Hollywood’da son dönemde patlak veren taciz skandalı haberlerine denk gelmişsinizdir. Kevin Spacey ile başlayan ve sanki yeni bir şeymiş gibi dalga dalga yayılan haberler yeni soruları da beraberinde getirdi. Bunlardan biri taciz, tehdit, şantaj gibi olaylar hep var mıydı? Cevabı muhtemelen evet. Diğeri de dünyanın her yerinde bu durum böyle mi? Bunun da cevabı muhtemelen evet.
Japonya’da da durum çok farklı değil aslında. Ama işi daha fena yapan bir boyut var ki o da J-Pop İdolü olan veya olmak isteyen, bazıları 18 yaşında bile olmayan genç kızların bile taciz ve şantaj ile zorla birlikte olma gibi muamelelere maruz kalması.
Evet, her ne kadar idoller çoğu kişinin rüyalarını süslese de, gençler onlara benzemeye çalışıp yetişkinler etraflarına fır dönse de, bu ihtişamlı madalyonun diğer yüzünde kötüye kullanıma hazır milyonlarca dolarlık bir endüstri yatıyor.
J-Pop tarzı müzik sektöründe özellikle son yıllarda sevimli idolleriyle, gösterişli kıyafetleriyle ve dile dolanan şarkılarıyla Japonya dışında da popüler bir hal aldı. Bunda son yıllarda anime sektörüyle iç içe çalışarak yeni dinleyiciler kazanmasının da payı büyük. Bazı idoller popüler çalışmaların açılış şarkılarını seslendirerek ve karakter seslendirmelerinde yer alarak kendilerini tüm dünyaya tanıtma fırsatı yakaladılar. Fakat bu üretilmiş tatlı ve saf görüntünün altında çok daha karanlık bir gerçek yatıyor. Saf çocuklara ve onların fakir ailelerine satılan bu rüyanın temellerini aslında taciz ve Yakuza oluşturuyor.
Yakuza Bağlantısı
İlk bilinen idol 70’lerin başında tüm dünyada tanınmış olan Fransız küçük yıldız Sylvie Vartan’dı. Sylvie Japonya’da da büyük bir hayran kitlesi yakalamıştı. Haliyle Japonya eğlence endüstrisinin bundan feyz alıp kendi yerli yıldızını çıkarma konusunda arayışa girmesi gecikmedi.
Genç kızlar ve oğlanlar sevimlilik seviyelerine göre denendi. Ancak Star Tanjo! adındaki yetenek programında dikkat çeken Momoe Yamaguchi’ye kadar bu yıldız ortaya çıkarma denemeleri pek başarılı olamadı.
Bu tip yetenek gösterileri ardı ardına gerçekleştirirken Yakuza’nın çılgınlık derecesine ulaşan idol arama akımından faydalanması gecikmedi. Yakuza, Zegen adı verilen ve kendini menajer olarak tanıtan orta yaşlı “menajerler”i çalıştırmaya başladı. Taşrada yaşayan fakir aileler, kızlarının bir idol olarak çok para kazanıp onları da kurtaracağı umuduyla, onları Tokyo’ya getirip bu “menajerler”in eline veriyorlardı.
Shohei Sakakura’nın yazdığı bir itiraf kitabına göre sadece bazı şanslı kızlar birkaç gösteride görünebilirdi. Tahmin edebileceğiniz üzere onların da şöhretleri bir gecede sürer, fakat hala sözleşme altında oldukları için bu kızlar kabare dansçısı veya bar hostesi olarak çalıştırılır, en sonunda da fuhuşa zorlanırdı.
Bu istismarcı yaklaşım daha çok 90’lara kadar hüküm sürdü çünkü özellikle o dönem idollüğün yaş faktörü de göz önüne alındığında geçici bir kaynak olduğu düşünülüyordu. Fakat bu görüş Yasushi Akimoto’nun sahneye çıkmasıyla değişecekti.
Akimoto ve Onyanko Klübü
Akimoto bir vizyoner olarak görüldü. Onyanko Kulübü’nden önce Momoe Yamaguchi dışında bir ülke yıldızı çıkarma çabaları hep başarısızlıkla sonuçlandı. Onyanko Kulübü tartışmalı bir şekilde 1 Nisan 1985 tarihinde kendini tanıttı. Yuuyake Nyan Nyan adlı gösteride 11 tane saf liseli görünümünde kızın tahrik olmuş seyircilere sözleri “Lütfen okul üniformamı çıkarma! Hayır, hayır, hayır!” şeklinde sözleri olan bir şarkı söylediğini düşünün.
Akimoto’nun bir yapımcıdan ziyade bir Zegen olduğu bilinen fakat dillendirilmeyen bir gerçekti. 70’lerde genelevler ve striptiz kulüpleriyle güçlü bağları vardı. Buralarda erkeklerin genel fantazilerini gözlemleme fırsatı oldu ve liseli kızlar da bu fantaziler arasında en yaygınlarından biriydi.Onyanko Kulübü’nün kostümlerine ilham veren de buydu. Kostümler çok açık değildi fakat şarkıcı kızların kışkırtıcı sözleri ve mimikleriyle birleşince dinleyicileri coşturuyordu. Neyse ki bu rezillik sadece 2 yıl sürdü, Onyanko Kulübü 1987’de dağıldı. Fakat Akimoto dehasını denemişti vebir sonraki girişimine kadar nispeten başarılı olmuştu.
Japon rock ve metal müziğinin ve bunların görünüşe daha çok önem veren ‘visual kei’ ayağının yükselişiyle İdoller 90’larda gerilemeye başladı. Görünüşe göre sevimli idol akımı ölmüştü fakat Akimoto yine endüstriyi kurtardı.
AKB48 ve Otaku İdoller
İdol endüstrisi dağılmaya yüz tutmuştu ve yapımcılar daha genç gruplar ortaya çıkararak buna cevap vermişti. Speed ve Morning Musume 12 yaşına kadar küçük üyeleriyle kendilerini tanıttılar. Bu gruplar hala piyasada kendilerine yer bulsalar da AKB48, İdolleri daha önce hiç görülmemiş yerlere taşıdılar.
Akimoto AKB48’i 2005’te “tanışabileceğiniz idoller” olarak pazarladı. Bu devrimsel bir fikirdi çünkü önceki idoller, konser ve TV gösterileri dışında kendilerini göstermiyorlardı.
AKB48 çok iddialı bir projeydi. Çünkü sadece dinleyiciler idollerle tanışmakla kalmayacaklardı, idollerin de dinleyicilerin seveceği yapay bir yaşama sahip olmaları gerekiyordu. Geçmişte idollerin kişisel hayatları basından saklanıyordu. Ancak AKB48 ile bu değişti. Bu değişim, kişisel hayatın kontrol edilmesi, aşk hayatının olmaması ve her daim uysal bir görüntü çizmeyi gerektiriyordu. Aksi davranışlar gruptan atılmayla sonuçlanabilirdi.
AKB48’in bu yapay “özel hayatlar”ı büyük başarı yakaladı ve diğer ajanslar da bu formülü taklit ettiler. İdollük artık yaşayan bir tiyatroda aralıksız bir oyunculuk yapma haline gelmişti. Eğer idol bu endüstrinin içinde kalmak istiyorsan rolünü canlandırmayı asla bırakamazdın.
Akimoto hep yaptığı gibi bu sefer de otaku’ların cinsel dürtülerine oynamıştı ve tensel temas da faydalanılmayı bekleyen bir sonraki adımdı.
Cinsel İstismar
Sakakura’nın kitabına göre cinsel istismar idollerin bilinen fakat dillendirilmeyen bir gerçeğiydi. Makura eigyo (başkalarının önüne geçmek için nüfuz sahibi biriyle birlikte olmak) çoğu menajerlerin faydalandığı bir taktikti.
Örneğin eğer bir İdol grubunun çömez üyesi olmaktan kurtulup esas yüzlerinden biri olmak istiyorsanız önemli biriyle birlikte olmanız gerekiyordu. Reddetmek kariyerinizi sekteye uğratabilirdi ve çoğunlukla bu durumda bırakılan genç kızlar durumun vahametini kavrayamayacak kadar küçük olurlardı.
Köle Sözleşmeleri
Genç yaşta idollere imzalatılan sözleşmeler genellikle çok insafsız olmalarıyla bilinir. Bu sözleşmelerle sadece özel hayatları kontrol edilmez, ayrıca ajandaları boş zaman bırakmayacak derecede yoğun olarak düzenlenir.
Endüstrinin ileri gelenlerinden bir grup kimlerinin gizli kalması şartıyla J Spa’ya birkaç taktiklerini açıklamışlar. Bu taktiklerden biri idollere ajandalarını asla çok önceden göstermemek/söylememekmiş ki idol önceden boş kalan zamanı için plan yapamasın. Diğer bir taktikse ajandalarını günde 20 saate varan çalışma saatleriyle sıkıştırmakmış. Böyle günlerde işte dinlenme saatleri ve molalar bile planlanırmış ki idol halkla bir araya geldiğinde yorgun bitkin görünmesin.
Buradan bir kez daha anlaşılıyor ki duygusal ve cinsel istismar sürekli taktik olarak kullanılıyor. Bu şahısların verdiği diğer bir bilgiye göre de sektörde saç tasarımcısı ve makyöz olarak genellikle yakışıklı erkekler çalıştırılıyor. Böylece genç idoller karşı cinsle “muhabbet” ihtiyacı karşılanıyor ve bu çocukların tamamı gayler arasından seçildiği için herhangi bir skandal malzemesi olma ihtimalleri de sıfıra iniyor.
Animeler yeni dinleyici kazanımında önemli bir araç olarak kullanılıyor. Fakat animeler sayesinde idollerle ve J-Pop’la tanışan dinleyiciler kamera arkasında dönen bu tip istismarlardan ne yazık ki bihaber oluyorlar. iDOLM@STER ve Love Live! gibi animeler de sektörün idealleştirilmiş birer versiyonu olduğu için gerçeği yansıtmıyor ve daha nice gençlerin İdol olma rüyasını perçinliyorlar.
Yorum yap