. Görüntülerde yağmurlu bir ortamda arabanın üzerinde olduğunu görmekteyiz. Bu yeni görseller, hayranları heyecanlandırırken, filmin tonu ve Wade Wilson’ın hikayesine dair önemli ipuçları sunuyor. Maskesiz bir Wade’i bu kadar erken görmek, karakterin duygusal derinliğine ve filmin muhtemel dramatik anlarına işaret edebilir. Deadpool’un mizahının ardındaki kırılganlığı ve insanlığını gözler önüne seren bu sahneler, devam filminin sadece aksiyon ve komedi değil, aynı zamanda karakter odaklı bir hikaye sunacağının sinyallerini veriyor.

Diğer fotoğraflar için JustJared sitesini kullanabilirsiniz.

Deadpool 2 Çekimlerinden İlk Bakışlar ve Ortaya Çıkan Detaylar

Vancouver’da devam eden Deadpool 2 çekimlerinden sızan bu yeni görseller, hayranların merakını daha da artırdı. Ryan Reynolds’ın ikonik kırmızı maskesini çıkarmış halde, yağmur altında bir arabanın üzerinde durduğu sahneler, filmin tonu hakkında önemli ipuçları veriyor. Genellikle maskesiyle görmeye alışkın olduğumuz Wade Wilson’ın bu denli savunmasız ve açık bir şekilde görünmesi, karakterin kişisel yolculuğuna dair derin bir bölümün habercisi olabilir. Yağmur, sinemada genellikle hüzün, arınma veya önemli bir dönüşümün sembolü olarak kullanılır. Bu sahneler, Deadpool’un o bilindik alaycı tavrının ötesinde, daha ciddi ve duygusal bir hikaye anlatma potansiyelini işaret ediyor. Belki de Wade, kişisel bir kayıpla yüzleşiyor ya da geçmişinden gelen bir travmayla hesaplaşıyor. Bu anlar, karakterin hem fiziksel hem de psikolojik olarak zorlandığı bir dönemi yansıtıyor olabilir. İlk filmin gişe başarısı ve eleştirmenlerden aldığı olumlu geri dönüşler göz önüne alındığında, devam filminin de karakterin derinliklerine inerek sadece bir komedi filmi olmaktan öteye geçme çabası içinde olduğu anlaşılıyor.

Deadpool 2: Beklentiler ve Hikaye İpuçları

İlk Deadpool filmi, süper kahraman türüne getirdiği taze soluk, R-rated mizahı ve Ryan Reynolds’ın mükemmel performansı sayesinde büyük bir başarıya imza atmıştı. Deadpool 2’den beklentiler de bu yüzden oldukça yüksek. Devam filminin kadrosuna Josh Brolin’in Cable ve Zazie Beetz’in Domino karakterleriyle katılması, hikayenin daha da genişleyeceğini ve X-Force ekibinin temellerinin atılacağını gösteriyor. Bu yeni görsellerdeki yağmurlu atmosfer ve Wade’in maskesiz hali, filmin sadece aksiyon ve komedi değil, aynı zamanda karakterin iç dünyasına odaklanan dramatik öğeler de içereceğinin sinyallerini veriyor. Bazı fan teorileri, bu sahnenin Wade’in birini kaybettiği veya çok önemli bir karar anında olduğu bir dönemi temsil ettiğini öne sürüyor. Kim bilir, belki de bu, Cable’ın zaman yolculuğuyla getirdiği bir felaketin başlangıcıdır. Deadpool’un evrenindeki bu tür olaylar, hikayeye her zaman beklenmedik ve sürükleyici bir boyut katmıştır. Bu beklentiler, Star Wars yönetmeninin Half-Life ve Portal filmleri hakkındaki açıklamaları gibi, popüler kültürdeki diğer büyük uyarlamalara duyulan heyecanı da pekiştiriyor.

Deadpool Karakterinin Derinlikleri: Wade Wilson Kimdir?

Wade Wilson, nam-ı diğer Deadpool, Marvel evreninin en kendine özgü ve karmaşık karakterlerinden biridir. Kanserle mücadele ederken Weapon X programına katılmasıyla süper iyileşme faktörü kazanmış, ancak bu süreçte vücudu korkunç bir şekilde deforme olmuştur. Bu fiziksel değişim, onun mizah anlayışını ve dördüncü duvarı kırma yeteneğini besleyen en önemli unsurlardan biridir. Deadpool, dışarıdan ne kadar umursamaz ve alaycı görünse de, içinde derin bir acı ve yalnızlık barındırır. İşte bu yönü, onu sadece bir palyaçodan çok daha fazlası yapar. Yağmurlu set görsellerindeki maskesiz hali, bu içsel çatışmaların su yüzüne çıktığı anlara işaret edebilir. Wade’in yüzündeki deformasyon, onun kimlik arayışının ve toplumdan dışlanmışlık hissinin bir metaforudur. Bu durum, onu Alita: Battle Angel’daki Alita gibi, fiziksel farklılıklarına rağmen kendi yolunu çizen ve güçlü bir iradeye sahip diğer karakterlerle benzer bir konuma getirir. Deadpool’un hikayesi, bu derinlikli katmanlarıyla izleyiciyi hem güldürür hem de düşündürür.

Deadpool Evreni ve X-Men Bağlantıları

Deadpool, her ne kadar kendi başına bir fenomen olsa da, kökleri X-Men evrenine dayanır ve bu bağlantılar devam filmlerinde daha da güçleniyor. Cable ve Domino gibi karakterlerin dahil olması, Deadpool’un sadece kendi maceralarını değil, aynı zamanda X-Force gibi mutant gruplarının hikayelerini de genişleteceğinin bir göstergesi. Cable’ın zaman yolculuğu ve mutant yetenekleri, Domino’nun şans manipülasyonu, Deadpool’un zaten kaotik olan dünyasına yeni bir dinamizm katacak. Bu bağlantılar, Marvel’ın mutant evreninin ne kadar zengin ve çeşitli olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. Gelecekte X-Force filminin de yolda olduğu düşünüldüğünde, Deadpool’un bu evrendeki rolü daha da merkezi hale gelecektir. X-Men evreninin diğer önemli karakterleri ve hikayeleri, Deadpool’un kendine has mizahı ve aksiyonuyla harmanlanarak izleyicilere benzersiz deneyimler sunmaya devam edecek. Tıpkı X-Men: Apocalypse afişinde Jennifer Lawrence’ın liderlik ettiği gibi, mutant dünyası sürekli yeni yüzler ve hikayelerle genişliyor. Bu genişleme, LEGION için tasarlanan yeni posterin de gösterdiği gibi, görsel ve anlatımsal olarak da büyük başarılar elde ediyor.

Ryan Reynolds’ın Deadpool’a Katkısı: Bir Aktörün Tutkusu

Deadpool karakterinin beyazperdedeki başarısı, büyük ölçüde Ryan Reynolds’ın karakterle olan derin bağından ve yıllar süren tutkusundan kaynaklanıyor. Reynolds, bu rolü oynamak için uzun yıllar mücadele etti ve ilk filmin hayata geçirilmesinde kilit bir figür oldu. Onun Deadpool’a olan inancı, sadece bir aktör olarak değil, aynı zamanda yapımcı olarak da projenin her aşamasına yansıdı. Karakterin mizahını, acısını ve karmaşıklığını mükemmel bir şekilde yansıtarak, Wade Wilson’ı adeta yeniden yarattı. Reynolds’ın dördüncü duvarı kırma yeteneği, karakterin çizgi romanlardaki özüne sadık kalmasını sağlarken, aynı zamanda izleyiciyle doğrudan bir bağ kurdu. Bu, sadece bir gişe başarısı değil, aynı zamanda bir aktörün tutkusunun ve kararlılığının bir zaferiydi. Onun bu denli adanmışlığı, birçok süper kahraman filminde karakterleriyle bütünleşen aktörlerin performanslarıyla karşılaştırılabilir. Reynolds, Deadpool’u sadece oynamadı, onu yaşadı ve bu, filmin ruhuna işleyen en önemli unsurlardan biri oldu. Maskenin altındaki bu insan hikayesi, filmi unutulmaz kılıyor.

Deadpool 2’nin Popüler Kültürdeki Yeri ve Geleceği

Deadpool’un ilk filmi, R-rated süper kahraman filmlerinin de gişede başarılı olabileceğini kanıtlayarak popüler kültürde önemli bir dönüm noktası yarattı. Bu başarı, diğer stüdyoları da benzer riskler almaya teşvik etti ve süper kahraman türünün sınırlarını genişletti. Deadpool 2, bu mirasın üzerine inşa edilerek, karakterin ve evreninin popüler kültürdeki yerini daha da sağlamlaştıracak. Filmin kendine özgü mizahı, aksiyon dolu sahneleri ve duygusal derinliği, onu diğer süper kahraman filmlerinden ayırıyor. Gelecekteki X-Force filmleri ve potansiyel spin-off’lar, Deadpool evreninin daha da büyüyeceğine işaret ediyor. Karakterin sürekli kendini yenileyen ve güncel olaylara göndermeler yapan yapısı, onu her zaman alakalı ve ilgi çekici kılacak. Deadpool, sadece bir süper kahraman değil, aynı zamanda popüler kültürün bir yansıması ve eleştirel bir sesi haline geldi. Devam filminin, bu mirası başarıyla taşıyarak yeni nesil hayranları da kendine çekeceği kesin. Deadpool’un geleceği, sinema dünyasında daha birçok sürpriz ve kahkaha vaat ediyor.

En İyi 5 Deadpool Anı (Filmlerden ve Çizgi Romanlardan)

Deadpool’un kendine özgü karakteri, onu hem filmlerde hem de çizgi romanlarda unutulmaz kılan birçok ana sahip. İşte o anlardan sadece birkaçı:

1. Dördüncü Duvarı Kırması: Deadpool’un izleyiciyle doğrudan konuşması, onun en ikonik özelliklerinden biridir. Filmlerin açılış jeneriğinden tutun da en kritik anlara kadar bu yeteneğini kullanarak hem güldürür hem de hikayeye farklı bir boyut katar.
2. Kablo ile İlk Karşılaşma (Çizgi Roman): Cable ile olan dinamik ilişkisi, çizgi romanlarda birçok efsanevi maceraya yol açmıştır. Zıt kişiliklerinin bir araya gelmesi, hem komedi hem de aksiyon dolu anlar yaratmıştır.
3. Taksi Şoförü Dopinder ile Diyaloglar (Film): İlk filmdeki taksi şoförü Dopinder ile olan etkileşimleri, Deadpool’un sıradan insanlarla kurduğu tuhaf ama samimi ilişkilerin bir örneğiydi. Bu sahneler, filmin mizahının önemli bir parçasıydı.
4. Francis ile Hesaplaşma (Film): Wade’in Francis (Ajax) ile olan acımasız ve mizahi hesaplaşması, onun intikam arayışını ve aynı zamanda ne kadar tehlikeli olabileceğini gösteren unutulmaz bir andı.
5. Marvel Evrenini Öldürmesi (Çizgi Roman): Deadpool Kills the Marvel Universe serisi, karakterin dördüncü duvarı kırma ve meta anlatım yeteneğini doruklara taşıyan, hem şok edici hem de deha dolu bir hikayeydi.

Deadpool 2: Beklentiler Dorukta!

Deadpool 2 setinden gelen bu yeni görseller, Ryan Reynolds’ın Wade Wilson karakterine olan derin bağlılığını ve filmin potansiyel duygusal derinliğini bir kez daha ortaya koyuyor. Yağmurlu bir Vancouver sahnesinde maskesiz olarak görünen Wade, karakterin mizahının ardındaki insanlık ve kırılganlık yönünü vurguluyor. Cable ve Domino gibi yeni karakterlerin katılımıyla hikayenin nasıl bir yön alacağı, X-Men evreniyle olan bağlantıların nasıl derinleşeceği ve Ryan Reynolds’ın tutkusunun filme nasıl yansıyacağı merak konusu. Deadpool 2, sadece aksiyon ve komedi vaat etmekle kalmıyor, aynı zamanda karakterin içsel yolculuğuna dair de önemli ipuçları sunuyor. Fanzade.com olarak biz de bu heyecan verici yapımı sabırsızlıkla bekliyoruz. Siz de Deadpool 2 hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarınızı bizimle paylaşmayı unutmayın!

[YouTube Video]