Marvel Sinematik Evreni’nin (MCU) en ikonik ve en gerilim dolu sahnelerinden birini hepimiz ezbere biliyoruz. Hani şu Avengers: Infinity War‘da Bruce Banner’ın Sanctum Sanctorum’un çatısından içeri çakılıp, dehşet içinde “Thanos geliyor!” diye bağırdığı o an… İşte Marvel çizgi roman dünyası, bu sahneyi alıp öyle bir ters köşe yapıyor ki, Thanos bile bu yeni tehdidin yanında masum kalıyor.
Çoklu evrenin her köşesi ana zaman akışı kadar şanslı değil ne yazık ki. Bazı evrenlerde kahramanlar yok, bazılarında herkes hayvana dönüşmüş durumda, bazılarında ise kahramanlar daha ne olduğunu anlamadan kabus gibi bir kıyametle yüzleşiyor. Bizim bildiğimiz ana evren (Earth-616), Thanos’un Sonsuzluk Eldiveni krizini bir şekilde atlattı. Ancak şu an çizgi roman dünyasını kasıp kavuran Marvel Zombies: Red Band serisinde işler hiç de beklendiği gibi gitmiyor.

Hem orijinal The Infinity Gauntlet çizgi romanı hem de sinemadaki uyarlaması, yenilmiş bir kahramanın dünyaya düşüp yaklaşan felaketi haber vermesiyle başlar. Ancak bu sefer gelen haberci, getirdiği mesajla tüylerimizi diken diken ediyor.
“Thanos Geliyor” Sahnesi Tarihe Karışıyor: Artık Çok Daha Büyüğü Var
Marvel Zombies: Red Band #3 sayısında, yazar Ethan S. Parker ve Griffin Sheridan, klasikleşmiş bir sahneyi alıp korku dozunu artırarak yeniden kurguluyor. Doctor Strange ve Wong, zombi virüsü ve Stephen’ın enfekte olmuş bedeni üzerine konuşurken, Sanctum Sanctorum’un tavanı büyük bir gürültüyle çöküyor. İçeri düşen kişi ise Silver Surfer’dan başkası değil.

Burada tam bir “dejavu” yaşıyoruz ama büyük bir farkla. Orijinal çizgi romanda Surfer (veya filmde Bruce Banner), Thanos’un gelişini haber veriyordu. Ancak bu karanlık evrende Silver Surfer, Strange ve Wong’a bakıp o kan donduran cümleyi kuruyor: “Tanrı geliyor!”
Tek bir sayfada, Marvel Zombies serisi Thanos’tan çok daha büyük, çok daha kadim bir tehdidin yolda olduğunu yüzümüze çarpıyor. Peki, bu evrende işler ne kadar kötü derseniz; Silver Surfer, bu “Tanrı” dediği boşluktan (void) o kadar korkuyor ki, evrenin tek umudu olarak Thanos’u görüyor! Evet, yanlış duymadınız. Bu zaman akışında Surfer, yardım istemek için Thanos’a gidiyor. Beş Sonsuzluk Taşı’na sahip olan Thanos bile, enfekte olmuş kahramanların Grandmaster’ı yiyişini izlerken dehşete düşüyor.
Marvel Zombies Evreninde “Tanrı” Kim? Knull ve Simbiyot Bağlantısı
Pek çok okuyucunun aklına hemen “Knull kimdir ve neden bu kadar tehlikeli?” sorusu gelecektir. Silver Surfer’ın “Tanrı” olarak bahsettiği ve Spider-Man’in simbiyot kostümü aracılığıyla zihnine kazınan o spiral sembol, bizi tek bir isme götürüyor: Knull, Siyah Giyenlerin Kralı ve Boşluğun Tanrısı.
Bu seride Knull, sadece simbiyotların yaratıcısı olmakla kalmayıp, zombi virüsünün de arkasındaki asıl güç gibi görünüyor. Zombilerin bir kovan zihniyle (hive mind) hareket etmesi ve boşluğa bağlı olmaları, bu teoriyi güçlendiriyor.
Marvel Zombileri Neden Simbiyotlardan Daha Tehlikeli?
Marvel evrenini yakından takip edenler, simbiyotların ne kadar büyük bir tehdit olduğunu bilir. Ancak zombi virüsü, simbiyotlardan çok daha yıkıcı bir potansiyele sahip. Simbiyotlar bir konağa bağlandığında fiziksel gücü artırır, ancak Marvel Zombileri çok daha sinsi bir avantaja sahip: Süper güçlerini ve zekalarının bir kısmını koruyorlar!

Düşünsenize, Hulk’un gücüne veya Jean Grey’in telepatik yeteneklerine sahip, ama tek amacı sizi yemek olan ve asla durmayan bir varlık… Ultimate Evreni’ni (Earth-1610) neredeyse yok eden, Secret Wars sırasında Thanos’u bile zorlayan bu zombiler, Hyperion gibi güç abidelerini bile alt edebiliyor.
Bu virüs o kadar hızlı yayılıyor ki, en güçlü kahramanlar bile saniyeler içinde dönüşüyor ve tedavi ihtimali ortadan kalkıyor. Marvel Zombies: Red Band serisinde henüz bir simbiyot görmedik ama Knull’un planladığı şey her neyse, Marvel tarihindeki en büyük kıyametlerden biri olmaya aday. Thanos’un bile korktuğu bir evrende, kahramanların işi bu sefer gerçekten çok zor.


Yorum (0)