DC’nin Yeni Transferi BENDIS Neleri Değiştirdi?

DC’nin Yeni Transferi BENDIS Neleri Değiştirdi?

Nejdet Anıl Güleç tarafından ·
Şubat 27, 2018

Brian Michael Bendis’in DC Comics Transferi ve Superman Evrenindeki Köklü Değişimler

Çizgi roman dünyasının en çarpıcı gelişmelerinden biri olan Brian Michael Bendis’in Marvel’dan DC Comics’e geçişi, özellikle Superman ve Super Sons serileri üzerinde derin etkiler yarattı. Bu transfer, sadece bir yazar değişikliğinden öte, DC evreninin en ikonik karakterlerinden birinin geleceğini yeniden şekillendiren, hayranları heyecanlandıran ve aynı zamanda tartışmalara yol açan bir dönüm noktası oldu. Peki, Bendis’in DC’ye gelişiyle Superman dünyasında tam olarak neler değişti ve bu değişimler çizgi roman okuyucularını nasıl etkiledi?

Brian Michael Bendis, çizgi roman endüstrisinin en tanınmış ve üretken yazarlarından biridir. Kariyeri boyunca Marvel Comics’te birçok önemli seriye imza atmış, özellikle Ultimate Spider-Man, Daredevil, New Avengers ve House of M gibi eserleriyle büyük takdir toplamıştır. Diyalog ağırlıklı, karakter odaklı ve bazen de dekonstrüktif yaklaşımlarıyla bilinen Bendis, kahramanların iç dünyalarına inmeyi ve onların insani yönlerini ön plana çıkarmayı sever. Bu tarz, onu çağdaş çizgi romanın en etkili seslerinden biri yapmıştır. Onun Marvel’dan DC’ye geçişi, sektörde büyük bir şok etkisi yaratmış, birçok kişi bu transferin DC evreni için ne anlama geleceğini merak etmeye başlamıştır. Bendis’in bu denli büyük bir yazar olması, DC’nin ona önemli bir karakteri emanet edeceği beklentisini doğurmuş ve nitekim bu karakter Superman olmuştur.

DC’nin Yeni Transferi Brian Michael Bendis ve Superman’in Yeni Yüzü

Şimdi öncelikle ne büyük bir haber #1000 sayısı gelen Action Comics’in sıfırlanıp ilk sayıdan Brian Michael Bendis‘in eline teslim edilecek olması. Bunun yanı sıra Man of Steel adında 6 sayılık bir mini seri daha yazacak. Ama bunlar bilinen haberlerdi, ben size daha derin bir şeyden bahsedeceğim. Şu an tüm çizgi roman dünyasının konuştuğu bir konu var. Bendis’in DC’ye geçmesiyle beraber Superman ve Super Sons‘ın yazarı olan Peter Tomasi’nin serileri elinden alındı. Raslantıya bakın, Super Sons da iptal edildi. Bundan ne çıkarıyoruz biliyor musunuz? Bendis DC’ye geldiğinde en büyük şartı, büyük toplardan birinin tamamıyla elinde olmasını istemesi. DC’de bunu kabul edip Superman’in tüm serilerini Bendis’e emanet etti. Super Sons‘ın iptal olması beni çok üzse de bu Bendis’in tamamen sert bir Superman yazacağı anlamına geliyor. Hemen bu ne demek ondan bahsedelim;

Peter Tomasi, Superman’i herkese sevdiren bir dille ilerletiyordu seriyi. Hem ailesiyle müthiş bağları hem takım de arkadaşlarıyla arasındaki ilişkileri bize çok güzel vermekteydi. Yani ‘bam-güm’ bir Superman okumuyorduk. Ama Bendis bunun tam tersi bir karakter, bam-güm yazmaya bayılır. Bakalım ne olacak?

Bendis Döneminin Mirası: Superman Evreninde Köklü Değişimler

Man of Steel Mini-Serisi ve Superman’in Yeniden Tanımlanması

Bendis’in DC’deki ilk büyük projesi, Man of Steel adlı altı sayılık mini serisi oldu. Bu seri, Superman’in kökenlerine yeni bir bakış açısı getirirken, onu daha kişisel ve dramatik bir yolculuğa çıkardı. Seride, Krypton’un yıkımının ardındaki sır perdesi aralandı ve Rogol Zaar adında yeni bir tehdit ortaya çıktı. Ancak en büyük şok, Lois Lane ve oğlu Jon Kent’in uzayda gizemli bir yolculuğa çıkmasıydı. Bu olay, Superman’i yalnız bırakarak karakterin dinamiklerini kökten değiştirdi. Bendis, Superman’in aile yaşantısını geri plana iterek, onu yeniden evrensel bir kahraman ve yalnız bir figür olarak konumlandırmaya çalıştı. Bu durum, özellikle Tomasi’nin aile odaklı Superman’ini seven hayranlar arasında büyük tartışmalara neden oldu.

Super Sons’ın Akıbeti ve Jon Kent’in Geleceği

Super Sons serisinin iptali ve Jon Kent’in geleceği, Bendis’in Superman üzerindeki etkilerinin en çok hissedildiği noktalardan biriydi. Peter Tomasi ve Jorge Jimenez ikilisinin yarattığı bu seri, Superman’in oğlu Jon Kent (Superboy) ile Batman’in oğlu Damian Wayne (Robin) arasındaki dostluğu ve maceralarını konu alıyordu. Serinin neşeli, dinamik ve aile dostu tonu, hayranlar tarafından çok sevilmişti. Ancak Bendis’in gelişiyle birlikte seriye son verildi. Jon’un Teen Titans‘a kabul edilme işlemleri biraz daha hızlanacak ve kendisini Teen Titans‘ta göreceğiz diye düşünüyorum. Ha bu yetmediyse bir de şöyle bir videom var ; https://www.youtube.com/watch?v=67t0F2-xjYo&t=1s

Ancak Bendis, Jon Kent için daha radikal bir planı hayata geçirdi: karakteri hızlı bir şekilde yaşlandırdı. Jon, uzayda kaybolan Lois ile birlikte geçirdiği zaman diliminde yetişkin bir bireye dönüştürüldü. Bu hamle, birçok hayranı öfkelendirdi çünkü karakterin çocukluk ve gençlik potansiyeli aniden ortadan kalkmış, Super Sons gibi sevilen bir serinin ruhu yok edilmişti. Bu, tıpkı Batman evrenindeki Red Hood gibi, bir karakterin geçmişinin ve geleceğinin radikal bir kararla yeniden yazılması anlamına geliyordu. Bendis’in bu tercihi, karakterin gelişimine farklı bir yön verse de, hayranlar için büyük bir hayal kırıklığı oldu ve Jon Kent’in kimliğinin ve potansiyelinin adeta çalındığı algısını yarattı.

Bendis Sonrası Superman: Neler Değişti ve Mirası

Bendis’in Superman serilerindeki dönemi, hayranlar arasında karışık tepkilere yol açtı. Bazıları, onun getirdiği taze bakış açısını ve karakterin daha evrensel sorunlarla yüzleşmesini takdir ederken, diğerleri aile dinamiklerinin bozulmasından ve Jon Kent’in yaşlandırılmasından rahatsız oldu. Bendis, Superman’i daha epik, kozmik tehditlerle mücadele eden bir kahraman olarak konumlandırmak istedi. Rogol Zaar gibi yeni düşmanlar yarattı ve Superman’in rolünü evrenin koruyucusu olarak genişletti. Ayrıca, Justice League ve Avengers’ın en güçlü X-Man’lerinin bulunduğu Marvel evrenindeki gibi büyük takımlarla olan ilişkilerini de yeniden ele aldı.

Bendis’in ayrılmasının ardından, DC Comics Superman’in hikaye anlatımında farklı bir yöne gitme çabasına girdi. Karakterin ailesel bağları yeniden ön plana çıkarıldı, ancak Jon Kent’in yaşlandırılması geri alınamadı. Bu durum, Bendis’in mirasının DC evreninde kalıcı izler bıraktığını gösteriyor. Onun dönemi, Superman’in evriminde cesur ama tartışmalı bir bölüm olarak hatırlanacaktır. Tıpkı Batman’in Three Jokers serisi gibi, Bendis’in Superman’e getirdiği değişimler de karakterin gelecekteki yorumları üzerinde etkili olmaya devam edecektir.

Fanzade’den Okuyucu Teorileri ve Beklentiler

Brian Michael Bendis’in DC’ye gelişi ve Superman üzerindeki etkileri, Fanzade okuyucuları arasında da geniş yankı buldu. İşte o dönemde en çok konuşulan ve günümüzde de hala geçerliliğini koruyan bazı teori ve beklentiler:

  • Daha Koyu ve Gerçekçi Bir Superman: Peter Tomasi’nin daha umut dolu ve aile odaklı Superman’inden sonra, Bendis’in Marvel’daki “sert” yazım tarzı göz önüne alındığında, birçok kişi daha karanlık ve gerçekçi bir Superman hikayesi bekliyordu. Kısmen bu beklenti karşılandı, özellikle de Lois ve Jon’un ayrılmasıyla Superman’in kişisel draması arttı.
  • Jon Kent’in Teen Titans’a Katılımı: Super Sons serisinin iptaliyle birlikte, Jon Kent’in Teen Titans gibi genç kahraman takımlarına katılacağı teorisi güçlendi. Bu, karakterin gelişiminde doğal bir sonraki adım olarak görüldü ve kısmen gerçekleşti, ancak yaşlandırılma süreci beklenenden çok daha radikal oldu.
  • Yeni ve Güçlü Düşmanlar: Bendis’in Rogol Zaar gibi yeni ve kozmik düzeyde tehditler yaratması, Superman’in evrensel rolünü pekiştirdi. Hayranlar, klasik düşmanların yanı sıra yeni ve zorlayıcı rakiplerin de ortaya çıkmasını bekliyordu.
  • Continuity’de Büyük Değişiklikler: Bendis’in büyük çaplı hikayeler yazma eğilimi, DC Rebirth sonrası continuity’de önemli değişikliklere yol açabileceği beklentisini doğurdu. Gerçekten de, Krypton’un yıkımıyla ilgili yeni detaylar ve Superman’in statüsündeki oynamalar bu beklentiyi karşıladı.
  • Superman Ailesinin Geri Dönüşü: Jon Kent’in yaşlandırılması ve Lois’in uzaydaki yolculuğu, Superman’in çekirdek ailesinin dağılmasına neden oldu. Birçok hayran, bu durumun geçici olacağını ve Bendis’in sonunda aileyi yeniden bir araya getireceğini umut ediyordu. Ancak bu, Bendis’in ayrılmasından sonraki dönemde gerçekleşmeye başladı.

Bendis’in Superman’e getirdiği değişimler, karakterin tarihinde önemli bir yer tutmaya devam edecek. Tıpkı Spider-Man’in alternatif evrenlerdeki farklı versiyonları gibi, Bendis’in Superman’i de karakterin farklı bir yorumu olarak okuyucuların hafızasına kazındı.

Sonuç: Bendis’in DC Mirası

Brian Michael Bendis’in DC Comics’e transferi, Superman evreninde büyük bir deprem etkisi yarattı. Peter Tomasi’nin aile odaklı, umut dolu Superman vizyonundan, Bendis’in daha sert, kozmik ve kişisel dram ağırlıklı anlatımına geçiş, okuyucular arasında farklı tepkilere neden oldu. Özellikle Super Sons serisinin iptali ve Jon Kent’in radikal bir şekilde yaşlandırılması, Bendis döneminin en tartışmalı kararları oldu. Ancak Bendis, aynı zamanda Rogol Zaar gibi yeni tehditler ve Superman’in evrensel koruyucu rolünü pekiştiren hikayelerle de öne çıktı. Onun DC’deki mirası, Superman’in gelecekteki yönünü etkilemeye devam edecek, karakterin kimliği ve ailesi üzerindeki tartışmalar ise çizgi roman dünyasının gündeminde kalmaya devam edecektir. Bu dönem, bir yazarın bir karakter üzerindeki etkisinin ne kadar derin olabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi.

Son Güncelleme: Aralık 2025
Nejdet Anıl Güleç

Nejdet Anıl Güleç

Kullanıcı kendisi hakkında bir açıklama yazmamış.

Yorum (0)