Büyücülük dünyasında sık sık karşımıza çıkan büyülü nesneler, her daim ilgimizi çekmiştir. Kitaplarda isimleri ve ufak tefek özellikleri dışında çok fazla bilgi edinemediğimiz bu büyülü nesneler hakkında, J.K. Rowling’in Wizarding World sitesinde yazdığı makaleleri gelin beraber inceleyelim. İşte Büyücülük Dünyası’nın Sihirli Nesneleri:
Kelid Aynası – Büyücülük Dünyası’nın Sihirli Nesneleri
Kelid Aynası çok eski bir nesne. Kimse onu kimin yaptığı ya da aynanın Hogwarts’a nasıl geldiği hakkında bilgi sahibi değil. Vaktizamanında bir dizi öğretmen seyahatleri esnasında buldukları ilginç nesneleri kaleye getirmişlerdi, aynanın da bu esnada Hogwarts’a gelmiş olabileceği düşünülüyor. Bulan öğretmen bu nesnenin nasıl çalıştığını anlamış ya da diğerleriyle fikir alışverişi yapmak istemiş olabilir.
Kelid Aynası eğlenceli bir ruh haliyle yaratılmış gibi görünen büyülü nesnelerden biridir (ister masumca, ister kötü niyetli olsun. Görüş meselesi), çünkü normal bir aynadan çok daha fazla şeyi açığa vursa da, yararlı olmaktan daha ziyade ilginçtir. Profesör Dumbledore onu bulup önemli değişiklikler yaptıktan sonra mükemmel bir saklanma yeri haline geldi, kötü ve ahlaksız kalpler için son bir sınav oldu.
Aynanın üzerindeki (‘erised stra ehru oyt ube cafru oyt on wohsi’) yazısı gerçek amacını öğrenmek için tersten okunmalıdır.
Gryffindor’un Kılıcı – Büyücülük Dünyası’nın Sihirli Nesneleri
Gryffindor’un Kılıcı, bin yıl önce cincücelere yani büyülü dünyanın en yetenekli maden işçilerine yaptırıldı, bu yüzden de oldukça büyülü. Saf gümüşten biçimlendirilmiş olan kılıcın üzerindeki yakutlar, Hogwarts’ta bina puanlarını sayan kum saatlerindeki Gryffindor’u temsil eden taşlarla aynıdır. Godric Gryffindor’un adı da kabzanın hemen altına işlenmiştir.
Kılıç, Godric Gryffindor’un tasvirlerine uygun olarak, cincüce gümüşçülerinin en iyisi ve bu nedenle kralı olan Birinci Ragnuk tarafından dövülmüştür (Cincüce kültüründe kral diğerlerinden daha az çalışmaz ama daha yeteneklidir). Yapımı bittiğinde de Ragnuk, kılıca o kadar imrendi ki, Gryffindor kılıcı ondan çalmış gibi davranarak emrindekileri kılıcı geri alması için gönderdi.
Gryffindor asasını kullanarak kendini savunmuş ama saldırganları öldürmemiştir. Bunun yerine cincüceleri büyüleyerek krallarına geri göndermiş, Ragnuk’a da eğer kılıcı bir daha çalmaya çalışırsa, onu tüm cincücelere karşı kullanacağı mesajını yollamıştır.
Ragnuk bu tehdidi ciddiye almış ve Gryffindor’u rahat bırakmıştır. Ancak bu duruma ölünceye kadar içerlemiştir. Bu kırgınlık yüzünden günümüzde bile hala cincüce topluluğunda bazı kesimlerin iddia ettiği Gryffindor’un Kılıcı çaldığına dair yanlış bir efsanenin temeli atılmıştır.
Bir büyücünün neden kılıca ihtiyacı olduğu sıkça sorulmuş ve kolayca cevaplanmıştır. Uluslararası Gizlilik Mevzuatı’ndan önce büyücüler muggle’larla özgürce kaynaştıkları zamanlarda kendilerini savunmak için asa kadar kılıç da kullanırlardı. Bir muggle kılıcına karşı asa kullanmanın hiç sportmence olmadığı düşünülmüştür (ama bu hiç yapılmadığı anlamına da gelmez). Pek çok büyücü başarılı bir düellocudur ki Gryffindor da bu büyücüler arasında.
Çapulcu Haritası-Büyücülük Dünyası’nın Sihirli Nesneleri
Belki de hiçbir öğrenci(Harry Potter, Ron Weasley, Hermione Granger ve Tom Riddle dahil) Çapulcu Haritası’nın dört yaratıcısı James Potter, Sirius Black, Remus Lupin ve Peter Pettigrew kadar Hogwarts kalesini ve arazisini köşe bucak, etraflıca ve yasadışı bir şekilde keşfetmemişti.
James, Sirius ve Peter’ın ilk başta okulu keşfetme nedenleri muzurluk yapmak değil (gerçi bunun da bir parça etkisi var), yakın dostları sevgili Remus Lupin’e kurtadam dönüşümleri sırasında yardımcı olmaktı. Kurtboğan iksirinden önce Lupin her dolunayda dayanılmaz bir dönüşüm yaşamak zorundaydı. Durumu en iyi üç arkadaşı tarafından keşfedildiğinde, dönüşümlerini daha az acı verici hale getirmenin yollarını aradılar ki böylece (kayıt dışı) birer animagus olmayı öğrendiler ve kendilerine zarar vermeden ona eşlik edebildiler. Sirius Black’in köpek, Peter Pettigrew’un fare ve James Potter’ın bir geyik olabilme yetileri onlara kalenin içini, dışını, her yerini geceleri fark edilmeden gezebilmelerini sağladı. Kalenin iç kısımları James Potter’ın Görünmezlik Pelerini yardımıyla da aynı zamanda harita haline getirildi.
Çapulcu Haritası Harry Potter’ın babasının, vaftiz babasının ve en sevdiği öğretmeninin de aralarında bulunduğu dört arkadaşın gelişmiş sihir yeteneklerinin kalıcı bir kanıtıdır. Hogwarts’ta bulundukları dönemde oluşturdukları bu harita normalde boş bir parşömen parçasına benzemektedir ve şu sözlerle etkinleştirilebilir: “Tüm ciddiyetimle yemin ederim ki, hayırlı bir şey düşünmüyorum.” Bu cümle haritanın dört yapımcısı arasında şaka olarak düşünülmüştür. “hayırlı bir şey düşünmüyorum” kısmından kastedilen kesinlikle kara büyü olmamakla birlikte okul kurallarına uymamak anlamındadır. Benzer bir cesareti haritada kendi isimlerini değil lakaplarını da kullanarak göstermişlerdir.
Haritanın yapımında kullanılan büyüler ileri düzeyde ve etkileyicidir. Harita, sahibinin kaledeki herkesin hareketlerini izlemesini sağlayan Homonculous Charm büyüsü ile en büyük düşmanları Severus Snape’in merakını sonsuza kadar (mümkün olduğunca da aşağılayıcı bir biçimde) uzaklaştırmak için büyülenmiştir.
Harry Potter kitaplarında, yaratıcıların haritayı kaybedişiyle alakalı bir bilgi yer almazken nasıl olduğunu tahmin etmek de zor olmamalı, dörtlü en sonunda kendilerini aşmış ve muhtemelen de baş düşmanı James Potter’a hata yaptırıp ifşa etme düşüncesini takıntı haline getirmiş olan Snape’in uyarısıyla köşeye sıkışmışlardır. Bu haritaya Çapulcular’ın son senesinde el konulmuş, pimpirikli ve cingöz Filch’in elinden geri alınamamıştır. Zaten, okuldaki son aylarında bu dörtlünün öncelikleri değişti, daha ciddi bir hal aldı ve Lord Voldemort’un iktidarını güçlendirdiği dış dünyaya yöneldi. Haritanın yaratıcılarının dördü de kısa bir süre sonra Albus Dumbledore’un kurduğu Zümrüdüanka Yoldaşlığı’na katıldılar.
Çapulcu Haritası, buna rağmen genç Weasley ikizlerinin çok işine yaramıştır. Fred ile George’un haritayı elde edişleri Harry Potter ve Azkaban Tutsağı’nda anlatılmakta. Kimsenin tam olarak anlayamadığı bir yazgıya sahip olan ve bu uğurda yardıma ihtiyaç duyan Harry Potter’a, onun yaratıcılardan birinin oğlu olduğunu bilmeden bu haritayı hediye etmeleri de ona duydukları büyük saygının bir göstergesidir.
Bu arada Harry Potter dizisi içinde işlenebilecek konulardan bahsettiğimiz yazımız da ilgilinizi çekebilir.
Seri devam edecek, sihirle kalın!
Yorum yap