Hoş Geldin!👋
Fanzade, benzer ilgi alanlarına sahip insanlarla tanışabileceğin bir sosyal ağdır.
Kaydol, topluluğumuzun bir parçası ol ve hayranlıklarını özgürce yaşa!
🚨 Kayıt olmadan önce topluluk kurallarımızı okuduğundan emin ol.
Bilim kurgu tarihinin en ikonik sesini duyduğunuzda aklınıza ne geliyor? O meşhur inleme sesi, “Vworp Vworp”… Evet, Doctor Who evreninin kalbi, Zaman Lordu’nun sadık yoldaşı TARDIS’ten bahsediyoruz. 60 yılı aşkın süredir Doktor’un yüzü, kostümü, yol arkadaşları ve hatta sonik tornavidası defalarca değişti. Ancak değişmeyen tek bir şey var: O eski, mavi polis kulübesi. Peki, “içi […]
”Disney, Zootopia’yı yaparken yalnızca bir “hayvan şehri” tasarlamadı; günümüz toplumlarının göç, ırk, etnik kimlik, kamu güvenliği, kriminalizasyon ve medya manipülasyonu eksenindeki en kritik sorunlarını animasyon yüzeyine taşıdı. Bu nedenle film, özellikle ABD’deki siyah–beyaz ilişkilerinden Avrupa’nın göçmen korkusuna, Türkiye’deki Kürt meselesinden şehirleşmiş azınlık topluluklarına kadar çok geniş bir politik izdüşüme sahiptir. Film, neredeyse her sahnesinde günlük […]
Kabul edelim, sevdiğimiz animasyonların “live-action” yani kanlı canlı oyuncularla yeniden çekileceğini duyduğumuzda artık çoğumuzun ilk tepkisi heyecanlanmak değil, derin bir iç çekmek oluyor. Genellikle orijinal eserin büyüsünü yakalayamayan, sadece gişe odaklı ve yaratıcılıktan uzak bu projeler, sanki çocukluğumuzun güzel anılarını sömürmek için yapılmış gibi hissettiriyor. Ancak bazen, çok nadir de olsa, bu kuralı bozan ve […]
Lars von Trier ve Antichrist: Sinema Tarihinin En Rahatsız Edici Deneyimi Lars von Trier’in 2009 yapımı başyapıtı Antichrist, vizyona girdiği andan itibaren izleyicisine sunduğu sarsıcı ve tekinsiz deneyimle sinema dünyasında derin bir iz bırakmıştır. Sıradan bir korku filmi olmanın ötesine geçen bu yapım; doğa, din, cinsellik ve saf şiddeti harmanlayarak insan psikolojisinin en karanlık köşelerine […]
Michael Haneke’nin Funny Games (Türkçesiyle Ölümcül Oyunlar), bir korku filmi gibi görünse de aslında seyirciyi bambaşka bir oyuna davet eder. Film, ekranın karşısındaki bizleri doğrudan hedef alarak, şiddete alışık izleme alışkanlıklarımızı ters yüz eder. Karakterlerin sergilediği saldırganlık kadar, bu saldırganlığın bize dönük örtülü mesajları da rahatsız edicidir. Haneke, sıradan bir gerilim anlatısı yerine, izleyicide suçluluk ve sorgulama duyguları […]
Sinema dünyasının en gotik, en yaratıcı ve şüphesiz en “karanlık” zihinlerinden biri olan Tim Burton denildiğinde aklımıza hemen o ikonik çizgiler gelir. Ancak yıllardır süregelen büyük bir yanlış anlaşılmayı düzelterek başlayalım: The Nightmare Before Christmas (Noel Gecesi Kabusu), Tim Burton’ın hikayesi ve tasarımı olsa da, yönetmen koltuğunda aslında Coraline ve James and the Giant Peach […]
1. YÖNETMENİN ZİHİNSEL GÜNLÜĞÜ (DIRECTOR’S DIARY)Jodorowsky burada adeta bilinç akışı formatında çalışan bir kişisel günlük açıyor. Lineer bir anlatı yerine zihinsel fragmanlar, travmatik semboller ve içsel yolculuk sekansları kullanıyor. Film, planlı bir senaryodan çok, yönetmenin rüya defterinin performansa dökülmüş hali gibi. Bu yüzden sahneler birbiriyle kurumsal anlamda “neden–sonuç” bağları kurmaz; duygusal tetikleyiciler üzerinden ilerler. Yönetmenin […]
Stanley Kubrick’in 1968 yapımı başyapıtı 2001: A Space Odyssey, bilim kurgu sinemasının zirvelerinden biri olarak kabul ediliyor. Arthur C. Clarke’ın kaleminden çıkan bu destansı hikaye, sadece türünün değil, sinemanın genel estetiğinin de mihenk taşlarından biri haline geldi. Görkemli atmosferi, yenilikçi prodüksiyon tasarımı ve unutulmaz müziğiyle yıllara meydan okuyan film, günümüzdeki pek çok yönetmene ilham kaynağı […]
Amazon Prime Video, Orta Dünya’nın kapılarını televizyon dünyasına açacağını duyurduğunda hepimizin içindeki geek çığlık atmıştı, yalan yok. Beklentiler atmosferin dışına çıkmıştı ancak Güç Yüzükleri (The Rings of Power) yayınlandığı andan itibaren Tolkien külliyatının en çok tartışılan, hatta tabiri caizse fandomu ikiye bölen yapımlarından biri haline geldi. Karakter gelişimlerinden hikayenin temposuna kadar her detay didik didik […]
Georges Méliès’in Le Voyage dans la Lune filmi yalnızca erken sinema tarihinin bir merakı değil. Aynı zamanda kolektif geek kültürünün kök hücresi. Bugün bilimkurgu, fantastik dünya kurma, FRP senaryoları veya uzay temalı popüler kültür ne kadar gelişmiş olursa olsun hepsinin temelinde 1902’de yapılmış bu kısa film duruyor. Çünkü Méliès burada sadece bir hikâye anlatmıyor, insan […]
Topluluk adını, oluşturulduktan sonra istediğiniz zaman değiştirebilirsiniz.
Gizlilik türü daha sonra değiştirilebilir.
Toplulukta NSFW'ye izin varsa seçin. Daha sonra değiştirilebilir.
Kayıt olmak için bilgilerinizi girin
Giriş yapmak için bilgilerinizi girin
Şifrenizi sıfırlamak için bilgilerinizi girin
E-posta adresinize gönderilen kodu girin