Oyun dendiğinde genellikle insanların aklında yüksek grafikler, dinamik bir oynanış gelir. Çünkü oyunlar aslında gerçek hayatta yapamayacağımız pek çok şeyi yapabileceğimiz geniş bir hayal dünyasıdır. Peki bir oyun bunların bazılarını veremese bile size keyifli dakikalar geçirtebilir deseydik, ne düşünürdünüz? Gelin Coffee Talk hakkında konuşalım.
Coffee Talk Hakkında

Coffee Talk, oyunculara bir kahve eşliğinde hoş sohbetler sunan bir grafik roman oyun. Grafik roman nedir diye ki soranlar olabilir. Grafik roman, aslında bildiğimiz çizgi romanların oynanabilir hali anlamına geliyor. Bu oyunda aksiyon yok, büyük grafikler mevcut değil ama dinleyebileceğiniz çok güzel hikayeler var. Aslında fantastik bir dünyanın bizden olan dertlerini anlatıyor.
Endonezyalı bağımsız bir stüdyo olan Toge Productions tarafından iki bin yirmi yılında görsel roman bir oyun tasarlandı. Microsoft Windows, macOS, Nintendo Switch, PlayStation dört ve Xbox One için yayımlanan Coffee Talk, yayımlandığı gibi de oyuncular tarafından çok sevildi. Bu piksel görsel romanda Seattle’da bir barista olan oyuncular, her gece müşterilerinin dertlerine, sevinçlerine ve bazense kavuşmalarına ortak oluyordu ama tek bir farkla bu evrende sadece insanlar yok. Ahtapotların bile olduğu büyük bir evrenden bahsediyoruz.
Elfler, vampirler ve kurt adamlar gibi çok çeşitli fantezi ırklarının yaşadığı gerçek dünyanın fantastik bir versiyonunda geçen oyunda, oyunla aynı adı taşıyan kahve dükkânı Coffee Talk’un sahibi ve tek çalışanıyken dükkanın düzenli müşterilerinden The Evening Whispers için bir gazeteci ve gelecek vadeden bir kurgu yazarı olan Freya ile beraber her ırk ve hatta uzaylılarla bile iletişim halinde bulunuyoruz. Onlara istedikleri kahveleri yaparken, dertlerini dinleyip hatta tavsiyelerde bulunarak onların hayatlarına ucundan kıyısından bile olsa dahil oluyoruz. Bazen onlar ne istediklerini söylemeden onların sorunlarına derman olacak bir kahve hazırlıyoruz.
Coffee Talk görsel bir roman olduğu için, oynanışı çoğunlukla okuma diyaloglarından oluşmaktadır. Bu diyaloglar oyuncunun bardaki çeşitli malzemelerle kahve hazırlamak için oynadığı bir mini oyunla bölünmektedir. Ancak içecek deyip geçmemek lazım. Hazırlanılan içecekler oyunun olay örgüsünün olayları üzerinde bir etkiye sahip olabilir. Yani anlayacağınız kahve bahane deyip geçmemek lazım, kırk yıl hatrı olan kahvelere tanık olurken, hazırlayacağınız tariflerle insanların kalbine dokunmak yine sizin ellerinizde. Aynı zamanda oyuncu oyunda gördüğü karakterlerinin sosyal medya profillerini görüntüleyebilir, bilinen içecek tariflerinin tariflerini gösterebileceği bir listeye başvurabilir, oyunun kurgusal gazetesinde haberleri okuyabilir ve hangi şarkının çaldığını değiştirmek için istediği zaman akıllı telefonuna erişebilir. İşimiz sadece kahve yapmak değil, bir kafeyi tam anlamıyla yönetiyoruz.
Coffee Talk, bulmaca çözdürten ya da korkutup yerinden zıplatan, sizi çatışmalara sürükleyen bir oyun değil aksine yoğun geçen bir günün ardından kahvenizi alıp oyundaki karakterlerle dertleşebileceğiz bir simülasyon. Bir hikayesi ve hatta bir derdi var. Çok şey anlatıyor, dinlemek isteyene tabii. Oyun çıktıktan sonra aldığı en büyük eleştirilerden biri ise oynanış süresi üzerineydi. Yaklaşık üç saat gibi bir oynanış süresiyle aslında oldukça kısa süren bir yapıya sahip ancak oyunun da zaten aksi gibi bir iddiası yok.
Şakacı Freya, ilişki problemleri yaşayan, aslında ayrı dünyaların insanları olan bir Succubi ve Elf, ilginç bir uzaylı, vefalı ama garip bir dostlukları olan kurt adam ve vampir derken gecelerin derdine dalış yaptığınız zaman, sürenin nasıl geçtiğini pek anlayamadığınız bir oyun haline geliyor. Bu gerçek dünyadan uzak karakterler bir o kadar da gerçek hissettirerek oyun zevkini de oldukça arttırıyor yoksa seyir zevki mi demeliyiz?
Coffee Talk ve Büyük Kayıp

Çok da iddialı olmayan oyunun arka planında da oldukça hüzünlü bir hikaye yaşandı. Coffee Talk’un baş geliştiricisi ve Coffee Talk fikrini stüdyo başkanına sunan kişi olan Mohammad Fahmi, otuz iki yaşında hayatını gözlere yumarak oyun severleri yasa boğdu. Astım hastası olan Fahmi, aniden ve beklenmedik bir şekilde hayatını kaybedince oyun pek çok platformda indirimli olarak satıldı ve bu da oyunun tekrar gündeme gelmesine neden oldu.
Coffee Talk, görsel roman oyunları sevenlerin oldukça sevdiği bir oyun oldu. İçerisinde barındırdığı hikayeleri, kahveleri ve özgün karakter tasarımları ile yorgun zihinlerin dinlenmesi için güzel bir kaçış noktası haline geldi. Siz de dertlerinizi anlatmak için bir bardak kahve ister misiniz?


Yorum (0)