Aslına bakarsanız, yıllardır “anime çizgi film midir” tartışması süregelmekte. Anime çizgi filmdir arkadaşlar. Hem tanım olarak, hem de teknik olarak anime çizgi filmdir. Anime ismi animasyondan gelmektedir, Japonlar devşirdikleri pek çok kelimede olduğu gibi animasyon kelimesini de kısaltarak anime olarak kullanmaya başlamışlardır. Yani adı batıdan gelen bir terimin aslının da batıdan gelmemesi kadar normal bir şey yok. Fakat Japonlar kendi animasyon sektörlerinde batının geleneklerine bağlı kalmayıp kendi kurallarını koydukları için anime denince aslında bilenlerin aklında çok daha farklı bir görüntü canlanıyor. Gelin bu farklılıkları birlikte sıralayalım. İşte anime ve çizgi film arasındaki farklar
Çizim Tarzı
Bunu Japon animesinde çizim tarzı böyledir, batıda şöyledir diye tanımlamak çok zor, çizgi sonuçta bunlar, görsel bir karşılaştırma yapmak icap eder. Fakat bu farkı zaten pek çoğunuz biliyorsunuz. Yine de bir genelleme yapmak gerekirse, öncelikle gözler ve yüz çizimi demek isterim, fakat işin aslı tam olarak öyle değil. Bu konuda çok fazla istisna olmaya başladı. Batı animasyonları da görsel zevke daha çok hitap etmek için büyük gözler çizmeye ve renkleri saçlar da dahil olmak üzere daha bonkörce kullanmaya başladı. Eğer daha önce hiç duymadıysanız RWBY Amerikan yapımı ve çoğu bilgisayardan çıkmasına rağmen çizim tarzı olarak direkt anime gibi görünen bir animasyon. Şimdilik bir istisna olsa da Netflix ve Amazon gibi şirketlerin animeleri finanse etmeye başlamasıyla bunların uzak doğuda yapılma nedeni olarak sadece üretim maliyetleri kaldı. Bunun dışına My Little Pony ve Powerpuff Girls gibi animasyonlar düşünülecek olursa şu an daha fazla talep gören Japon animelerinin batı animasyonlarını da etkilemeye başladığını anlayabilirsiniz.
Yine de çizimdeki tek fark bundan ibaret değil. Animasyon yapmak meşakkatli bir iş. Bu nedenle bazı kolaylaştırıcı unsurlar mevcut. Batı animasyonları daha çok sitcom çekim açısıyla çizilip, karakterler daha statik dururken, animelerde daha yakın çekimler kullanılır. Sadece ağzın oynadığı bu açılarda ise dinamizmi sağlamak için bazı efektler kullanılır. Fonda renklerin değişmesi, parlama ve patlama efektlerinin kullanılması bunlardan bazıları. Bu efektler dışında kameranın yaklaşıp uzaklaşması, resim karesi üzerinde hareket etmesi veya titremesi de aynı kare kullanıldığı halde görüntüye dinamizm katmada kullanılan tekniklerden.
Hedef Yaş Kitlesi
Batı animasyonları çoğunlukla küçük yaştakilere hitap eder, konuları da bu düşünce ile seçilir. Beavis and Butthead, South Park, Rick and Morty gibi yetişkinlere hitap eden geç saat animasyonları olsa da sayıları az. Zaten batı yetişkinler için animasyon yapma taraftarı değildir pek. Hiç anime izlemeyen biri, izleyen biriyle hala çizgi film mi izliyorsun diye dalga geçebilir, haliyle bu durum artık değişmeye başlasa da hala yetişkin pek çok kişi animasyon izleme konusunda ön yargılıdır. Zaten Japon animelerinin de belki de bu yüzden batı uyarlamalarının hemen hemen hepsi live action olarak yapılıyor (Ghost in the Shell, Death Note). Japon animelerinin ise her yaşa uygun olarak olanları düzenli olarak yapılıyor.
İşlenen Konular
Aslında yine yaş kitlesi ile ilgili olarak batı animasyonları genellikle eğitici olur ve kahramanlık, komedi veya arkadaşlık gibi konuları işler. Yüksek yaş kitlesi için olan az sayıdaki animasyon da yine ağırlıklı olarak komedidir. Japon animasyonlarında ise bu konuların yanında, psikoloji, dram, korku, vahşet ve hatta cinsel de olabilir. Bunların yanında, fantastik, askeri ve büyü gibi alt türler de vardır. Alt türlere ayrılmasının sebebi büyük olasılıkla çok fazla anime üretilmesi ve izleyicilerin zevkleri konusunda seçici olmaya başlamasıdır.
Sakuga
“Sakuga”nın kelime olarak çizim, çizilmiş animasyon gibi bir anlamı var. Animede ise terimleşmiş anlamı çok kritik, dramatik anlarda çizimin daha kaliteli ayrıntılı ve izleyiciye işleyen bir hal alması olarak nitelendirebiliriz sakugayı. Bunun batı animasyonunda bir karşılığı yok malesef, sadece Japon animelerine has bir şey. Haliyle de batı animasyonu ile animeleri ayıran en büyük farklardan biri.
Anime Klişeleri
Bunlar da yine batı animasyonlarında bulamayacağınız fakat Japon animelerinde sıklıkla tekrar eden şeyler. Romantik animelerdeki aşkını ilan etme veya edemememe, “tsundere” dediğimiz utangaç karakterler, “shounen”lerde ana karakterin çok yemek yemesi, yemeğe “itadakimasu” diyerek başlamak gibi örnekler bunlardan bazıları ve aslında yukarıda yazdıklarımızın hepsi bir yana animeleri anime yapan şeyler. Evet adı üstünde klişe, çünkü sürekli tekrar ediyorlar. Fakat pek çoğu Japon kültüründen, bir kısmı da Japonların düşünme şeklinden ve kaygılarından ileri geliyor. Bazen bize çok uzak, bazen de bir o kadar yakın olan bu kültürü eğlenceli bir yöntem olan anime ile tanımak aslında, anime izlemeyi daha da ilginç kılıyor.
Umarız sizler için yeterince bilgilendirici olmuştur. Diğer makalalerimize buradan ulaşabilirsiniz. Ayrıca Youtube kanalımızda OTAKU izleme listesinde de animeler üzerine içeriklere ulaşabilirsiniz. Kanalımıza abone olmayı unutmayın.
Yorum yap