Rick and Morty‘nin ortak yaratıcılarından Justin Roiland ve yazarlarından Mike McMahan’in yarattığı Solar Opposites, Mayıs 2020 tarihli bir Hulu dizisidir. Bölüm odaklı, hafif bir yetişkin bilim-kurgu dizisi olarak ortaya çıkmıştır ve 2 sezonuyla yayında 3. ve 4. sezon onaylarını almış durumda.
Amerika’da Bir Göçmen Hikayesi
Hikayemiz, mükemmel bir ütopya olan Schlorp gezegeninin bir asteroid tarafından yok edilmesi sonucu uzaylılar Korvo ve Terry ile ‘replikantları’ Jessie ve Yumyulack, yanlarında bir Pupa ile kaçarken ve yaşamak için yeni yerler ararken, gemilerinin Dünya gezegenine çarpması ile başlıyor. Hikaye 1 yıldır burada olan uzaylılarımızın günlük hayatlarını ve zorluklarını ele alırken, büyüklerinin bir klonu olarak da düşünebileceğimiz replikantların varlığı; statükonun sürekli olarak devamına olanak sağlıyor. Aynı zamanda yeterince olgunlaştığında gerçek formuna evrilip Dünya’yı yıkıp ev gezegenini tekrar yaratacak olan dünyalar tatlısı Pupa isimli yaratık da bu ailenin bir üyesi. İnanılmaz hızlı ilerleyen komedi segmentleri, eşi benzeri zor bulunan ayrı bir tekrar izlenebilirlik kazandırıyor, her izlediğinizde yeni bir şey fark edebiliyorsunuz.
Yenilikçi ve Yaratıcı Hikaye Yapısı
Korvo, bir an önce Dünya’dan gitmek isteyen, huysuz ve zeki bir karakter olarak sunulurken Pupa uzmanı Terry ise tam aksine Dünya kültürüyle oldukça iyi uyum sağlamış; Korvo’nun replikantı Yumyulack pek sevecen ve sıcakkanlı olmamasının yanısıra Terry’nin replikantı Jessie ise daha sevecen ve nazik bir karakter. Bu ikili dinamik dizinin en başarılı unsurlarından birisi.
Solar Opposites genel olarak ikililerin A ve B hikayelerini takip ediyor fakat bu dizi, göründüğünden çok daha ciddi olduğunu C hikayesi olan “The Wall” bölümüne geldiğimizde kendini belli ediyor.
“The Wall” – Solar Opposites
Solar Opposites hakkında ‘spoiler’ alanlarına girmeden, normal hikayenin yanısıra bölümler arası üçüncü hikaye olan “Duvar” oluşumuna şahit oluyoruz. Yumyulack’in sinirlendiği insanları küçültüp odasındaki duvara monte edilmiş teraryuma yerleştirdiği sahneler ilk başlarda birkaç dakikalık küçük komedi segmentleri olarak varlığını sürdürüyor. Fakat dizinin izleyiciye verdiği söz, her sezon bir bölümün ana karakterlerimizi gerçek anlamda arka plana atıp sadece ve sadece Duvar’a ve içindeki insanların neler yaptığına odaklanması. Dizinin 160 dakikalık ilk sezonunun sadece 30 dakikası Duvar’a odaklı ve bu 30 dakika içinde izleyiciye bütün bir hikaye anlatabilmekte.
Üçüncü sezonu bu sene çıkmaya planlı olan Solar Opposites‘i öncül konusu ilginizi çekmese bile bir şans vermenizi önereceğim. Bilim kurgu öğeleri çok daha hafif olması sebebiyle normalde bu türü sevmeyenlerin bile sevebileceği tarzda. Epizodik anlayışı ile hafif bir dizi olmasının yanında The Wall kısımları ile izleyicide merak uyandıran ve serileşmenin önemini anlayan ve bir dizinin ikisinden birisi olmak zorunda olmadığını kanıtlayıp kendi türünü yaratan harikulade bir yapım.